Gül'e Ait (TAMAMLANDI)

By mineselen

5.9M 319K 22.1K

Duygularını rafa kaldırmayı hayat biçimi olarak seçen genç adam, sevmenin ne demek olduğunu bilse de sorumlul... More

Gül'e Ait Tanıtım
Gül'e Ait 1. Bölüm 1. kısım
Gül'e Ait 1. Bölüm 2. kısım
Gül'e Ait 2. Bölüm 1. kısım
Gül'e Ait 2. Bölüm 2. kısım
Gül'e Ait 3. Bölüm 1.kısım
Gül'e Ait 3. Bölüm 2. kısım
Gül'e Ait 4. Bölüm 1. kısım
Gül'e Ait 4. Bölüm 2. kısım
Gül'e Ait 4. Bölüm 3. kısım
Gül'e Ait 5. Bölüm 1. kısım
Gül'e Ait 5. Bölüm 2. kısım
Gül'e Ait 5. Bölüm 3. kısım
Gül'e Ait 5. Bölüm 4. kısım
Gül'e Ait 5. Bölüm 5. kısım
Gül'e Ait 6. Bölüm
Gül'e Ait 7. Bölüm 1. kısım
Gül'e Ait 7. Bölüm 2. kısım
Gül'e Ait 7. Bölüm 3. kısım
Gül'e Ait 8. bölüm 1. kısım
Gül'e Ait 8. Bölüm 2. kısım
Gül'e Ait 8. Bölüm 3. kısım
Gül'e Ait 8. Bölüm 4. kısım
Gül'e Ait 8. Bölüm 5. kısım
Gül'e Ait 8. Bölüm 6. kısım
Duyuru
Gül'e Ait 9. Bölüm 1. kısım
Gül'e Ait 9. Bölüm 2. kısım
Gül'e Ait 9. Bölüm 3. kısım
Gül'e Ait 10. Bölüm 1. kısım
Gül'e Ait 10. Bölüm 2. kısım
DUYURU
Gül'e Ait 10. Bölüm 3. kısım
Gül'e Ait 10. Bölüm 4. kısım
Gül'e Ait 10. Bölüm 5. kısım
Gül'e Ait 10. Bölüm 6. kısım
Gül'e Ait 11. Bölüm 1. kısım
Gül'e Ait 11. Bölüm 2. kısım
Gül'e Ait 11. Bölüm 3. kısım
Gül'e Ait 11. Bölüm 4. kısım
Gül'e Ait 11. Bölüm 5. kısım
Gül'e Ait 12. Bölüm 1. kısım
Gül'e Ait 12. Bölüm 2. kısım
Gül'e Ait 12. Bölüm 3. kısım
Gül'e Ait 12. Bölüm 4. kısım
Gül'e Ait 12. Bölüm 5. kısım
Gül'e Ait 12. Bölüm 6. kısım
Gül'e Ait 13. Bölüm 1. kısım
Gül'e Ait 13. Bölüm 2. kısım
Gül'e Ait 14. Bölüm 1. kısım
Gül'e Ait 14. Bölüm 2. kısım
Gül'e Ait 14. Bölüm 3. kısım
Gül'e Ait 14. Bölüm 4. kısım
Gül'e Ait 14. Bölüm 5. kısım
Gül'e Ait 15. Bölüm 1. kısım
Gül'e Ait 15. Bölüm 2. kısım
Gül'e Ait 15. Bölüm 3. kısım
Gül'e Ait 15. Bölüm 4. kısım
Gül'e Ait 16. Bölüm 1. kısım
Gül'e Ait 16. Bölüm 2. kısım
Duyuru
Gül'e Ait 16. Bölüm 3. kısım
Gül'e Ait 16. Bölüm 4. kısım
Gül'e Ait 16. Bölüm 5. kısım
Gül'e Ait 16. Bölüm 6. kısım
Gül'e Ait 17. Bölüm 1. kısım
Gül'e Ait 17. Bölüm 2. kısım
Gül'e Ait 17. Bölüm 3. kısım
Gül'e Ait 18. Bölüm 1. kısım
Gül'e Ait 18. Bölüm 2. kısım
Gül'e Ait 18. Bölüm 3.kısım
Gül'e Ait 18. Bölüm 4. kısım
Gül'e Ait 18. Bölüm 5. kısım
Gül'e Ait 18. Bölüm 6. kısım
Gül'e Ait 19. Bölüm 1. kısım
Gül'e Ait 20. Bölüm 1. kısım
Gül'e Ait 20. Bölüm 3. kısım
Gül'e Ait 21. Bölüm 1. kısım
Gül'e Ait 21. Bölüm 2. kısım
Gül'e Ait 21. Bölüm 3. kısım
Gül'e Ait 21. Bölüm 4. kısım
Gül'e Ait 21. Bölüm 5. kısım
Gül'e Ait Final 1- 1. Bölüm 1. kısım
Final 1- 1. Bölüm 2. kısım
Final 2- 1. Bölüm 1. kısım
Final 2- 1. Bölüm 2. kısım
"Gül'e Ait" Bitti
İyi Olan Kazansın! (Tanıtım)
İyi Olan Kazansın! 1. Bölüm
İyi Olan Kazansın! 2. Bölüm 1. kısım
İyi Olan Kazansın! 2. Bölüm 2. kısım
İyi Olan Kazansın 3. Bölüm 1. kısım
DUYURU
İyi Olan Kazansın! 3. Bölüm 2. kısım
İyi Olan Kazansın! 3. Bölüm 3. kısım
İyi Olan Kazansın! 3. Bölüm 4. kısım
İyi Olan Kazansın! 3. Bölüm 5. kısım
İyi Olan Kazansın! 3. Bölüm 6. kısım
İyi Olan Kazansın! 4. Bölüm 1. kısım
İyi Olan Kazansın! 4. Bölüm 2. kısım
İyi Olan Kazansın! 5. Bölüm 1. kısım
İyi Olan Kazansın! 5. Bölüm 2. kısım
İyi Olan Kazansın! 5. Bölüm 3. kısım
İyi Olan Kazansın! 5. Bölüm 4. kısım

Gül'e Ait 20. Bölüm 2. kısım

51.4K 3.1K 91
By mineselen




"Abi!.." Gülümsemeye çalıştığı halde yılların deneyimiyle önemli bir mesele olduğuna kanaat getiren genç adam, ani gelişen durum karşısında bütün vücudunun gerildiğini hissetti. Sabahtan beri Faruk'un kendisine kaçamak bakışlar attığını da hesaba katarak, işkillenmesinde haklı olduğu kanaatine vardı. "Beni çağırtmışsın, bir sorun mu var?"

"Gel Asaf, otur lütfen. Rahat ol, tehlike arz eden bir konu değil. Sorundan ziyade hayatımızı etkileyecek bir yenilik, diğer bir deyişle karar verilmesi gereken yol ayrımındayız diyelim."

"Kusura bakma anlayamadım abi, hepimizi mi etkiliyor?" diye sorduğu sırada eliyle işaret ettiği koltuğa yerleşirken, karşısına geçen adamın ifadelerini izleyerek çıkarımda bulunmaya çalıştı. Konuşmaya geçeceği sırada kapının çalınmasıyla, ölgün bir ses tonuyla 'Kahve istetmiştim.' derken içeriye giren sekreterin servisini yapıp çıkmasını bekledi. İlk yudumuna eşlik ederken sabrının sınandığını düşündüğü sırada, genç adamın konuya girmesiyle dikkat kesildi.

"Bir nevi evet... Biz aileyiz Asaf, aramızda senin benim sorunun diye bir ayrım yok. Birimizi bile etkiliyor olsa hepimiz tek yürek oluruz."

"Orası öyle!"

"Asaf..." Oturduğu yerde kıpırdanmaya başlayan adamın iyice huzursuz olduğunu fark ederek, asıl konuya geçmeden önce boğazını temizleyerek, "Bir ay evvel eşiyle birlikte vefat eden şirket elemanımızı hatırlıyor musun?" diye yumuşak bir giriş yaptı.

"Evet! Yanlış hatırlamıyorsam adı, Gencer Eren olmalı!"

"Doğru... Aramıza katılmandan kısa bir süre önce bizimle çalışmaya başlayan değerli bir elemanımızdı. Bu yüzden ayrıntılı tanımıyor olman normal. Onun da ötesinde, kendisiyle tanışıklığımızın evveliyatı var."

"Faruk da aynısını söyledi!" Abisi için değer verdiği kişilerden birisi olduğunu tahmin ederek, "Genç yaşta hayata veda etmeleri çok acı." diye ekledi. Muhtemelen geride kalan ailesine yardım edecek olmasıyla, kendilerini etkileyen konu arasında nasıl bir bağ bulunduğunu anlayamadı.

"Maalesef öyle Asaf... Aslan gibi genç bir adam olmasının yanında, iyi bir aile babası, başarılı bir mühendis ve hayırlı bir vatandaş ile seçimlerine güvenerek kaliteli bir insan olduğuna inandığım eşinin, sarhoş bir it yüzünden hayata veda etmeleri kabul edilir gibi değil."

"Bu şerefsizler her yerde, kurbanlar da çoğunlukla kendi halinde günahsız vatandaşlar!"

"Bunları toplumdan tecrit edeceksin ya... Neyse, şimdi konumuz bu değil. Gencer, sorumluluğunu üstlendiğim yetiştirme yurdunda, gösterdiği başarılarla diğer çocuklara örnek teşkil eden değerli bir insandı."

"Yaa!.."

"Disiplinli, dirayetli ve çalışkan bireylere karşı zafiyetimi bilirsin, hele yetim bir çocuk olarak şartlarını göz önünde bulundurursak benim için çok kıymetli bir bireydi. Okul hayatı boyunca burs, kurs, şirket stajı gibi uzaktan da olsa elimi üzerinden hiç çekmedim. Mezun olur olmaz bünyemize dahil ettim, kısa sürede farkını göstererek beni yanıltmadı. Bilgiye aç ve azimli doğasına istinaden, bekar olmasının da verdiği rahatlıkla iş hayatında iyice pişmesi için yurt dışındaki şirketlere göndermeye başladım. Yeterli donanım ve olgunluğa sahip olduğunda, yönetim kadrosunda görmeyi isteyeceğim niteliklere sahipti."

"Bu derece yakın olduğunuzdan haberim yoktu!"

"Gencer'in de tam manasıyla yoktu. Kendisini bana karşı eksikli hissetmesini istemedim, o değerini ortaya koyuyordu ben de saygı duyduğum için gizliden destek veriyordum. Bizimle çalışmaya başladığın dönemde hayatı düzene girdiği için konusu açılmadı."

Yaptığı yardımları dillendirmeyi sevmeyen adama saygıyla başını salladığı sırada, "Tabii!" diye onay verirken tekrar konuşmaya dönünce, uzatmasından hoşlanmayacağını bilerek susmayı tercih etti.

"Kiev'de bulunduğu sırada halkla ilişkiler departmanında çalışan Darya adında genç bir kızla tanışmış, kısa süre sonra birbirlerine aşık olmuşlar. Evlenmek istediğini bildirince yabancı olduğu için başta endişelendiğimi itiraf ediyorum, yanılmışım."

"Karşı mı çıktın abi?"

"Hayır..."

"Söylediklerinden senden izin istediği kanaatine vardım!"

Keskin bakışları yüzüne dikilince, biraz da huzursuzluk duyarak şimdiye kadar anlattıklarını akıl süzgecinden geçirip çıkarımda bulunmayı denedi. Konuşulanları hala anlayamamış olsa da ayrıntıcı doğasını tanıdığı adamın, bilmesi zaruri olanları gündeme getirdiğini, arkasından asıl meseleye geçeceğini tahmin etti.

"Beni bilirsin Asaf, insanların özgür iradelerine karışmayı sevmem. En fazlasından önünü görmesini sağlayacak sorular yöneltip geri çekilirim, doğru veya yanlış ötesi kişinin kendisine kalır. Duygularını ve yaşadıklarını tartıp kendi çıkarımlarıyla hata da yapıyor olsa, sonuçlarına katlanarak adımını atmasını tercih ederim. Gencer, bir şekilde onu gözettiğimin farkında olmalı, bana bilgi verme ihtiyacı duymuş. Genç yaşına rağmen kendi kararlarını alabilecek olgunluğa sahip bir adamdı, Darya ile ilişkilerini anlaşılır bir üslupla izah etti, ben de mutluluklar diledim.

Kısa süre sonra evlendiler, Kiev'deki işi bitene kadar Ukrayna'da kaldıktan sonra ülkeye geri döndüler. Aradan geçen süre zarfında birlikteliklerini iki çocukla zenginleştirdiler. Kaza anında ikisi de arkada bebek koltuklarında uyuyorlarmış, mucize sayılabilecek bir şansla burunları bile kanamadan kurtarılmışlar. Ve sonuç olarak; babalarıyla aynı kaderi paylaşan, biri iki yaşında erkek, diğeri dört aylık kızlarını geride bırakarak bu dünyadan göçüp gittiler.

"Baya küçüklermiş, kötü olmuş abi ya çok üzüldüm!"

"Öyle abicim. Görmen lazım ikisi de birbirinden sevimli ve güzel çocuklar. Oğlanın adı Kerem, yaşına rağmen akıllı ve sıcakkanlı bir bebek... Yaşadığı travma ve hayatının aniden değişmesinden dolayı ilk haftaları sorunlu geçti. Buna rağmen çabuk adapte olduğunu söyleyebilirim. Damla desen tam bir cimcime, Nehir'in farklı bir versiyonu diyebilirim.

"Hay Allah, sinirlerim bozuldu!.. Gencer Bey'in yaşayan hiç akrabası yok mu?"

"Olsa ne olacak, Gencer'e mi bakmışlar ki evlatlarına sahip çıksınlar."

"Doğru!.. Peki çocuklara ne oldu, yetiştirme yurduna mı yerleştirildi?"

"Doğal olarak."

"Haklısın abi, kadere bak! Çok yazık... Kadının akrabaları, onlara ulaşmak için girişimde bulunmadılar mı?"

"İlgilenmediler..."

"Hıı!.."

"Birinci dereceden akraba olarak, boşandıktan sonra kendi çocuklarına bile sahip çıkmayan bir abi müsveddesi mevcut. Geçtiğimiz hafta prosedür gereği şahsa ulaşıldı, işsiz güçsüz aylağın tekiymiş. Tabi ki ilgilenmemiş, o şartlarda alaka gösterse de çocukları almasına izin verilmez."

"İsabet olur. Yanılmıyorsam Engin Bey'in gözetimindeler."

"Evet. Ne kadar ironik değil mi, babalarının yaşadığı yetiştirme yurdunda şimdi çocukları bulunuyor."

Özellikle çocukların durumuna çok üzülse de konunun nereye varacağını, kendileriyle ne alakası olduğunu hala anlayamayan genç adam, "İkisi de bebek sayılır, sorumsuz bir dayının insafına bırakmaktansa yurtta kalmaları daha hayırlı görünüyor." derken içinin burulduğunu hissetti. Sinirli bir gülümseme atan abisinin, derin bir nefes almasının akabinde öne doğru eğilerek dirseklerini bacaklarına yaslamasını, ardından ellerini önde birleştirmesini aşama aşama izledi. Tavrından asıl meseleye geldiklerini ve bir şekilde çocuklarla ilgili olduğunu tahmin etti.

"Tabii biz izin verirsek."

"Efendim!"

"Asaf, şimdi söyleyeceklerimin ne talep ne de bir rica olmadığını ifade ederek söze başlamak istiyorum. Bu gönül işi, hiç bir surette zorunluluk yok. Hele bana karşı duygusal anlamda sorumluluk hissedip arzu etmediğin bir şeyi yapmanı asla istemem."

"Abi, eee!.."

"Lütfen anlatacaklarımı bitirene kadar dinle."

"Tabii!"

"Gencer küçük yaşta yetim kalan, buna rağmen pes etmeyip büyük bir başarı örneği göstererek o hayattan sıyrılan değerli bir insan. Yaşadıklarını hak etmiyordu demek bize düşmez, takdiri ilahi, ne kadar acı olsa da maalesef elden bir şey gelmiyor. Bunun yanı sıra, en azından çocuklarının aynı kaderi paylaşmasını engelleyebiliriz."

Gözleri hayretle açılan dostunun nihayet konuya vakıf olduğunu anlayınca, "Asaf, kardeşim... Aramızda şartları en uygun olan çift şu an siz olarak görünüyorsunuz. Bunu söylerken, tedavi konusunda fikrini değiştirmediğini baz alarak konuşuyorum. Yanılıyor muyum?" diyerek ilk adımı attı.

"Hayır!" Defalarca yapılan tetkikler sonucu sperm üretmeyen testislerine, karısının durumunu da ekleyerek, "Öyle bir ihtimal yok." diye şaşkınlıkla cevap verdi.

"Hı hı, yanılmamışım... Senden ricam, teklifimi eşine bile götürmeden önce sadece düşünmen... Kafana yattığı takdirde ve tabii eşin de onay verirse, çocukların en azından birini evlat edinip hayatını değiştirebilirsiniz." Konuşmayı kesip şaşkınlığı hala yüzünden okunan adamın konuyu sindirmesini beklerken, cevap hemen gelmese bile sonucun hayırlı olmasını diledi.

"Abi, ben!.. Ben ne diyeceğimi şaşırdım!"

"Farkındayım Asaf, gayet normal."

"Şey, eee!.. Biz..."

"Tek başına veremeyeceğin bir karar olduğunu biliyorum. Öncelikle seninle paylaşmamın asıl sebebi bu, kendini bu kadar büyük bir değişime hazır hissetmiyorsan Gülizar'a bile söylemeden hayır deme özgürlüğünün olmasını istedim. Hayatınızı tümden değiştirecek çok büyük bir sorumluluk... Tekrar ediyorum, sakın kendini zorunda hissetme Asaf, hiç bir şeyi kabul etmeye mecbur değilsin."

"Eee... Anladım abi, sağ ol. Yine de..."

"Evet!"

"Bilmiyorum!"

Bir an panikleyerek onay verdiği anda baba sıfatıyla minik bir insanı hayatına dahil edeceğini fark edip, korkuyla karışık karmaşık duyguları bir arada yaşadı. Huzursuzca yerinde kıpırdanırken, kendisini dikkatle izleyen adama, "Aklımda hiç böyle bir şey yoktu, birden sorunca düşünme yetimi kaybettim! Özür dilerim abi, gerçekten buna verecek bir cevabım yok." diyerek zaman kazanmaya çalıştı. Gülizar'la evli oldukları beş aylık süreçte, hayatlarını çocuksuz geçireceklerine, bu şekilde gayet iyi olduklarına kendisini inandırmaya çalışırken, gündeme gelen yeni teklifle kafasının allak bullak olduğunu hissetti.

"Rahat ol Asaf, diğer türlüsü anormal olurdu, kendini tartmadan verilecek bir karar değil."

"Hem Gülizar'ın ne tepki vereceğini de bilmiyorum!"

"Asaf, huzursuz olunacak bir şey yok abicim, kendini baskı altında hissetmen için bunları anlatmadım. İstersen şöyle yapalım, öncelikle yalnız kalıp salim kafayla biraz düşün, aklına yatarsa da Gülizar'la paylaşırsın."

"Hı hı!.. Peki, eee... Bu arada çocuklar, onlar ne olacak?"

"Ne anlamda?"

"Şey... Ya uygun olmazsak, yani kabul etmediğim takdirde durumları ne olacak?"

Kaşları çatılan adamın bir süre sessiz kalıp çenesini ovuşturmaya başlamasını, düşündüğü çözümden hoşlanmıyor olmasına yordu. Merakla cevabını beklerken bir eşi ifade takındığından habersiz, iki minik insanın kaderini avuçlarında tuttuğu hissini, şimdiden duyuyor olmanın ağırlığını yaşadı. Soruyu tekrarlama dürtüsünü baskıladığı sırada, abisinin gülümsemeye çalıştığını fark ederek dikkat kesildi.

"Orasını kafana takma, üzerinde duygusal baskı hissetmeni istemem. Öncelikli amacım çok iyi tanıdığım ve kardeşlerin hiç olmadı birbirlerini görebilecekleri ailelere gitmeleri..." diyerek samimi fikrini ortaya koymaya devam etti. "Yurttaki çocukların hepsine karşı sorumluluk duyuyorum, Engin Bey'in de yönlendirmesiyle elimden geleni yaptığımı biliyorsun. Gencer'i ayrı tutmanın sebebi, hayatını değiştirmek için giriştiği mücadelesinde geldiği noktayı hazmedemiyor olmam. Eşine ve çocuklarına düşkün, iyi bir aile babası olmayı başardı. İnsanın çocukları olunca hayata bakış açısı değişiyor. Ebeveynleri olarak aynı duruma düşecek olsak, Cesur'un veya sizin evlatlarımızı ortada bırakmayacağınızı bilmenin huzurunu duyuyorum."

"Allah korusun abi, böyle bir şeyi aklından bile geçirme!"

"Sağ ol abicim... Eminim benim aksine Gencer bunun stresini her daim yaşamıştır. O yüzden bir nevi çabalarının sonuçsuz kalmadığını ve sahipsiz olmadığını bilsin istedim. Diyeceksin ki o zaman sen ne diye sahip çıkmıyorsun. Pınar'ın huyuna aşinasın, anlatsam üzüntüden kahrolacağına ve kendi çocukları gibi bağrına basacağına eminim. Gücümüz var, bunun yanı sıra miras konusundaki fikirlerimi biliyorsun, o da mevzu bahis değil. Asıl sorun, daha yaşını doldurmamış iki yavrumuz varken, sevgiye aç iki yetime yetişeceğim diye kendisini parçalayacak olması. Irmak'ın da doğum yapmasıyla evde üç tane bakıma ve sevgiye muhtaç bebek olacak, bunu her iki taraf için de yapamam. Benimki vicdani bir sorumluluk, her halükarda çocukların iyi ailelerin yanına yerleşmesini sağlamak için elimden geleni yapacağım." 'Ve sizin çocuksuz, eksik hissettiğiniz bir hayata mahkum olmanızı istemediğim için...' diye içinden eklerken, bu aşamada seçimi kendilerinin belirleyeceklerini düşündü.

"Anlıyorum!"

"Düşün Asaf, kafana yatarsa Gülizar ile paylaş. Henüz hazır olmadığını hissediyorsan da bu konu aramızda kalır, başka bir hal çaresine bakarız."

"Eee!.. Şey, peki."

"Kafanda nasıl yaparız diye soru işaretlerin olursa, arzu ederseniz çocukları görüp öyle karar verirsiniz. Sana danışmadan Engin Bey'le anlaşıp ufak bir ayarlama yaptım, yarın ve pazar günü çocuklar çiftlik evinde kalacaklar."

"Yaa!.. Şu an bahçedeler mi?"

"Yarın sabah dokuz civarı getirecekler. Vereceğiniz karara göre isterseniz gidip yerinde görebilir veya evinize götürüp kendinizi sınama maksadıyla iki günlük bir deneyim yaşayabilirsiniz."

"Abi!.."

"Kafan karışmasın Asaf, hiç bir girişimde bulunmayabilirsin, emrivaki yapmıyorum. İş bitirici bir doğaya sahip olduğum malum, normal şartlarda prosedür böyle işlemez."

Çocukların eğitiminden iş bulmalarına kadar, bütün sorumluluğunu üstlendiği yetiştirme yurduna katkılarını kast ettiğini tahmin ederek, başını sallarken düşünmek için kendisine zaman ayırmasını söyleyen genç adama onay verdi. Kendisiyle beraber ayaklanan abisine, "En kısa sürede cevabımı bildiririm." demesinin ardından, kafa karışıklığıyla verdiği cevabı yarım yamalak anlayarak odayı terk etti.

"Aklını topla Asaf!"

Sekreterin şaşkın bakışları altında kendi kendisine söylenirken, içgüdüsel olarak Gül'üne gitme fikrinden ilk etapta vazgeçti. Yalnız kalıp düşünme ihtiyacıyla istikametini otoparka çevirerek, denize nazır sakin bir çay bahçesinin yolunu tuttu. Arabayı park etmesinin ardından gözlerden ırak bir masaya yönelip, hayal meyal garsondan istediğini hatırladığı çayını yudumlayarak konuşulanları akıl süzgecinden geçirmeye başladı.

'Ismarlama anne ve baba olunur mu? Hepsinden öte buna hazır mıyız? Kendi canından kanından bir evlat gibi hissedilir mi? Ya başarısız olursak ne yaparız?'

Kafasında dönüp duran yüzlerce soru, vicdanını sızlatan yaşanmışlıkları, ebeveyn olmanın sorumluluğuna duyduğu yabancılık ve her şeyin çok ani gerçekleşmesinin iyice aklını karıştırdığını hissetti. Kendisi kabul ettiği takdirde Gülizar'ın hayır demeyeceğini tahmin ederek, asıl ağır işi üstlenecek olan kişiye karşı haksızlık yapmaktan korktu. Hayatlarını tümden değiştirecek olan bir kararı tek başına vermesinin ne derece adil olduğunu sorgularken iyice dağıldığını, onun da içinden çıkamayacağını fark etti. Düşünerek geçirdiği iki saatin sonunda elle tutulur bir karar alamayınca, masaya yeterli miktarda para bırakıp sıkıntılı bir ruh haliyle güzeline kavuşmak için evin yolunu tuttu.



&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&



Merhabalar, umarım bölümü beğenmişsinizdir. Yeni bölümde görüşmek üzere sevgiyle sağlıcakla kalın... Sevgiler :) 




Continue Reading

You'll Also Like

1.5M 65.1K 62
Aile problemleri yüzünden evden kaçmış ve kendi ayakları üzerinde durmaya çalışan, aynı zamanda sinir hastası olan Pare, ucuza gelsin diye ikinci el...
95.4K 9.5K 19
*avareyim,asudeyim,yorgunum bilmiyorum,neden sana vurgunum? -bir mahalle hikâyesi- 18/05/2023 " Dökme yüzünü." dedi. Yüzüne vuran kızıl ateşlere ba...
310K 17.3K 61
Hadi ama nerden bilebilirdim ki okulun ilk gününden müdürün oğluna tekme atıcağımı!
5.1M 281K 29
Sarhoş olduğu gece bir adamla birlikte olan Kayra, sabah uyandığında kendini tanımadığı bir adamla bulur. Evden apar topar kaçan Kayra, birlikte old...