O BENİM ABIM

By yaren_1998

1M 28.6K 1.3K

Söz namustur bizde... Töreye karşı gelmek yoktur bizde Kaderdir töre Sen istesen de istemesen de yazılmıştır... More

1 . Bölüm (DÜZENLENDİ)
2 . Bölüm
3.Bölüm
4.Bölüm
5.Bölüm
6.Bölüm
7. Bölüm
8.Bölüm
9.Bölüm
10.Bölüm
11.Bölüm
12.BÖLÜM
13.BÖLÜM
14.BÖLÜM
15.BÖLÜM
16.BÖLÜM
ALINTI...
18. Bölüm
19. Bölüm
20. BÖLÜM
21. BÖLÜM
22.Bolum
DÜĞÜN TELAŞI
İŞLER KARIŞTI...
TARİFSİZ ACI
NE YAPACAĞIM
ÇİRKİN CADI
BÜYÜK SAVAŞLAR BÜYÜK AŞKLAR
YENI BIR HAYAT
MUTLUYSAN MUTLUYUM
BEKLENMEYEN GELİŞMELER
AHMET AMCA
ARDA
Yeni Bölümden Alıntı....
KORKUYORUM
DAYANAMAM
İZİN VERMEM
Ateş ve Su
Karanlık mı? Bitecek
Geri dönüş ve Özür
Buradasın!
Hayat Güzelleşiyor
ÇALSIN SAZLAR OYNASIN KIZLAR
Beklenmedik Bebek
HAYAT DEVAM EDİYOR
Varlığıyla Yokluğu Bir
Artık Yorulduk...
Özledim
İnadına Aşk ❤️
Zor günler
Sevdiğini kaybetmek!!!
Diren
Seni Bırakmam
Hesaplaşma Vakti
Alıntı
Adsız Bölüm 57
Duyuru
SAKİNLİK
60.bölüm
61. Bölüm
Duyuru
Mutluluk
Sen içimde bir yersin♥️
Duyuru
Hızla Akıp Geçen Zaman
Sevdaya baş kaldırılmaz
UMUT
Duyuru
FİNAL

17.Bölüm

21K 634 30
By yaren_1998

Arkadaşlar herkesten Özür diliyorum. Biliyorum çok geç paylaşım yapıyorum çünkü begeniler azaldı. Yükselmesini bekledim ama fazla bir şey olmadi yeni bölüm bekleyenleri beklettigim için özür diliyorum. Bu aralar geç yazma olaylarım daha fazla olabilir çünkü artik bilgisayarım yok :( Umarım hemen geri gelir ve sizi bekletmem :) Kısa oldu umarım begenirsiniz :)

ATEŞ'TEN

İstanbul'a vardığımızda buradaki adamlarımdan biri beni almaya geldi. Onlara Zeyşan'ı sorduğumda Fırat ile olduğunu söylediler. Demir ile beraber onun eskiden kaldığı eve doğru gitmeye başladık. Hava alnıyla mesafesi yaklaşık bir saatti. Tabi bu trafiğe de bağlı İstanbul'un en berbat özelliği bu olsa gerek.

Demir Fırat'ı aradığında telefona bakmadı her halde işi var diye düşündük ve Zeyşan'a yapacağımız açıklamayı düşündük. Demir hala bana karşı sinirliydi ama beni anlamaya çalışıyordu aynısı onun annesine olsaydı o da benim gibi davranırdı bunu o da çok iyi biliyordu. Biz ne yapacağımızı düşünürken eve gelmiştik. Kapıyı çaldığımızda açan olmadı. Demir yedek anahtarı çıkardığında evde kimse yoktu. Odaları dolaştığımızda Zeyşan'ın odasının oldukça dağınık olduğunu gördüm. Demir Zeyşan'nın numarasını arıyordu ama bakmıyordu. O Zeyşan'ı ararken bende Fırat'ı aradım ona emanet etmiştim Zeyşan'ı başına bir şey gelsin ilk onu öldürürdüm. Bir kaç kez aramamın sonucunda telefonu açmıştı

"Neredesiniz lan!"

"Sakin ol Zeyşan benim yanımda bana dediğin gibi onu koruyorum"

"Neredesiniz dedim söyle oraya geliyoruz!"

"Görevim henüz bitmedi onu bir katilden koruyorum"

"Ne diyorsun lan sen"

"Zeyşan'ı senden koruyorum Ateş onun en büyük zararı sen veriyorsun. O artık benim yanımda güvende sakın bir daha arama"

"Kapama lan telefonu! Bulacağım lan seni o kız benim helalim Fırat!!! Gebertirim ona dokunursan! Olay çıkmadan söyle yerini!"

"Hayır Ateş Zeyşan'ı sana vermeyeceğim"

"Gebertirim seni Fırat kaçacak delik ara oğlum kendine hele Zeyşan'a bir zarar gelsin seni geldiğin o deliğe geri sokmazsam görürsün sen!"

Dedikten sonra telefon kapandı.O piçi bulduğum yerde geberteceğim. Bulunduğum yerdeki masaya tekme atıp Demir'in yanına gittim.

"Fırat onu kaçırdı!"

"Ne diyorsun sen Ateş o benim dostum"

"Onu benden kaçırdı benden uzak tutuyor beni katil olarak görüyor!"

"Geberteceğim onu! Ona güvenmiştim lan ben dostumdu o benim"

"Demir telefon sinyallerini iste burada ki arabayla sen hareket et bende kendime araba isteyeceğim bulduğun her bilgiden beni haberdar et. Ben Çetin Acar'ın Zeyşan'a kurduğu tuzağı çözmek için adamlara haber vereceğim sen Fırat'ın yerini bul ve hemen haber ver"

"Tamam" dedikten sonra arabaya bindi ve gitti. Bense hemen kendime bir araba istedim araba gelene kadar evin içini gezmeye başladım. Zeyşan'ın kaldığı odaya geldiğimde etrafın darma dağın olması sinirimi bozmuş ve daha da merak etmemi sağlamıştı. Etrafa baktığımda masanın üstünde pembe bir defter vardı. Elime alıp incelediğimde bir günlük olduğunu anlamıştım. Sayfaları karıştırmaya başladığımda oldukça ilginç şeylerle karşılaştım. Adamlarından birinin beni aramasıyla aşağıya indim ve arabama binip İstanbul'daki şirketime gittim. Yolda Ali'yi arayıp şirkete geçmesini söyledim. Yarım saatte şirkete vardım. Hızla toplantı odasına girip Ali'yi yanıma çağırdım.

"Ali bulduğun bir bilgi var mı? Zeyşan'a kim zarar verecekti"

"Ağam okulundan bir çocuk tutulmuş Ensar Güntekin diye biri. Okulda öğretmen daha doğrusu staj görüyor genç ve oldukça yakışıklı genç kızların ilgi odağı olmuş durumda büyük ihtimalle Zeyşan hanımında orada kapanına çekecekti"

"Anladım o piçi yakalıp görevinin bittiğini söyle ve haddini bildir bir daha sakın Zeyşan'ın etrafın da gözükmesin"

"Tamam ağam ama bir sorun daha var"

"Ne oldu?"

"Zeyşan hanım şuanda kayıp olduğu ve Fırat tarafından kaçırıldığı Mardin'de duyulmuş"

"Ne diyorsun sen Ali! Ya bi işimiz doğru gitsin ulan! Bu bilgiyi nereden öğrendin!"

"Mardin'deki adamlarımız söyledi bu dedikoduyu yayan da Çınar aşiretinde Fatih ağa biliyorsun ağam Zeyşan'ın kuzenidir. Yeni ağa oldu ve büyük ihtimalle senin onunla evleneceğini öğren sen olmasaydın o evlenecekti. Ve ağaları toplamayı düşünüyor"

duyduklarım karşısında nasıl tepki vereceğimi bilmiyordum. Ağalar benden Zeyşan'ı öldürmemi yada akrabalarından biri ile evlendirmemi isteyevekler ve Fatih ağa bu açıdan oldukça gönüllüydü. Sinirle elime aldığım bardağı sertçe masaya vurdum ve elim kanamaya başladı. Bu umurumda mıydı? Değildi tabi ki tam Ali'ye bir şey diyecektim ki telefonum çaldı arayan Demir'di

"Ateş saklandığı yeri buldum sana mesaj atıyorum. Bende geçiyorum şimdi"

"Tamam" dedikten sonra Ali'ye dönüp

"Mardin'deki dedikoduyu yok et yada aza indir Zeyşan benim bunu ağalara bildir. Şu öğretmeni de hallet" dedikten sonra hızla şirketten çıkıp arabama koştum. Arabaya bindiğimde elimdeki kan kurumuştu. Bende hızlanıp arabayı sürmeye başladım.

ZEYŞAN'DAN

Saatlerdir bu oda da öylece duruyorum yalvarışları mı hiçe saydı. Onu anlamaya çalışıyorum ama olmuyor. Beni Ateş'ten koruduğunu söylerken daha beter bir yere sürüklüyordu.

Şu an oldukça korkuyorum... Bu olanlar çok fazla buradan kurtulmam lazım daha fazla gücüm kalmadı ne sabredecek nede dayanacak. Artık vahşi Zeyşan'ın ortaya çıkması lazım. Hem bu psikopattan hemde katil sevgilimden kurtulacağım. Ayağa kalkıp beni kilitlediği oda da ki aynaya bir kez daha baktıktan sonra camdan dışarıya baktım. Buradan atlaya bilirdim ama çok ses olurdu. Ama başka çare yoktu yavaşça camı açtıktan sonra gözlerimi kapayıp atladım daha önce ağaçtan atlamıştım aynısını düşünerek atladım. Tabi ki dizimin üstüne düşmüş ve çığlık atmıştım. Ne yaptığımın farkına varınca hızlıca ayağa kalktım ve koşmaya başladım ta ki bir ağaca çarpana kadar arkamdan bağırdığını duyuyordum. Ayağa kalktığımda çarptığım ağacın Ateş olduğu gördüm beni tutup kendine çektiğinde hızla onu ittim ve

"Sakın bana dokunma! Katilsin sen! Sakın yaklaşma"

"Zeyşan ne diyorsun sen?"

"Her şeyi gördüm o adamı nasıl vurduğunu gördüm" dedim gözümden akan yaşı silerek bana yaklaştığında bir adım daha geri atıp

"Gelme!" diye bağırdım. Ne yapacağımı bilemiyordum. Arkamdan Fırat bağırıyordu önüm de ise Ateş vardı korkuyordum ikisini de görmek istemiyordum. Ateş'in arkasında Demir abimi görünce hızlıca onun yanına koştum ve sıkıca ona sarıldım. Sadece

"Götür beni buradan. Yalvarırım götür"deyip duruyordum o ise

"Korkma geçti bak geldik"

"Onun yanında olmayı istemiyorum abi o katil beni onunla bırakma ne olur gidelim buradan"

"Ne diyorsun Zeyşan?" dediğinde telefonu çıkartıp o kısa videoyu açtım. Sadece başını salladı ve arkadan bir kaç adamına seslenip beni onlara emanet ettikten sonra Ateş'in yanına gitti. Uzaktan sadece onları izliyordum.

DEMİR'DEN
Ateş'in yanına gittiğimde Fırat hala Zeyşan'a bağırıyordu. Sinirlerime hakim olamayıp Fırat'a doğru yürümeye başladım. Burun buruna geldiğimizde suratına yumruğu indirdim. Umursamazca bana bakıp sırıtıyordu. Yakasına yapışıp ayağa kaldırdım.
"Bacındı lan o senin! Kardeşinin emanetine yan gözle bakmak ha ! Fırat sen bu değildin!" Dedikten sonra bir yumruk daha indirdim suratına yine gülerek bana baktıktan sonra ağzındaki kani tükürdü ve bana bakıp
"Sen değişmişsin bacını bir katile mi layık görüyorsun! Bilerek onu ölüme atıyorsun! " dediğinde Ateş yanımda bitti öfkesi gözlerinden okunuyordu. Korkuyormuydum hayır tabikide onu tanıyorum şuan hic bir şey yapmaz Zeyşan burada ayrıca Fırat'ı bana bırakacağına söz verdi. Yavaşça yere eğilip Fırat'ın suratını kaldırıp kendine bakmasını sağladı ve "Hiç bir şey bilmiyorsun bilemeyeceksinde ama şunu unutma Zeyşan benim... Senin hesabını kesecekler merak etme" dedikten sonra ayağa kalkıp arabaların olduğu tarafa gitti. Bense Fırat'ı ayağa kaldırıp cezasını vermek icin bizden saklandığı deliğe geri sokmak için onu sürüklemeye başladım. Bundan sonra olanlar belliydi. Zeyşan Ateş' e emanetti olanları anlattıktan sonra kararı Zeyşan verecekti...

ZEYŞAN'DAN
Ateş'in kolumu tutmasıyla neye uğradığımı şaşırdım. Beni çekiştirip
"Hadi gidiyoruz"
"Bırak beni seninle gelmiyorum" deyip hızla elimi çektim. Bana öfkeyle bakıp
"Zeyşan anlatmam gerekenler var sende dinleyeceksin! Şimdi o lanet inadini bırak ve benimle gel!" Dedikten sonra beni tuttuğu gibi arabasına attı ve sürmeye başladı...


Continue Reading

You'll Also Like

920K 51.2K 24
"Benim adım yok Narin, gölgem yok, ayak izim yok." dedi umutsuzca. "Olsun!" dedim omuz silkerek. Onun aksine umarsız çıkıyordu sesim. "Adını dilim...
145K 7K 22
İnsanların çoğunluğunu gıcık eden şey ebeveynlerin çocuklarının hayatlarına burunlarını soklarıydı. Avbanu'da bu durumdan gıcık alan insanlardan biri...
79.5K 4.8K 15
Unutulmuş bir kadın, Yüzbaşı Hazal Unutulmuş. [Kurgudaki kişi ve olaylar tamamen hayal ürünü olup hiçbir kurum ve kuruluşlarla alakası yoktur]
SARKAÇ By Maral Atmaca

General Fiction

973K 68.3K 6
"Delilerin sevdası hoyrat bir fırtına gibidir. Günün başında seni sarsan fırtına, gecenin şafağında ılık bir esintiye dönüşüp kaburgalarının arasına...