21.BÖLÜM ~GİRİFT~

13K 693 446
                                    

Medya: Elis

Merhaba canlarım.. Aslında Elis'i hayal gücünüze bırakmıştım ama bir okuyucumun isteği üzerine Elis'imiz bu kızımız. Şimdiden yorumlarız ve oylarınız için teşekkür ederim.

Keyifli okumalar~

----------
Tuzla buz olmak.

----------

Yatağımızda sırt üstü uyuyan adamı izliyordum. Tüm gece boyunca..

Yüzünü öyle güzel ezberlemiştim ki unutmak mümkün değildi. Unutmak isteyen de kimdi zaten?

Kaleye varır varmaz Bars onu buranın şifacısına yani doktorun yanına getirmişti. Önemli bir şeyi yokmuş fakat iki gün falan dinlenmesi gerektiğini söylemişti. Ben hariç herkes bunu normal karşılamıştı. Sonuçta o bir vampirdi ve hemen iyileşebiliyordu. Fakat şifacı bana onun vampirlere zarar verecek bir zehire marus kaldığını söylemişti. Hatta zehir fazla olursa vampirleri öldüreceğini söylemişlerdi.

Alaz kıpırdadığında hafifçe yüzünü buruşturmuştu. Canının acıdığını sadece uykusunda belli ediyordu. Elimi saçlarına doğru uzattığımda uyanır korkusuyla geriye doğru çektim. Bars'ın kısaca anlattığına göre zaten orada olduğu kadarıyla uyuyamamıştı, bari burada güzelce uyusun.

Başımı yastığa koydum ve rahatça uyusun diye geriye çekildim. Kolunun üstündeki çizikler kötü hissetmemi sağlıyordu. Aslında bütün vücudundaki  izlerin nedeni ben olduğum için kendimle pek anlaşamıyorum. Güneşin dağların arasından gözüktüğü fark etmem ile salakça gülümsedim. Bu sabahımda yanımda Alaz vardı. Güneş sadece küçük bir tarafını gözler önüne sermişti. Yanımdaki hareketlilik ile Alaz'a baktım. Bana doğru dönmüştü. Onu izlemek hayatımdaki en güzel şeyler arasında birinci sıraya yerleşmişti. Başımı tekrardan dışarıya çevirdim. Uykusuzluğum yeni yeni kendini belli etmeye başladığında gözlerim kapatmamak için kendimi tutuyordum. Fakat güneşi izlerken uyumamaya çalışmak zordu. Odamıza her ne kadar daha güneş vurmamış olsada aşağıdaki bazı evlerin penceresinden içeri süzüldüğünü tahmin etmek zor değildi.

"Uyandın mı?" Yanımdan gelen ses ile ona doğru döndüm. Yeni uyandığını belli eden yüz ifadesi ile beni izlerken gülümsedim. "Uyumadım."

Kaşları hafifçe hareket ettiğinde bedenimi ona doğru döndürdüm. Bir şey demek istiyor gibiydi fakat yaptığı tek şey gözlerini tüm yüzümde gezdirmekti. Ezberde tutmak istermiş gibi değil, hasret kalmış gibiydi.

Elini hareket ettirerek yüzüme doğru getirdi ve yanağıma nazikçe dokunurdu. Gözlerimi kapattığımda bedenini bana doğru yaklaştırmıştı. Anlımda dudaklarını hissettimde vücuduma bir rahatlama yayılmıştı. Yanımda olduğu hissiyatı oldukça huzur dolu dakikalarımı bana sunuyordu. Eğer kaderimizde bir daha ayrılık var ise bir an önce bozulabilirdi.

Elini yüzümden çektiğinde üstümüzde duygularımızı da örten yorganın altına soktu ve belime yerleştirip beni iyice kendine yasladı. Geri çekildiğinde  gözlerimiz birleşmişti. "Sabahı tekrardan gece yapalım."

Gülümseyip hafifçe aşağı doğru kaydım ve kedi misali ona sokuldum. Göğsüne başımı dayadığımda elimi beline sardım. "Sabahlar da gecele de bizim olsun."

"Sabah sen ol, gece ben olurum. Sen doğarken ben batmaya razıyım."

Gözlerim kapandığında yüzümdeki o salak gülüşü sunmuştum. O her ne kadar göremese de hissettiğini biliyodum çünkü kalbine doğru gülmüştüm.

VAMPİRİN GELİNİWhere stories live. Discover now