Episode~4

890 81 9
                                    

Natasha, Tony'nin evindeki odasına yerleşmişti. Etrafa göz süzdü. Zengin birine göre sade bir evdi.
T: İçeri gelebilir miyim Ajan R?
N: Hâlâ komiksiniz.
T: Bu gelebilirsin demek miydi?
N: Gelebilirsiniz Bay Stark.

Tony heyecanını ve yüzündeki aptal sırıtmayı saklamaya çalışarak Nat'ın odasına girdi ve ordaki koltuklardan birine oturdu.
T: Odanızı beğendiniz mi Bayan Romanoff?
N: Ajan R faslını geçtiğimize sevindim.
T: Sorulara odaklanmıyorsunuz.
N: Evet, sade ve güzel.
Tony sesli düşünerek 'senin gibi' dedi. Natasha yüzüne anlamsızca bakarken, ne dediğini farketti ve hemen toparladı.
T: Sizin gibi iyi bir ajanın rahatı için böyle bir oda gerekliydi zaten.
N: Teşekkürler Bay Stark.
T: Pekalâ, sen yerleş ve rahatına bak. Akşam yemeği için istersen 6'da aşağıya inebilirsin.
N: Peki Bay Stark.

Tony gideli 2-3 saat olmuştu ve saat 6'ya az kalmıştı. Natasha aşağıda onunla birlikte akşam yemeği yeme konusunda tereddütlüydü. Tony çok sempatikti ama sinir bozucuydu Nat için. Saate bakmak için telefonunu açtı ve bir mesaj vardı.
Edward: Beni özlediniz mi Ajan Romanoff?
N: Hayır.
E: Kalbim kırıldı ama:(
N: Eğer kendini saklamaya ve arsızca davranmaya devam edersen bu sefer kıracağım şey kalbin olmaz.
E: Kendimi saklamıyorum... Adımı biliyorsun.
N: Dünya üstünde kaç trilyon Edward var! Kim olduğunu nerden bileyim.
E: Kaç trilyon Edward varsa, hiçbiri bir ben etmez ama:)
Natasha saate baktı, saat 6 olmuştu.
N: Gitmem gerek Edward.
E: Geri gelecek misin?:(
N: Mümkünse hayır.

Natasha, içinden gelen tuhaf bir istekle güzel görünmek istedi. Üstüne bir elbise giydi ve saçını düzeltti. Aşağıya indi.

Tony'nin nutku tutuldu. Sert, siyah ajan kıyafetlerinin dışında çok saf bir güzelliği vardı Nat'ın. Natasha karşısına oturunca kendine geldi.
T: Çok güzelsiniz Bayan Romanoff.
N: Efendim?
T: Çok şık olmuşsunuz yani... Normal kıyafetler size yakışıyor demek istedim.
Natasha gülümsedi. Tony'nin bu saçmalayışı ona şirin gelmişti. Şirin mi gelmişti? Natasha böyle kelimeler bilmezdi ve kullanmazdı.
N: Pepper sevgiliniz mi?
T: Ne? Hayır... O hep yanımda sadece. Sağ kolum gibi.
N: Sağ kolunuz size çok bağlı o zaman.
T: Pep bana çok önem verir.
Natasha şarabın verdiği hafif sarhoşluk ve cesaretle biraz daha açık konuşmaya karar verdi.
N: O size aşık.
Tony sesli bir şekilde güldü. Natasha da onun gülüşüne güldü. Şirin kelimesini tekrar gözden geçirmeliydi. Tony'e çok uyuyordu.
T: Bana kimse aşık olmaz Bayan Romanoff.
N: Neden bu kadar eminsiniz?
T: Çünküü... Çünküsünü bulamadım.
Natasha boş bulunup ona hayranlıkla baktı. Gerçekten şirindi. Tony bakışlarını farkedince heyecanlandı.
T: Sizin hayatınızda biri var mı Ajan R?
N: Hayır yok.
Tony sevincini gizlemeye çalıştı.
T: En iyisi bu bence.
Beraber masadan kalkıp koltuğa oturdular. Bir iki şişe daha içki içtiler. Natasha kolay kolay sarhoş olmazdı. O yüzden pek sarhoş olduğu söylenemezdi. Tony'e ona mesaj atan gizemli adamı anlattı. Sonra hafif sarhoşluğun etkisiyle Edward'ı aramaya karar verdi. Tony arama demeye çalışıyordu ama sızıp kalmasına ramak kaldığı için dili dönmüyordu. Natasha, Tony'nin başının altına yastık koydu ve Tony orada uyuyakaldı. Natasha cebinden telefonu çıkardı. Edward'a mesaj attı ve bekledi. Yaklaşık yarım saat bekledi ama cevap veren olmadı. Aramaya karar verdi. Arama butonuna bastığında Tony'nin yanında duran telefonun ekranı açıldı. Natasha bakmaya eğildiğinde Tony'nin üstüne kapaklandı. Tony, uykunun etkisiyle Natasha'ya sarıldı. Nat kalkmaya çalıştı ama Tony onu sıkıca sarmıştı. Telefonu kapatıp koltuğun kenarına koydu. Tony'e de direnmekten vazgeçti. Bir süre onu izledi. Yakından daha da kusursuz görünüyordu. Gözleri ağırlaşınca bu düşünceden sıyrılıp uykuya daldı.

IronWidowWhere stories live. Discover now