Bölüm 27

34 11 0
                                    

İyi okumalar...

2 ay sonra...

~Miranın ağzından

Ben Mira Demiroğlu. Aşık olduğu adamı yatağında terk etmek zorunda bırakılan. Hayattan sürekli tekmeler yiyen ama her seferinde bir şekilde hayata tutunan. Bu sefer gerçekten umudumu kaybetmişken herşeyden çok sevdiğim geride bırakmak zorunda kaldığım adamın bebeğine  2 aylık hamileyim.

Bundan bir buçuk ay önce Aynur ablanın bana almış olduğu testlerle hamile olduğumu öğrendim. Ağlama krizlerine girdim. Tekrar yıkıldım. Fakat bu sefer kendim için değil karnımdaki canım için ayağa kalkmam savaşmam gerekiyordu. Aynur abla benimle hastaneye gelip gitmiş her gün yanımda olmuştu. Hayatıma kurtarıcı olarak girmişti. İlk başta düşmanlardan biri olduğunu düşündüğüm için ona güvenememiştim fakat kendisi 17 yaşında Türkiyeden buraya zorla gelin getirilmiş ve sırf erkek evladı olmadı diye kocası tarafından kapı dışarı edilmiş. Oda pes etmeyerek kendi ayakaları üzerinde durmuş ve 2 kızına çok güzel annelik yapmıştı. Kızları ise Türkiyeye okumaya gitmişlerdi kendisi Canadada sakin bir emekli hayatı yaşıyordu.

"Hadi kızım geç kalıcaz şimdi."

"Tamam Aynur abla hemen çantamı alayım çıkalım."

Doktor randevum vardı. Bugün tam iki ayıma girmiştim. Karnım hafif belirgenleşmeye başlamıştı fakat ben bol giyindiğim için belli olmuyordu.

Aynur abla arabasını hastanenin önüne park etmişti ve şimdi hastaneye doğru ilerliyorduk.

Doktorun odasına girdiğimizde bizi güler yüzle karşıladı. Doktorum çok tatlı bir kadındı. Bana hamilelik hakkında birsürü kitaplar önermişti ve benimle çok güzel ilgileniyordu.

"Siz uzanabilirsiniz Almira hanım." Dedi ingilizcede.

Sedyeye uzandım ve pantolonumun fermuarını açıp karnımı ortaya çıkardım. Aynur abla baş ucuma gelip elimi tuttu. Yanımda olan tek kişiydi ve bana çok azda olsa kendimi iyi hissetdiriyordu. Doktor jeli karnıma sürüp ultrason aletini karnımda gezdirmeye başladığında çok heyecanlanmıştım. Bir anda odayı pat pat bir ses doldurdu ve sıçradım.

"Noldu? İyi mi? Birşey mi oldu?" Diye sordum panikle.

"Hayır hayır sakin olun bu ses bebeğinizin kalp atışları." Dedi.

"Kalbi..."
Gözlerimde yaşlar süzülmeye başladı. Baranı istiyordum yanımda. Oda duysun istiyordum. Bu duyguları aşık olduğum adamla yaşamak istiyordum.

Hemen telefonumu çıkartıp sesi kayda almaya başladım. Şimdi burda değildi ama bir gün bu sesi dinleyeceğini biliyordum.

                                🖤
Hastaneden çıkıp eve gelmiştik. Aynur abla 2 aydır benimle birlikte kalıyordu. Ben istemiştim. Zaten kendiside yanlız yaşıyordu. Arada evine uğruyordu.

"Mira kızım senin kendini toparlaman lazım karnındaki yavrun için."

Aynur ablaya güvenmeye başladığımda olanı biteni bütün gerçekleriyle anlatmıştım. Baranı, neden onu bırakmak zorunda kaldığımı herşeyi anlatmıştım.

"Aynur abla yapamıyorum. Ben Baransız nasıl çocuğumuzu dünyaya getiricem. Ben bunun vebalini nasıl kaldırıcam. O dünyanın öbür ucunda bebeğimizden habersiz yaşıyor. Hiç birşeyden haberi yok. Ben hiç birşeyi böyle hayal etmemiştim. Bebeğimiz olduğunu öğrendiğimde ona sürpriz yapıcaktım. O havalara uçucaktı. Kalp atışlarını birlikte dinleyecektik. Biz herşeyi birlikte yaşayacaktık..."

"Kızım çok zor. Herşey. Ama sen savaşmak zorundasın. Baran oğlum için kendin için yavrunuz için. Sen çok güçlü bir anne olacaksın." Diyerek bana sarıldı. Aynur abla bana anne şefkatini hisseddiriyordu. Ona karşılık verdiğimde bir anda ağlamaya başlamıştım. Hormonlarım tavan olmuştu. Sürekli birşeylere ağlıyordum, çok fazla yemek yiyordum ve sürekli uyuyordum. Zaten öncedende çok yiyodun kanka. Aa iç ses sen yaşıyor muydun? Depresyondaydım kanka.

Aynur ablanın dizlerine kıvrılıp kendimi uykunun kollarına bırakmıştım...

~Baranın ağzından

Bugün güzel karımdan ayrı geçirdiğim 3'üncü aydı. Nasıl gülünür , nasıl uyunur ve nasıl mutlu olunur herşeyi unutmuştum.
Gülüşlerini, öpücüklerini, saçının kokusunu, yüzümdeki nefesini herşeyini özlüyordum. Emin olduğum tek bir şey vardı oda onu bulduğumda birdaha asla gitmesine izin vermeyeceğim...

Baran ve Mira birbirlerinden uzakta 3 ay geçirmişlerdi. İkiside çok kötü günler geçiriyorlardı. Birbirlerinden haberleri yoktu. Ne Baran sevdiği kadının karnında aşklarının eserinin olduğunu biliyordu ne de Mira sevdiği adamın günden güne daha da paramparça olduğunu. Onların hikayesi devam ediyordu çünkü onlar birbirlerine ruhlarıyla aşıklardı...

Bölüm sonu...

Miroşumun çekmediği kalmadı valla. Bu kadar şeyin üstüne birde hamile olduğunu öğrendi ve tekrar ayağa kalkıp savaşmak zorunda kaldı. Baranımın piskolojik durumu beni o kadar üzüyorki etrafında birsürü insan var ama oda en az Mira kadar yanlız. Bana kızmayın herşeyi ilerleyen bölümlerde öğreneceksiniz.

Birdahaki bölümde görüşmek üzere canlarım...

İkinci şansحيث تعيش القصص. اكتشف الآن