İkinci şans

By oylebiryazarrr

3.2K 617 377

Tanıtım Ben Almira Yılmaz,MIRA. Hayatı boyunca sürekli itilip duran, hor görülen. Bugün benim doğum günüm ve... More

Bölüm 1
Bölüm 2
Bölüm 3
Bölüm 4
Bölüm 5
Bölüm 6
Bölüm 7
Bölüm 8
Bölüm 9
Bölüm 10
Bölüm 11
Bölüm 12
Bölüm 13
Bölüm 14
Bölüm 15
Bölüm 16
Bölüm 17
Bölüm 18
Bölüm 19
Bölüm 20
Bölüm 21
Bölüm 22
Bölüm 23
Bölüm 24
Bölüm 25
Bölüm 26
Bölüm 27
Bölüm 28
Bölüm 29
Bölüm 30
Bölüm 31
Bölüm 32
Bölüm 33
Bölüm 35
Bölüm 36
Bölüm 37
Bölüm 38
Bölüm 39
Bölüm 40
Bölüm 41
Bölüm 42
Bölüm 43
Bölüm 44 final

Bölüm 34

42 11 2
By oylebiryazarrr

İyi okumalar...

~Miranın ağzından

Sevdiğim adama kavuşmuştum. Oğlumuzu sağlıklı bir şekilde kucağımıza almıştık. Hayatta başka ne isteyebilirdim ki. Biz evimize geleli 3 hafta olmuştu. Hem ben tamamen toparlamıştım hem de Umut dışarı dünyaya alışmıştı. Umut çok akıllı bir bebekti. Tabi bide biraz tosun, doktor kontrolde Umutun daha 1 aylık olmasına rağmen kilosunun biraz fazla olduğunu söylemişti.

Şimdi ise hazırlık yapıyordum. Alp ve Hayat bize geleceklerdi. İkiside yeğenlerini ilk defa göreceklerdi. 3 hafta boyunca kimseyle görüşmemiştik hem biraz toparlanmak için hemde eski hayatımıza tekrar uyum sağlayabilmek için.

"Güliz abla sen ocağa baksan Umut ağlıyor ben bi bakıp geleyim."

"Tamam kızım sen bak paşaya ben hallederim."

Gülümseyerek salonda duran bebek parkına doğru ilerledim. Baran salona bana kolaylık sağlar diye park almıştı.

"Annemm uyandın mı sen?"

Umut'u kucağıma alıp koltuğa geçtim ve üzerime örtü örterek tosunumu emzirmeye başladım. O sırada kapı sesi duyuldu ve başımı arkama çevirdim. Baran gelmişti.

"Sevgilim, hoşgeldin."
Baran yanımıza ulaşmıştı.

"Hoşbuldum güzelim." Diyerek başımın üstüne güçlü bir öpücük kondurdu.

"Ne yapmış benim bebeklerim bakalım bugün?"
Yanımıza oturdu.

"Hazırlık yaptık. Ama senin oğlun fazla göğüs meraklısı olduğu için beni hiç rahat bırakmadı." Diyerek güldüm.

Baran kahkaha atmaya başladı.
"Babasına çekmiş." Dedi sinsi bir gülümsemeyle.

"Terbiyesiz adam." Dedim bende gülerek.

"Dikkat etde o terbiyesiz adam seni yemesin."

"İcraat Baran bey icraat."

"Sen kaşınıyorsun ama daha kırkının çıkmadığını ikimizde çok iyi biliyoruz."

"Aaa doğru o vardı demi." Dedim yalancı cahillikle.

"Neyse hadi bakalım git üstünü başını değiştir gelirler şimdi." Dedim.

"Tamam ben geliyorum."

Baran odaya çıkmıştı. Bende yine emerken uyuyup kalan oğlumu parkına yatırmıştım. Mutfağa Güliz ablanın yanına uğrayıp işi devir alacağım sırada gerek olmadığını ve kendisinin halledeceğini söylemişti güler yüzüyle. Bende şimdi Baranın yanına çıkıyordum.

Ben odanın kapısına yaklaştığım sırada Baranın telefon konuşmasına şahit oldum.

"Tamam ikisinide bekletin ben gece geleceğim."

"İkiside ölmeyecek Asrın!" Diye kükredi.

"Tamam kimseye birşey belli etme."

Kimlerin hakkında konuştuğunu anlamamak için aptal olmam gerekiyordu. Evet iğrenç adamlardılar fakat ben Baranın babasının ve amcasının katili olmasını istemediğim için o kadar ay acı çekmiştim şimdi buna izin veremezdim.

Kapıyı açıp içeri girdiğim sırada Baran gömleğinin düğmelerini ilikliyordu. Yüz ifademden duymuş olduğumu anlamış olacak ki. "Özür dilerim." Dedi.

Yatağa oturdum ve bir kaç saniye sonra oda gömleğini tamamen ilikleyip yanıma oturdu.

"Onlar mı?" Diye sordum.

Başını salladı.

"Baran geldiğimiz günden beri sana anlatmaya çalışıyorum sen onları öldürünce birşey değişmeyecek. Ben senden o kadar ay boyunca sırf sen onların katili olma diye ayrı kaldım. Acı çekmekten kendimi kaybettim. Umut'u kendim öğrenmek zorunda kaldım. Ben bütün bunları boşuna yaşamadım. Sen onlara hiç birşey yapmayacaksın bırak ne halleri varsa görsünler."

"İşte sırf bu yüzden onları öldürmem gerek. Sen gittiğinde bittim ben. Ben bir çocuğumun olacağından bile habersizken ölmeyi denedim...."

"Neee!" Dedim çığlık atarak.

Kendiside büyük birşeyi ağzından kaçırmış olacak ki ağzının içinden küfür etti.

Baran ayağa kalkıp "hadi inelim gelirler şimdi." Dedi.

"Hayır bana ne dediğini açıklayacaksın. Şimdi." Dedim.

"Miram açıklanacak birşey yok yıkılmıştım işte onu söylemek istedim."

"Hayır başka anlamda söyledin. Baran yoksa sen...sen intihara mı kalkıştın?....Cevap ver!"

Kafasını aşşağı yukarı salladı. Ben sevdiğim adama ne yapmıştım böyle. Benim yokluğumda ölmeyi denemişti. Allahım ya başarsaydı ya ölseydi ben o zaman ne yapacaktım.

İki adımda Baranın yanına varıp ona sımsıkı sarıldım. Oda başını saçlarımın arasına gömüp ellerini belime doladı.

"Özür dilerim." Diye fısıldadım.

"Seni giderken enkaza çevirdim. Maffettim seni..." dedim gözyaşlarımın içinde ne zaman ağlamaya başlamıştım bilmiyordum.

"Şşşştt...Senin hiç bir suçun yok sakın yapma bunu. O orospu çocukları yüzünden hayatın mahfolmuş. Asıl ben senden gökyüzündeki yıldızlar kadar özür dilerim güzelim."

Birbirimize dahada sıkı sarılmıştık. Artık biz bir bütündük. Bizi bu saatden sonra kimse ayıramazdı.

Baran elleriyle yüzümü çerçeveledi. "Seni herşeyden çok seviyorum ama sende beni seviyorsan onlara ne yapacağıma karışma. Bu olayı senin zaten duymaman gerekiyordu. Bırakta o kadar ayın acısını çıkartayım Miram. Yalvarıyorum burada hiç birşeyi duymamış gibi yap."

Baran'ı bu saatden sonra durdurmak imkansızdı. Başımı tamam anlamında sallamıştım. Benim sevdiğim adam onlar yüzünden onu terk ettiğim için ölmek istemişti. İstediğini yapabilirdi.

"Seni çok seviyorum." Dedim ve kollarımı tekrar beline doladım.

"Seni çok seviyorum Miram."

Bizi birbirimizden ayıran kapı sesi olmuştu.

"Geldiler."

"Hadi inelim aşşağıya."

Baranla el ele aşşağıya inmiştik. Alp ve Hayat ceketlerini çıkarıp salona geçmişlerdi.

Hayatla ve Alple sımsıkı sarılmıştık.

"Özlettin kendini reis." Dedi Alp.

"Evet yaa Mira çok özledik seni."

"Bende sizi çok özledim."

"Ama arttık burdayım. Birdaha ayrılık yok." Dedim Baranın elini tutarak. Baran beni kendine çekip saçlarımın arasına güçlü bir öpücük kondurdu.

"Evet şimdi yeğeninizle tanışmaya ne dersiniz."

"Evet deriz!" Diye bağırdı Alp.

"Olum bağırmasana çocuğumu rahatsız edeceksin." Baranın bu korumacı tavırları çok hoşuma gidiyordu. Gülümsedim.

Umutu kucağıma aldım. Tosunum tombik yanaklarıyla tatlı tatlı bakıyordu.

"Yaaa Mira ben şimdi hala mı oldum.."

"Evet Hayat hala oldun. Umutun halası." Dedim gülümseyerek.

"Şimdi ben amca mıyım dayı mıyım?" Dedi Alp düşünceli bir şekilde. Hepimiz Alpin bu haline gülmeden edememiştik.

"Kararımı verdim hem amca hem dayıyım. İki kontenjandanda faydalanmış olurum."

Küçük bir kahkaha attım.

"Muhteşem bir fikir bence."

Umut'u Hayatın kucağına vermiştim. Hayat'a annelik çok yakışacaktı. Umut Hayatın kucağındayken Alp o kada büyük bir heyecan, mutluluk ve merakla onları izliyordu ki Alpte çok iyi bir baba olacaktı.

"Gel sevgilim biz birlikte masayı hazırlayalım. Onlarda biraz yeğenleriyle vakit geçirsinler."

"Tamam güzelim."

Baranla birlikte kısa bir sürenin ardından masayı hazırlamıştık. Güliz ablaya servisi kendim yapacağımı onun gidebileceğini söylemiştim. Herşey çok güzel olmuştu. Karnıyarık ve pilav yapmıştım. Annem hep yapardı bende ona baka baka öğrenmiştim onunki kadar lezzetli olamazdı ama elimden geleni yapmıştım.

"Hadi bakalım herkes sofraya!"

"Geliyoruz."

"Mira Umut'u geri yatırayim mi?" Diye sordu Hayat.

"Yatır tatlım biz yemek yiyene kadar yatsın sonra doyururum ben onu."

"Tamamdır."

Hepimiz masaya oturmuştuk.

"Eee anlatın bakalım benim yokluğumda neler yaptınız? Şirkette işler nasıl?"

"Valla sensiz şirket çok boştu reis. Patroniçemizdin bizim sensiz çok boşlukta hissettik." Dedi Alp gülerek.
Hepimiz gülmüştük.

"Artık patroniçe geri döndü Alp başkan."

"Hemen çalışmaya başlayacak mısın?" Diye sordu Hayat.

"Yok hemen başlamayacağım. Umut'u hemen dadılara bırakmak istemiyorum. 1 yaşına girene kadar kesin evdeyim. Arada bir uğrarım ama bak şirkete."

"Uğra uğra hatta yeğenimle uğra ben ona işleri öğretirim."

"Aşkım Umut daha bebek." Dedi Hayat Alp'e gülerek.

"Olsun bal arım ben yeğenime herşeyi büyüyüncede öğretirim."

Hepimiz gülerken kapı çalmıştı. Herkese devam etmelerini söyleyip kapıya doğru ilerlemiştim. Kapıyı açtığımda ise hiç beklemediğim bir kişiyle karşılaşmıştım.

Bölüm sonu....

Evet canlarım ağır ağır finale gidiyoruz. Umarım size mutlu bölümleri hissetdirebiliyorumdur. Final olmadan okumak istediğiniz sahneler varsa belirtebilirsiniz sizler için yazarım. Birdahaki bölümde görüşmek üzere öpüldünüz...

Continue Reading

You'll Also Like

4.2M 182K 51
© Tüm hakları saklıdır Her şey seninle güzel...
2M 89.4K 68
Aile problemleri yüzünden evden kaçmış ve kendi ayakları üzerinde durmaya çalışan, aynı zamanda sinir hastası olan Pare, ucuza gelsin diye ikinci el...
540K 4.8K 26
Hikayede sık sık +18 ve şiddete yer verilecektir! Yaş sınırını göz önünde bulunduralım.
2.1K 1.2K 18
Sinesine sakladığı, tozlanmaya yüz tutmuş fotoğrafı çıkarıp, titrek Parmakları ile kanatları kırılmış lâl yüreğine sarmalarken... "bu hırsa, bu ihtir...