Episode~23

383 49 13
                                    

   Tony, yine karanlığın içine uyanmıştı. Ağzında metal ve kan tadı vardı, elleri bağlanmaktan uyuşmuştu. Ama bu hâlinde bile bir an oldun tanrıçasını düşünmeyi bırakmamıştı. Tek korkusu, kendisini kaçıran kişinin Natasha'ya zarar vermesiydi. Onun için ölümü bile göze alabilirdi. Gözleri artık karanlığa alışmıştı. Karanlıkta onu izleyen biri olduğunu ayırt edebiliyordu gitgide. Ama zihninin oyun oynamadığından emin olamıyordu. Uzun zamandır açtı ve uyumuyordu. Yine de yaşama tutunmasını sağlayan en büyük umudu, Natasha'ydı.

   Natasha, ekrandaki kişiyi görünce Matt'in yüzüne sağlam bir yumruk atmıştı. Matt'den her şeyi bekliyordu ama bunu yapmasını asla beklemiyordu. Natasha, her seferinde Matt tarafından hayal kırıklığına uğratılmaya alışkındı gerçi ama yine de çok öfkeliydi.
+Seni şuan öldüreceğimden hiç şüphen olmasın Matthew. Senin gibi bir alçak yaşamayı hak et-
-Kes Natalia. Anlaşmayı yaptık senin onun isteğini yerine getir, ben de senin metal kalpliyi getireyim.
+Asla ama asla böyle bir şey olmayacak. Sizin gibi aşağılıklarla asla çalışmayacağım. Ve bundan Nick'in de haberi olacak.
-Natasha, Stark'ı sağlam bulmak istiyorsun değil mi?
+Ne demek istiyorsun sen?
-Dediğim şu ki, Tony'nin kaçırıldığı yerden tek bir çizik almadan çıkarılmasına yardım ederim.
+Espiri yapmayı kes yoksa kalbini deşeceğim Murdock.
-Sen şimdilik onun patronun olduğunu kabul et ve isteklerini yerine getir. Söz hem sana Tony'i getireceğim, hem de hayatından tamamen gideceğim.
+Stark'ı kendim bulurum. Asla oyununa gelmeyeceğim ve asla o iğrenç insana çalışmayacağım. Cehennemine geri dön Daredevil.

   Natasha, adamın omzuna sertçe vurup geri savrulmasını sağladı. Onun yanından olabildiğince uzağa gitmeye ihtiyacı vardı. Ne cüretle o kişiye çalışmasını isteyebilirdi? Bunca yıldan sonra, yaptığı her şeyden sonra bunu nasıl isteyebilirdi? Natasha, gitgide dibe çöküyordu. Stark'ın kaçırıldığına artık emindi. Çünkü Murdock, kaçırıldığını bildiği için Natasha'yı kullanmak istemişti. Natasha hepsinin farkındaydı fakat insanların iyi yönde gerçekten değişebileceğine inananlardandı. Çünkü kendisi için bu böyle olmuştu. Eski hayatını geride bırakınca, çok farklı birine dönüşmüştü. Daha iyi birine. Son çare olarak Clint'le konuşmak istedi. Ama onun gücü de sınırlıydı ve Fury kesinlikle Barton'ın başına bela olurdu. Clint'e bir şey olmasını istemezdi, o ailesi gibiydi ama Tony'de yavaş yavaş sahip olduğu her şeyi olmuştu Natasha'nın. Yine de şansını denemek istiyordu.

   Karar vermek için dışarı çıkmıştı. Eğer denerse, Fury onu başka bir ülkeye sürebilirdi ama denemezse de Tony'i en kötü şekilde bulabilirdi. Bu düşünce boğazına dünyalar kadar düğüm attı. Clint'in yanına gitmeye karar verdi. Gittiğinde ise ona sormaktan vazgeçti.
+Tasha, iyi misin?
-İyi gibi miyim Barton? Onu hiçbir şekilde bulamıyorum.
+Kaçırıldığına emin misin?
-Ben ajanım Clint, unutuyorsun sanırım.
+Bilmiyorum. Sadece her olasılığı değerlendirmeye çalışıyorum. Anlarsın ya, kendi başına bir yerlere de gitmiş olabilir.

   Natasha, daha fazla konuşmaya devam edemedi. Gözlerini sımsıkı kapatıp, derin bir nefes aldı. Sanırım Matt'den başka çaresi yoktu. İstemeyerekte olsa HYDRA'ya girip, istediklerini yapacaktı. Gözünü, telefonuna gelen mesaj bildirimi ile açtı. Ekrana baktığında, öfkeden neredeyse kızarmıştı. Mesajı göndereren kişi Matt'in zorla patronu yaptığı kişiydi.
"Emirlerimi yerine getirmeye hazır mısın, Romanova?"

IronWidowWhere stories live. Discover now