GİRİFT(TAMAMLANDI)#WATTYS2020#

39.BÖLÜM

.......
Yazardan..

"Ne diyorsunuz?" Su şaşkınlıktan açılan ağzını eli ile kapatıp "bu anlattıklarıniz film" gibi dedi karşısında gözü yaşlı oturan kızlara. Etrafına boş ve anlamsız gözlerle bakması şok yaşadığının bir kanıtıydı.

"Bu adamların yeri yurdu belli mi?"dedi Ulaş sinirden sıkmış olduğu yumruğunu mümkünmüş gibi daha da sıkarak.

"Aslında belli bizi bir kaç kere malzeme için çağırdıklari bir depoları var"

"Nerde bu depo"diyerek oturduğu yerden ayağa kalktı Ateş sonunda.

Kızlar başta söylemek istemese de Ateşe bir zarar gelmeyeceğini bildikleri için söyleme kararı aldılar ve adresi tarif ettiler.

Su sevdiği adamı pek göndermekten yana olmasa da o da Ateşe bir zarar gelmeyeceğini biliyordu.

Ateş ardından Ulaş birlikte çıkıp arabaya bindiklerinde kızlar evde yalnız kalmıştı ve bu da daha özel konuşabilecekleri anlamına geliyordu.

Su kızlara bir abla gibi yaklaşarak ellerini ellerinin arasına aldi. "Neden daha önce bize soylemediniz?"

"Korktuk. Tehdit ettiler bizi. Ailenize zarar veririz dediler biz de korktuk. Allah belamizi versin"dedi Ayda pisman olduğunu belirten bir sesle.

"Peki böylesi daha mı iyi oldu. Allah korusun ya başınıza başka şeyler de gelseydi" Suyun amacı kızları daha da üzmek değildi ama yaptıkları hatayı farkına varmalari gerekiyordu artık.

"Tabi ki daha iyi olmadı ama korktuk işte. Bize madde vermeye çalışan o heriflerin her şeyi yapabileceklerini gördük."

"Üzülmeyin artık her şey geçti. İyi ki o esnada Ulaş oradaydı da daha kötü şeyler olmasını önledi"

Aleda kızaran bir ifade ile başını yere egdi. "Ben ona o kadar kötü davranmama rağmen o hep beni korudu" Bakışlarını bir an olsun yerden kaldıramiyordu.

"Çünkü Ulaş hak yolunda giden bir delikanlı. İmam hatip okumamış olsa bile hak yolunda...
İyiyi kötüden, doğruyu yanlıştan ayırt edebilecek yüreklikte. Altını çiziyorum kızlar İmam hatibe gitmediği halde hak yolunda" Suyun amacı kızların bu olaydan sonra gözlerini açması idi.

"Haklisin Su abla biz dini sadece derste arayıp öğrenmeye çalışıyoruz. Test üzerinden dersi geçmeye bakıyoruz sadece.

"Kocaman kızlar oldunuz artık. Benden sadece 2 ya da 3 yaş küçüksünüz. Bizde sizin geçtiğiniz bu yoldan geçtik ama olgun davranıyorduk, hayatın anlamını farkli zevklerde aramiyorduk. Herkes bize siz imam hatibe gittiğiniz için şöylesiniz böylesiniz diyor halbuki hayır aslında öyle değil. Bizim okul ne kızlar gördü anlatsam küçük dilinizi yutacak kadar şaşırırsınız. Gerçek olamayacak kadar iğrenç olaylara şahitlik ettik imam hatip adı altında yaşayan kızların arkadaşları olarak. Eee sizin okulda yok mu dindar kızlar. Namuslu iffetli bence vardır olmalı. Emin olun bu kadar dusmemisizdir. Sadece biraz aşk, istek, şehvet gerek öğrenmeniz gerekenleri öğrenmek için. Zararin neresinden dönerseniz kârdır. Geç kaldık demeyin size bir arkadaşımın hikayesini anlattıktan sonra anlarsınız geç kalmadığınızı.

Ust devrelerden bir ablam vardı. Hayatını öğrendiğim kadarıyla ne annesi ne babası vardı kendisinden birkaç yaş büyük bir ablası iki tane de kardeşi vardı sadece. Kızı her hafta başı başka birinin arabasında ya da kolunda görürdük. Hayatın iplerini tamamen bırakmış anlamını farkli zevklerde aramaya başlamıştı. Üzülüyordum kızın haline. Her gün gözümüzün önünde eriyip bitiyordu hayatı fakat ben sadece izleyerek geçiriyordum günlerimi. Bir gün oturup uzun uzun dusundum.
Bu kız neden böyle yapıyor ki? Böyle davranmak istemediğinden emindim çünkü özünde cok iyi bir kızdı. Fırsatını yakaladığım ilk an yanına oturup sohbet ettim ve bana o gün intihar etmek istediğini söyledi. Sebebini sordum hayatın bir anlamı olduğunu düşünmüyorum. Sabah uyanmak, yiyip içmek ve akşam tekrar uyumak. Ya ölümden sonrası... Bende ölümden sonrası yok. O yüzden hiçliğe adım atmak istiyorum demişti. Bu yaşıma kadar edindiğim bilgileri onunla paylaştım hayatın aslında bir anlamı olduğunu, sadece bedensel zevklerden oluşmadığını anlattım gücüm yettiğince. Kısa bir süre bizimle takıldı ve asıl anlamı buldu en kısa sürede. Günü geldi örtündü, namaza başladı ve üniversite sınavına hazırlanarak hayatını kurtarmak istedi. Ve kız su an Tıp okuyor.

Peki ben bunu size neden anlattım tekrar söylüyorum öncelikle hiçbir şey için geç kalmadığınızı bilin ve imam hatip ile bir Anadolu bir Meslek lisesi arasında bir fark yok bunu bilin diye. Düşünceler, fikirler okullardan oluşmuyor sadece okulların etkisinde gelişiyor olumlu ya da olumsuz olarak. Senin iraden zayıf ise kötü düşüncelerin etkisi altında kalmaya mahkumsundur.

Kızlar nefes bile almadan dinliyorlardi Suyu ve Su haklıydı...
Toplumun bilinç altına yerleşen taassup düşüncelerden uzaklaşmaya ihtiyacı var. Bir imamhatipli, Anadolu lisesi, meslek liseli fen liseli arasında bir ayrım yapılmamalıdır artık. İmam hatipten doktor da çıkıyor, karnı burnunda fahişe de...
Anadolu lisesinde tevsir hocası da çıkıyor, normal bir meslekte...
Keza fen lisesi de öyle başarı seviyesi yüksek olmasına rağmen serseri de çıkabiliyor, tıp da...
Çevremizde örnek çok isteyene. Önemli olan insanın insan olmasıdır, karakterine sahip cikabilmesidir. Kız kızlığını erkek adamlığını bildikten sonra bu toplumu bozmaya kimsenin gücü yetmez.

"Çok doğru anlattın Su abla. Biz hayata bugüne kadar hep at gözlükleri ile bakan zavallılardık. Sizlerin bize sürekli anlattığıniz bu şeyleri aşağılar saçma bulurduk. Asıl saçma olan bizim düşüncelerimizmiş. Aciyorum kendime bugüne kadar geçirdiğim boş ve anlamsız yıllara, yaptığım hatalarıma..."dedi Ayda ve bu sözlerin benzerini de Aleda tekrarladı.

İkisi de karar vermişlerdi ve yürüdükleri bu dikenli yoldan dikenlerini temizleyerek yürüyeceklerdi. Yüce Rabbim bu şerrinden de bir hayır çıkarmıştı ve kızları hakikat yoluna çevirebilmisti. Ve hiçbir şey için geç olmadığını göstermişti....