33.Bölüm

5K 278 44
                                    

Jongin ve Baekhyun'un düğün günü...

 

Baekhyun, Luhan ve Sehun'un evinde yapılacak olan düğün için onların yatak odasında hazırlanıyordu.

O kadar çok heyecanlanıyor, O kadar da çok korkuyordu ki evlilik yeminini etmeden kalbinin heyecandan duracağına kesinlikle emindi. Hamile olduğunu henüz Jongin'e söylememişti. Luhan'dan da ona söylememesini rica etmişti.

Düğünden sonra ona kendisi söylemek istiyordu. Hâlâ nasıl hamile kalabildiğini anlayamasa da, Jongin'in cadı olmasından dolayı doğurganlık kazandığına inanıyordu.

Nasıl olduğuyla ilgilenmiyordu aslında. Önemsediği tek şey karnında taşıdığı minik varlığın, kendisiyle Jongin'in bebeği oluşuydu.

Bunun için hem mutlu hem de umut doluydu. Jongin hayatına girdiğinden beri kendisini sayılamayacak kadar çok şaşırtıcı durumda bulmuştu.

Jongin, Baekhyun'un hayatına anlam katmıştı. Sevilmenin nasıl hissettirdiğini, koşulsuz sevmenin güzelliklerini ona göstermişti.

Odada bir ileri bir geri heyecanla yürürken, kendisini sakinleştirmeye çalıştı. Aşırı heyecanın bebeğine iyi gelmeyeceğini biliyordu.

Derin bir nefes alıp onu kademeli olarak dışarı verdi. Odanın kapısı tıklatılınca ister istemez tekrar gerginleşti.

"Girin!"

Kapı açıldı ve içeriye Sehan ile birlikte Luhan girdi.  Baekhyun, kendisine gülümseyen baba oğula baktı. Bir süre sonra o da bebeğini kucağına alacaktı.

"Nasıl hissediyorsun Baekhyun?"

Baekhyun tekrar derin bir nefes alıp verdi. Sehan ellerini ağzına sokmuş şirince Baekhyun'a bakıyordu.

"Çok heyecanlıyım Luhan. Üstelik çokta korkuyorum."

Luhan, Baekhyun'u elinden tutup yatağın üzerine oturttu. Kendisi de Sehan ile birlikte hemen yanına oturmuştu.

"Bu çok normal Baek. Asıl korkmamış ya da heyecanlanmamış olsaydın bir problem olurdu. Bebek nasıl? Bulantın var mı?"

Baekhyun hafifçe başını salladı.  "Sabahları çok oluyor."

Luhan elini kendi karnına koydu. Baekhyun onun da aynı şeyleri yaşadığını bildiğinden sıcak bir şekilde tebessüm etti.

"Sen nasılsın Luhan? Sonuçta bu ikinci bebeğin, vücudun alışabildi mi bu kadar değişikliğe?"

Luhan, kucağındaki Sehan'a baktı ve başına sevgi dolu bir öpücük kondurdu. Sehan anında kıkırdamıştı.

"Bulantılar ve ani açlık krizleri dışında iyiyim. Vücudumun alışıp alışmadığına gelince, hâlâ alışabildiğimi söyleyemem. Ama yine de her şeye değer."

Sehan, Baekhyun'un kendisini sevmek için uzattığı elini alıp ağzına soktu.

"Ah dişleri mi çıkmaya başladı?"

Luhan güldü ve Baekhyun'un elini Sehan'ın ağzından kurtardı.  Sehan kollarını sallayıp "Ap-pa!"

Diye cıvıldadı. Baekhyun onun baba deyişine bayılmıştı. Sehan'ın şirinlikleriyle tüm gerginliği ve stresi bir anda kaybolup gitmişti sanki.

"Evet, bizde birkaç hafta önce fark ettik. Çok çabuk büyüyorlar. Neyse ki kardeşiyle arasında çok yaş farkı olmayacak."

Baekhyun gülerek Sehan'ın yanağını okşadı. O sırada tekrar kapı çalınmıştı, Luhan, Sehan'ın birden heyecanlanmasından gelenin kocası olduğunu anlamıştı.

TATLI CADIWhere stories live. Discover now