Gül'e Ait (TAMAMLANDI)

By mineselen

5.9M 319K 22.1K

Duygularını rafa kaldırmayı hayat biçimi olarak seçen genç adam, sevmenin ne demek olduğunu bilse de sorumlul... More

Gül'e Ait Tanıtım
Gül'e Ait 1. Bölüm 1. kısım
Gül'e Ait 1. Bölüm 2. kısım
Gül'e Ait 2. Bölüm 1. kısım
Gül'e Ait 2. Bölüm 2. kısım
Gül'e Ait 3. Bölüm 1.kısım
Gül'e Ait 3. Bölüm 2. kısım
Gül'e Ait 4. Bölüm 1. kısım
Gül'e Ait 4. Bölüm 2. kısım
Gül'e Ait 5. Bölüm 1. kısım
Gül'e Ait 5. Bölüm 2. kısım
Gül'e Ait 5. Bölüm 3. kısım
Gül'e Ait 5. Bölüm 4. kısım
Gül'e Ait 5. Bölüm 5. kısım
Gül'e Ait 6. Bölüm
Gül'e Ait 7. Bölüm 1. kısım
Gül'e Ait 7. Bölüm 2. kısım
Gül'e Ait 7. Bölüm 3. kısım
Gül'e Ait 8. bölüm 1. kısım
Gül'e Ait 8. Bölüm 2. kısım
Gül'e Ait 8. Bölüm 3. kısım
Gül'e Ait 8. Bölüm 4. kısım
Gül'e Ait 8. Bölüm 5. kısım
Gül'e Ait 8. Bölüm 6. kısım
Duyuru
Gül'e Ait 9. Bölüm 1. kısım
Gül'e Ait 9. Bölüm 2. kısım
Gül'e Ait 9. Bölüm 3. kısım
Gül'e Ait 10. Bölüm 1. kısım
Gül'e Ait 10. Bölüm 2. kısım
DUYURU
Gül'e Ait 10. Bölüm 3. kısım
Gül'e Ait 10. Bölüm 4. kısım
Gül'e Ait 10. Bölüm 5. kısım
Gül'e Ait 10. Bölüm 6. kısım
Gül'e Ait 11. Bölüm 1. kısım
Gül'e Ait 11. Bölüm 2. kısım
Gül'e Ait 11. Bölüm 3. kısım
Gül'e Ait 11. Bölüm 4. kısım
Gül'e Ait 11. Bölüm 5. kısım
Gül'e Ait 12. Bölüm 1. kısım
Gül'e Ait 12. Bölüm 2. kısım
Gül'e Ait 12. Bölüm 3. kısım
Gül'e Ait 12. Bölüm 4. kısım
Gül'e Ait 12. Bölüm 5. kısım
Gül'e Ait 12. Bölüm 6. kısım
Gül'e Ait 13. Bölüm 1. kısım
Gül'e Ait 13. Bölüm 2. kısım
Gül'e Ait 14. Bölüm 1. kısım
Gül'e Ait 14. Bölüm 2. kısım
Gül'e Ait 14. Bölüm 3. kısım
Gül'e Ait 14. Bölüm 4. kısım
Gül'e Ait 14. Bölüm 5. kısım
Gül'e Ait 15. Bölüm 1. kısım
Gül'e Ait 15. Bölüm 2. kısım
Gül'e Ait 15. Bölüm 3. kısım
Gül'e Ait 15. Bölüm 4. kısım
Gül'e Ait 16. Bölüm 1. kısım
Gül'e Ait 16. Bölüm 2. kısım
Duyuru
Gül'e Ait 16. Bölüm 3. kısım
Gül'e Ait 16. Bölüm 4. kısım
Gül'e Ait 16. Bölüm 5. kısım
Gül'e Ait 16. Bölüm 6. kısım
Gül'e Ait 17. Bölüm 1. kısım
Gül'e Ait 17. Bölüm 2. kısım
Gül'e Ait 17. Bölüm 3. kısım
Gül'e Ait 18. Bölüm 1. kısım
Gül'e Ait 18. Bölüm 2. kısım
Gül'e Ait 18. Bölüm 3.kısım
Gül'e Ait 18. Bölüm 4. kısım
Gül'e Ait 18. Bölüm 5. kısım
Gül'e Ait 18. Bölüm 6. kısım
Gül'e Ait 19. Bölüm 1. kısım
Gül'e Ait 20. Bölüm 1. kısım
Gül'e Ait 20. Bölüm 2. kısım
Gül'e Ait 20. Bölüm 3. kısım
Gül'e Ait 21. Bölüm 1. kısım
Gül'e Ait 21. Bölüm 2. kısım
Gül'e Ait 21. Bölüm 3. kısım
Gül'e Ait 21. Bölüm 4. kısım
Gül'e Ait 21. Bölüm 5. kısım
Gül'e Ait Final 1- 1. Bölüm 1. kısım
Final 1- 1. Bölüm 2. kısım
Final 2- 1. Bölüm 1. kısım
Final 2- 1. Bölüm 2. kısım
"Gül'e Ait" Bitti
İyi Olan Kazansın! (Tanıtım)
İyi Olan Kazansın! 1. Bölüm
İyi Olan Kazansın! 2. Bölüm 1. kısım
İyi Olan Kazansın! 2. Bölüm 2. kısım
İyi Olan Kazansın 3. Bölüm 1. kısım
DUYURU
İyi Olan Kazansın! 3. Bölüm 2. kısım
İyi Olan Kazansın! 3. Bölüm 3. kısım
İyi Olan Kazansın! 3. Bölüm 4. kısım
İyi Olan Kazansın! 3. Bölüm 5. kısım
İyi Olan Kazansın! 3. Bölüm 6. kısım
İyi Olan Kazansın! 4. Bölüm 1. kısım
İyi Olan Kazansın! 4. Bölüm 2. kısım
İyi Olan Kazansın! 5. Bölüm 1. kısım
İyi Olan Kazansın! 5. Bölüm 2. kısım
İyi Olan Kazansın! 5. Bölüm 3. kısım
İyi Olan Kazansın! 5. Bölüm 4. kısım

Gül'e Ait 4. Bölüm 3. kısım

79.7K 4.2K 242
By mineselen




"Sağ... sağ ol Asaf!"

Teşekkür etmesine kızmaktan vazgeçen genç adam, "Rica ederim." derken Gülizar'ın yerdeki çamaşır yığınına baktığını görünce, hızlı bir hareketle hepsini yumak yapıp kolunun altına sıkıştırdı.

"Ben alsaydım Asaf!"

"Bunları düşünmenin sırası değil. Artık yatsan iyi olur Gülizar, rengin soldu."

"Peki!"

Yatağa çıkmasına yardımcı olduktan sonra gözlerinin hala giysilerinde olduğunu fark eden genç adam, eline aldığı kıyafetleri koridora bırakarak kızın yanına döndü. Sırtını korumasından, kırık kolunu bedenine yaklaştırıp diğer eliyle tutmasından ağrılarının arttığını, sorsa, iyiyim diyeceğini tahmin etti. Hiç seslenmeden yatağın kenarına ilişerek yukarı aşırdığı tek bacağına tepsiyi yerleştirip kaşığa uzandı.

"Asaf!.."

"Hıııı... Efendim!"

"Şe... şey... Ne yapıyorsun?"

"Gördüğün gibi sana çorba içireceğim."

"Bana! Be... ben yapardım."

"Solak mısın?"

"Solak mı? Hayır!"

"O zaman nasıl yemeyi düşünüyorsun Gülizar? Sağ kolun alçıda, ıstırabın var. Lütfen rahat ol, biraz toparlandıktan sonra kendi başına halledersin. Şu an hazır değilsin."

"Şey... Yine de... eee... Peki!" 'Bana yemek yedirecek. Asaf!.. Acım olduğunu düşündüğü için kendi eliyle besleyecek! Bu gerçek mi? Bu kadar iyi niyetli bir insan olması normal mi?'

"Güzel." derken ilk kaşığı tabağa daldıran genç adam, utangaç bir ifadeyle yüzüne bakan kızın ağzına götürerek yemesini bekledi. Hafifçe dudaklarını ayırıp çorbayı kabul ederken, ifadesinden şaşırdığını anlayarak hafifçe gülümsedi.

"Asaf, bu!.."

"Soğumuş mu?"

"Hayır. Eline sağlık çok lezzetli olmuş!"

"Hı hı... Beklemediğin bir durumdu sanırım. Beğenmene sevindim. Tavuk suyuna şehriye çorbası... Matah bir şey değil. Güzel yapıyorum diyebileceğim üç beş yemekten biri."

"Yaaa!.."

"Neden o kadar şaşırdın Gülizar?"

"Eee... Şimdiye kadar yemek yapan bir erkek duymamıştım!"

"Tek başına yaşayınca mecburen öğreniyorsun. Sürekli dışarıda yemek hiç pratik olmuyor."

"Yine de çok garip!.." 'Kadını yok!' "Erkekler yemek pişirmeyi beceremez zannediyordum. Ben... Özür dilerim. Yanlış anlama, amacım hakaret etmek değildi."

Gülizar'ın yine ürkmesinden çekinen genç adam, bir yandan yedirmeye devam ederken, "Yanlış falan anladığım yok. Haklı olduğun yanlar var. Yalnız beceriksizlikten değil de biz şuna üşengeçlikten ya da ortalıkta bir bayan varsa işine gelmediğinden diye ekleyelim. Öyle olmasa dünyanın en ünlü aşçıları erkeklerden çıkmazdı." diyerek rahatlatmaya, yeri geldiğinde erkekleri eleştirebileceğini, buna kızmayacağını hissettirmeye çalıştı. Konuşturdukça, genç kızın yaşadığı sosyokültürel çevreye ait küçük ipuçları yakalamaya, hakkında bilgi alana kadar hiç olmadı kendisine karşı çekingenliğini atmasına odaklandı.

"Aaaa... Gerçekten öyle mi düşünüyorsun Asaf? Yani erkekler de iş yapmalı mı?"

"Evet, ne var bunda? Doğruya doğru... Kendim dahil objektif olmayı severim. Annemle babam akademisyendi. İkisi de okumuş ve kültürlü insanlar olduğu halde, ev işleri, yemek muhabbeti evde her daim tartışma konusuydu."

"Annen!.. Nasıl yani? Annen, babanla kavga mı ederdi?"

Ataerkil bir aile ortamından geldiğine emin olduğu kıza, "Evet... Kavgadan ziyade tartışma diyelim. Hem de çatır çatır haklarını savunurdu." derken eline iki tane hap tutuşturan genç adam, "Gülizar, Vedat'ın verdiği ilaçlar." diyerek akabinde suyu uzatıp içmesini bekledi. Tekrar kaşığa uzanırken ailesiyle ilgili konuşması açılmasına, bayanlara bakış açısını anlamasına yarayacağını düşünerek, istemese de üstün körü anlatmaya başladı.

"Annem dominant... eee... Yani..."

"Ne demek olduğunu biliyorum Asaf, baskın karakterliymiş." derken içi burulan genç kız, 'Ailesi okumuş insanlar, Asaf'ın da öyle olduğu belli. Beni cahil mi buluyor acaba?' diye içinden geçirirken, aslında bir nevi öyle olduğunu kabul ederek canı sıkıldı.

"Hı hı tabi... Babam ona keza dünyada görüp görebileceğin en geniş adamdı. Gırgır şamata olsun, yensin içilsin, konuşulsun başka bir şey istemezdi. Çenesi güzel laf yapar, onun dışında sıra işe geldi mi kırk tane atraksiyon çevirirdi. Annem ise tam tersi, kuralcı, her şeyin zamanında ve kusursuz yapılmasını isteyen mükemmeliyetçi bir bayandı. Ne hikmetse zıt kutuplar birbirlerini çekmişler. Çekmese daha iyi olurmuş ya... Neyse, muhtemelen sonlarını öngöremediler."

"Nasıl? Aşık mı olmuşlar Asaf?"

"Başta evet, çok uzun sürdüğünü zannetmiyorum. Hatta on dört yıl birbirlerine nasıl tahammül edebildiklerini hala çözebilmiş değilim. Yaşasaydı, muhtemelen..."

"Aaa... Hayatta değiller mi? Çok üzül... üzüldüm!.."

"Sağ ol... Annem on sene önce göğüs kanserine yenik düştü. Babam hayatta. Antalya'da, onun deyişiyle kız arkadaşıyla beraber yaşıyor. Bu rahatlıkla uzun yıllar sağlıklı bir ömrü olacağına eminim."

"Baban bir kadınla beraber yaşıyor! Yaaa!.. Sey... Asaf, o yaş, eee.... Yani, şimdi evli değiller mi?"

Kızın söylemeye çekindiğini, muhtemelen yetmişine merdiven dayamış bir çiftin aşk hayatını yadırgadığını tahmin etti. Sebebine hiç şaşırmayıp gülmeye başlayan genç adam, "Hem de o yaşta değil mi? Evlilik aşkı bitiriyormuş. En azından babam öyle söylüyor." derken yemeğini tamamlayan kıza ıslak mendil uzatarak ağzını silmesini bekledi. Normalde bahsini açmaktan hoşlanmadığı konuları, konuştukça Gülizar'ın rahatladığını, ilgiyle dinlediğini gördükçe dile geldiğini fark etti.

"Annen vefat ettikten sonra mı başka kadın, şey... Kusura bakma Asaf, ben..."

"Merak ettiğin bir konuyu sorman gayet normal... Hayır Gülizar, henüz ergenlik dönemindeyken ayrıldılar. Söyleyeceğimin hoş olmadığını biliyorum ama iyi de yaptılar. Allah rahmet eylesin, her ne kadar sevsem de annemin başarılı olmam için aşırı baskısı bunaltıcıydı. Babamla sorumsuz, hazıra konmayı seven bir insan olması yüzünden sürekli tartışmaları orta sondayken canıma tak etti. Haklı olmasına haklıydı, yine de sonucu değiştirmiyordu. Biraz da kaçma arzusuyla askeri liseyi hedefleyip evden ayrıldım."

"Aaaa! Sen asker misin?"

Konuyu uzatmak istemeyen genç adam, "Bir zamanlar öyleydim." diyerek konuşmanın istikametini ailesine çevirdi. "Babam isteğimi duyunca hiç hoşlanmadı. Annem ona keza, benimle ilgili yüksek hedefleri olduğu için çıldırdı. Evden ayrıldıktan birkaç ay sonra babamla boşandılar. Sonradan söylediği kadarıyla, anlaşamasalar da bir aile ortamında büyümemi istediği için o hayata tahammül ettiğini, Cahit'in..."

"Baban mı?"

"Hı hı... Evet. Kötü bir insandan ziyade, doğalarının, dünya görüşlerinin çok ayrı olduğu için ayrıldıklarını anlattı. Büyümeyi ret eden, hiç bir şeyi ciddiye almayan sorumsuz bir ergen gibi davranmasına dayanamadığını, arkasını toplamaktan yorulduğunu söyledi. Sanırım babamı hala sevse de bir noktadan sonra canına tak etti."

"Yaaa! Annene hak veriyorsun yani?"

"Maalesef... Hiç bir çocuk ailesinin boşanmasını istemez. Bunun yanı sıra huzursuz bir ortamda yaşamak da istemez. Anneme hak verdiğim noktalar çok fazla Gülizar, yalnız bu hatalarını görmediğim anlamına gelmiyor. Sorunlar bağırıp çağırmayla, tartışmayla çözülmüyor. Evin tadını kaçırmaktan başka bir işe yaramadığı gibi sonuca da bağlamıyor." derken genç kızın gözlerini kırpıştırdığını, dik durmak için çaba gösterdiğini fark ederek, ilaçların da etkisiyle uykusunun geldiğini anladı. Konuyu uzatmadan, "İşte böyle... Doyduysan göz damlanı yapalım biraz dinlen." diyerek tepsiyle beraber ayağa kalktı.

"Teşek..." 'Teşekkür etme...' Ben... sağ, eee... Doydum."

"Gülizar, biraz evvel çıkıştığım için özür dilerim. Nasıl istiyorsan öyle konuş, teşekkür etmek istiyorsan et. Yeter ki kendini sıkma."

"Asaf!.." Kafası karmakarışık olan genç kız, şimdiye kadar karşılaşmadığı tavır karşısında, 'Özür mü? Benden özür diliyor! Asaf bana çıkışmış mıydı? Teşekkür etmeme karıştığı için özür diliyor! Yanlış mı anladım acaba? İstediğim gibi konuş mu? Kızmayacağım mı demek istedi?' diye aklından geçen onlarca soruyla adama bakakaldı.

"Efendim?"

"Yok... yok bir şey!"

"Peki, sen bilirsin."

Elindeki tepsiyi yatağın ayakucuna bırakan genç adam, komedinin üzerinde duran göz damlasını eline alırken, "Uzanmana yardım edeyim mi?" diye sorarak konunun kapandığını ifade etti.

"Te..." 'İstediğin gibi konuşabilirsin dedi!' "Teşekkür ederim!.." 'Ya bir şey derse?' diye içinden geçirirken, kolundan tutarak yatmasına yardım eden adamın gülümsediğini görünce rahatladı. Davranışları kendisine hiç gerçekçi gelmeyen Asaf'ın, her hareketini dikkatle izleyerek inanmakta zorlandığı samimiyetini anlamaya çalıştı. Şimdiye kadar erkeklerde şahit olmadığı tutumunu sorgularken, konuşmaya başlaması üzerine bakışlarını yüzüne çevirdi.

"Rica ederim. Gülizar, gözünü açarken canını açtırsam mutlaka uyar."

"Peki..."

Yavaşça göz kapaklarının kenarından tutan genç adam, araladığı alandan sıvıyı damlatıp içine nüfus etmesini bekledikten sonra geri çekildi. Nispeten rengi yerine gelen kızın, bakışındaki minnettar ifadeden rahatsız olsa da belli etmemeye çalışırken yatak örtüsünü üzerine çekti. Soluna doğru dönmesiyle, düz yatamadığını, yaralarından dolayı ıstırabı olduğunu anlayarak canı sıkıldı.

"Sırtın nasıl?"

"İyiyim. Sadece biraz sızlıyor. Verdiğin ilaçlar çok iyi geldi Asaf."

"Sevindim. Ağrın artarsa mutlaka haber vermeni istiyorum."

"Gerek..."

"Var. Bu konuda itiraz istemiyorum. Anlaştık mı?"

"Pe... peki Asaf!" 'Kızmadı. Emir verir gibi konuşuyor ama iyiliğim için!'

"Güzel... Gülizar, içerideyim. Bir şeye ihtiyacın olursa seslenmen yeter."

"Hı hı..."

Tepsiyi eline alarak doğrulan genç adam, gözlerini açık tutmakta zorlanan kıza gülümseyerek selam verdikten sonra odadan çıkarken, adını seslenmesi üzerine durup başını çevirdi.

"Asaf... Her şey için çok teşekkür ederim."

Genç adamın başını tekrar sallarken, "Bir şey değil." diyerek odadan çıkması üzerine, kapanmak için savaş veren göz kapağıyla girdiği mücadeleyi kaybetti. Uykuya dalmadan aklından geçirdiği, 'Bir şey değil!.. Bir şey değil mi? Ne yaptığını bilmiyorsun Asaf!.. Güvendeyim! Hem de ilk defa... Duvarın arkasında, senin yanında güvendeyim. Bunu bana da inandırdın. Buradayken bana kimse dokunamaz. Peki şimdi ne olacak Asaf? Peki ya sonra ne olacak Asaf?' sorularıyla, içinde kaybolmayı arzuladığı mis gibi çarşafların arasında kendinden geçti.


***


Elindeki malzemelerle odadan ayrılan genç adam, Gülizar'ın rahatsız olduğunu hissedip koridora bıraktığı kıyafetleri yerden alarak mutfağa doğru ilerlemeye devam etti. Tepsiyi bankoya koymasının ardından çamaşır odasına dönerek hakkında fikir vereceğini düşündüğü kıyafetleri incelemeye, sahibi olduğu eşyaları isteyeceğini tahmin ederek makinenin içine atmaya başladı.

Uzun zaman önce işlevselliğini kaybetmiş, çöpe gitmekten başka hiç bir işe yaramayacağı belli olan giysilere yüzünü buruşturarak baktı. Küçümsemekten ziyade üzülerek yaptığı işlemi sürdürürken, lastikleri esnemiş, sağı solu yamanmış çamaşırlara sıra gelince dayanamayıp yere fırlattı.

"Siktir!.. Bu ne ya? Ben sana yenilerini alırım!"

Bir yandan söylenirken makineyi çalıştıran genç adam, gözden çıkardığı kıyafetleri toplayıp mutfağa geri döndü. Kısa bir süre tereddüt etse de Gülizar'ı ikna edeceğini umarak çöpe attıktan sonra masanın başına geçip arkasına yaslandı. Olayın başından beri yaşananları düşünürken, bakışlarını bahçeye çevirerek gayri ihtiyari kaşlarının çatılmasına engel olamadı. Ne kadar uğraşsa genç kızın ürkek, sakin doğasına karşılık maruz kaldığı şiddeti kafasında bir yere oturtamadı.

Gelir seviyesi düşük bir muhitten geldiğine emin olsa da anlattıklarına verdiği tepkiler ve konuşurken kelimelere hakimiyetinden, en azından lise mezunu olduğunu tahmin etti. Hakkında bunlar dışında bilgi sahibi olamamasına sıkılarak, ayağa kalkacak kadar iyileştiği anda en ufak detayına kadar her şeyi öğrenmeye karar verdi.

"İşte o zaman benden kork şerefsiz it... Savunmasız bir insanı dövmenin ne demek olduğunu sana öğreteceğim." diye homurdanırken kendisine bir şeyler hazırlamaya başlayan genç adam, kafasından atamadığı darp izleri aklına geldikçe küfrederek yemeğini tamamladı. Evinde bir insan olmasının verdiği yabancı duyguyla mutfağı topladıktan sonra Gülizar'ı kontrol etmek için yatak odasının yolunu tuttu.




**************************************************************************




Herkese merhaba, sabrınız için öncelikle teşekkür ederim. Sahalara döndüm :)) Bulduğum aralıklarda yazabildiğim kadarını düzenleyip hemen atıyorum. İnşallah beğenerek okursunuz. Bölümler bir terslik olmazsa yine eskisi gibi (Gül'e Ait) pazar günleri, (Denize Karşı) da perşembe günleri gelecek. 

Arayı kapatmak için harıl harıl yazıyorum. Bu yüzden arada yorumlara dönemiyorum. Lütfen bu konuda kusuruma bakmayın, amaç sadece daha fazla yazabilmek. Zevkle, gülümseyerek okuduğumu bilmelisiniz. 

Yeni bölümde görüşmek üzere sevgiyle sağlıcakla kalın :))






Continue Reading

You'll Also Like

1.5M 65.1K 62
Aile problemleri yüzünden evden kaçmış ve kendi ayakları üzerinde durmaya çalışan, aynı zamanda sinir hastası olan Pare, ucuza gelsin diye ikinci el...
4.2M 265K 45
Aylardır izlediği yayıncıya olan hislerinin arttığını düşünen İzem, artık onun dikkatini çekmek ister. Dağhan'a ilk mesajı değildi ama bu sefer onun...
72.3K 1.7K 29
Arap bir erkeğin Türk bir kadına aşık olup onu mahi etmesinin hikayesi. ***Gerçek bir hayat hikayesinden esinlenilmiştir. ***
58.6K 6K 22
Evren ahraz bir şefti. Barlas ise kalbi insanlara karşı buz tutmuş veterinerdi. →İç ısıtan, soft ve kısa hikâye. → Bu iki erkeğin aşkını anlatan bir...