Deep Darkness [DRAMIONE]

¦ 18 ¦

01.05.2020

Bölümün resmi için genç bir Narcissa Malfoy aesthetic resimi koymak istedi, ben bunu çok beğendim 🥰
Yeni bölümü sizlerle, iyi okumalar ❤️

Karanlık Lord ve Bellatrix Lestrange gideli bir kaç dakika olmuştu falat salonda bulunanlar bir kelime etmemişti. Bu duruma ne denilebilirdi ki? Herkes çok şaşkındı. Hermione, Draco'ya karşı bir şeyler hissetse bile, bu aşk değildi... Olamazdı. Kendinden emindi. Hem o böyle bir evliliği hayal etmiyordu. Böyle olmasını arzu etmiyordu. Kim isterdi ? Tehditle evlenmek zorunda kalacak... Bundan bahsetmişken, annesine ve babasına baktı. Onlar bunu cidden hak etmiyordu. Bu duruma düşmeyi. Kim bilir onları daha ne kadar burada tutacaklar. Daha ne kadar ona karşı onları kullanacaklar. Hermione onlar için böyle bir hayat istemiyordu ve hatta ona göre annesi ve babası daha iyisini hak ediyorlardı. Daha fazla dayanamayarak konuşmaya karar verdi.

- Onları bırakın lütfen.. Yani annemi ve babamı. Bunu hak etmiyorlar. Voldemort'a onlar bir şekilde kaçtı dersiniz dedi Hermione.

Aslında kendiside bu dediklerine hiç inanamıyordu. Buna kim inanabilirdi ki zaten? Hangi düşman bunu kabul ederdi? Malfoy ailesi Voldemort'a hizmet ediyor ve ona ihanet etmezler. Neden bu insanlar bu riski onun için alsınlar ki? Neden Voldemort'un karşısında kötü olsunlar? Zaten belli ki durumları kötü. Lucius Malfoy'u hiç böyle görmemişti. Ikinci sınıfa gireceği seneye, Quidditch Dünya Kupası ve geçen seneye bakarak çok büyük bir fark vardı. Hatırladığı kadar o senelerde Lucius Malfoy kendisine dikkat ediyordu, kendinden çok emindi... Ama ya şimdi? Şimdi sanki hiç biri yoktu. Karşısında, Voldemort'tan korkan bir tip vardı. Bu isteğini yinede dile getirmek istiyordu. Denemekte fayda var. Denemekle hiç bir şey kaybedilmez düşüncesindeydi. Fakat Hermione Granger kendinden emindi... İstediğini yapmayacaklar...

- Size yemin ediyorum ki istediğiniz her şeyi yaparım. Gerekirse bozulmaz yemini ederim... Kehanete önem veriyorum, gerçekleşmesi lazım. Bu yüzden bozulmaz yemine uyarım..

Lucius Malfoy, Hermione Granger'e doğru bir adım atmıştı.

- Sen bizi salak yerine mi koyuyorsun bulanık? seslendi Draco'nun babası. Bırakalım da gitsinler öyle mi? Sen hangi dünyada yaşıyorsun uğursuz şey?

Lucius, karşısında duran genç kızı öyle tanımlamaya karar vermişti. Çünkü evet ona göre bu kız uğursuz. Ailesini ve kurduğu planlarını bir evlilikle mahvedecek.. Oğlu ve gelecekte ki torunları için bir çok plan yapmıştı.. Ama şimdi oğlu bir bulanık ile evlenecek ve torunları melez olacak.. Bunu düşündükçe tiksiniyordu...

- Ailenin yeri Malfoy malikanesinde bulunan zindanlardır. Bunun başka bir yolu yok.

Bunu dedikten sonra Hermione'den biraz uzaklaştı ve birini sesledi.

- Bolpy !

Aniden Malfoyların büyük salonuna bir ev cini geldi. Yorgun gibi görünüyordu. Bolpy, Malfoyları uzun bir süreliğine hizmet ediyordu. Lucius Malfoy 6 yaşındayken Bolpy bu malikaneye gelmişti. Bu aileyi artık çok iyi tanıyordu.

- Efendim Bolpy'yi çağırdı. Efendim Bolpy'den ne rica eder?

- Bu iğrenç muggleleri gözümün önünden al. Zindanlara götür. Sadece yaşamaları için gerekenler verilsin. Biraz su ve biraz ekmek. Daha fazla bir şey verilmesin.