¦ 4 ¦

1.9K 138 220
                                    

11.02.2020

16 Aralık 984 sabahı Hogwarts'ı karla karşıladı. Erken olmasına rağmen bu okulun öğrencileri dışarda görünüyordu. Yılın ilk karıyla güzel vakit geçirmek istediklerinden dolayı buradaydılar zaten. Açıkçası büyülü dünyadan hiç kimse bu kış aylarında karı beklemiyordu. Ocak 977'de biraz kar yağmıştı fakat hemen erimişti ve o senesinden sonra yine kar görülmemişti. Ülkeye adeta kar yağmıyordu.

Hermione, Draco, Rose ve Scorpius ev cinlerin sundukları kahvaltıda yer alıyorlardı. Ve sessiz bir şekilde kahvaltı ediyorlardı. Kahvaltı en sonunda bitmişti. Hogwarts'ın dört kurucularınibekliyorlardı aslında. 30 dakika önce gelmeleri gerekiyordu. Hermione etrafa bakıyordu, bulunduğu odayı iyice inceliyordu. Hogwarts'ın Tarihi adlı kitapta okulda böyle bir odanın bulunduğunu anlamıyordu. Neden acaba? Neden bu odadan hiç kimse bahsetmemişti? Bilinmediği için olabilir mi? Böylece düşüncelerine dalmıştı yine, sorularına sürekli cevap arayan bir kişiliğe sahip olduğundan dolayı dalıyordu hep. Fakat ana kapının açılması i nedeniyle bu düşüncelerine son vermeye karar verdi. Giren Hogwarts'ın dört kurucusuydu. Hiç kimse ses etmeden bu odanın ortasında bulunan koltuklara oturdular. Bundan sonra neler denilecekti, neler yaşanacaktı kimse bilmiyordu. Sessizliğe son vermenin zamanı geldiğine Rose karar verdi.

- Hybrid binalar hakkında bir şeyler bulabiliniz mi?

- Hybrid binalar mı? Ne demeye çalışıyorsun? sordu Helga.

- Yani benim hem Gryffindor, hemde Hufflepuff olmam ve Scorpius'ün hem Slytherin, hemde Ravenclaw olması gibi.

- Sana verilecek ne yazık ki bir cevabımız yok söyledi sakince Rowena. Bunun nedenini bizde bilmiyoruz. Fakat kişilikleriniz ile bir bağlantı olduğunu veya küçük bir ihtimal ile gelecekten geldiğiniz için böyle bir olay ile karşı karşıya geldiğimize karar verdik.

- Ve bundan dolayı hakkınızda daha fazla bilgiye ihtiyacımız var diye düşünüyoruz. Her şeyi anlamanızı bekliyoruz ekledi Godric.

- Her şeyi sizlere anlatmak mümkün değil diye karşılık verdi Hermione.

- Bunun farkındayız ve anlıyoruz ama önemli ve bilmemiz gerekenleri anlatsanız yeterli olacağına inanıyorum.

- Hermione sen anlatmaya başla istersen, hepimiz için daha iyi olur diye araya girdi eşi.

- Size anlatacaklarım ağır gelebilir fakat bunları duymanız ve bilmeniz gerekiyor. Aslında tam olarak her şey Aralık 1996'da başladı. Yani her şey Draco ve benim Hogwarts'ta altıncı senemizde başladı...

Aralık 1996, Hogwarts

Hermione ve Harry Slug Club'ün hazırladığı Noel Party'ye katılalı iki gün olmuştu ve geçmişti. Aradan iki gün geçmesine rağmen Harry o gece Severus Snape ile Draco Malfoy arasındaki konuşmayı veya tartışmayı aklından çıkartmıyordu. Artık emindi. Draco Malfoy sandığımız basit bir öğrenci değildi. Bir işler çevirdiğinden artık ama ne? Genelde millet ile alay eden bir Draco Malfoy yoktu. Yerine bambaşka biri gelmiş gibiydi. Daha sessiz ve kimseye fazla buluşmayan biri haline gelmişti. Harry, Draco Malfoy'un Voldemort'a çalıştığından emindi. Kesinlikle emindi. Kimse Harry'nin düşüncelerinden vazgeçtiremezdi. Slytherin öğrencinin bir ölümyiyen olduğundanda emindi. Babası öyleydi zaten. Neden Draco Malfoy, Lucius Malfoy'dan farklı bir yol alsınki kendisine? Malfoy ailesi kökten kötü olduğuna inanıyordu, tüm kalbiyle inanıyordu buna.

Harry, Hermione ve Ron ile Gryffindor'un ortak salonunda gece yarısı olmasına rağmen oturuyorlardı. Ron Harry'nin omzunu sallandı. Harry yine dalmıştı...

Deep Darkness [DRAMIONE] Where stories live. Discover now