Hadi 22. bölümü okuyun canlarım

192 19 28
                                    


Ah öncelikle herkese merhaba.  Bugün çoğumuza saçma gelen bir güne gözümüzü açmış durumdayız. Açıkçası  şu an da sıcak bir kafenin mütevazı masasında, yanlız başına oturmuş sıradan bir kimse olarak size yazıyorum. Etrafımdaki  masalarda onlarca çift var.

Ellerinde hediyeler, kırmızı güller ile gözleri  ışıldayan güzel hanımefendiler,  ve onları mutlu ettikleri için ruhları  huzurlu beyefendiler. Halbuki, bu kadar mutlu olmak için neden 365 günün tek bir gününü  bekliyorlar anlamış değilim. Aşığa,  sevgiliye her gün sevgililer günüdür. Sadece mutlu etmek istemen yeterli bir durumdur.

O gün herkes hediye alıyor diye hediye almaktansa, normal bir günde onu mutlu etmek için mesela basit bir hediye yada bir kaç güzel söz oldukça kafi  olur.

Mesela, bugünü canı gönülden  geçirdiğin  sevgilin yarın  değişmiyor. Sadece o günün  adını  taşımıyor.

Açıkçası sevgili canlarım bir çoğunuzun attığı şu post nacizane bitik gözlerime  bir kaç gözyaşı kazandırdı.

11 şubat #ozgecanaslan cinayetinin  yıldönümü. Açıkçası bu kadar temiz bir kıza cinayet yakıştırması  yapmak istemiyorum. Tam 5 yıl  önce  aramızdan çekip  alınan saf temiz bir melek.  Bugün  herkes mutlu, bugün  herkes huzurlu . Postlar, storyler , mesajlar , durumlar paylaşılıyor. Ve ne yazık ki tek bir kişi bile o temiz kızı hatırlamıyor.

İnsanlık utansın.

nicklerinizisikim

Öncelikle merhaba sevgili Büşra!

Ah evet evet ilk bölümlerde göstermiş olduğun asi tavrın değişeceği günü  bu kadar bekledikten sonra şahitlik ediyor olmak ne büyük bir sevinç.

Bölümleri okumaya devam ettiğin  sürece tavrının değişeceğini  elbette ki biliyordum.  Açıkçası seni uzun yıllardır tanıyorum diyemiyorum  lakin; seni asla tanımadığımı  da idda edemeyeceğim.  Sanırım geçen sene farklı bir nick, ve farklı bir karakterde karşımda  olan sevgili kızım.

Bu sene senden çoğu  şeyi eksiltmişler velakin, bu kişilerin kesinlikle sanalda olduklarını düşünmüyorum. Haksız mıyım?

Aşk acısı çektiğini katti  bir şekilde red ediyorum çünkü,  asla aşk acısı çeken bir kimseye benzemiyorsun. En azından aşk acısını merak ettiğini söyleyebilirim. Sanırım aşkı merak  ediyor, bir yandan da korkuyor yada boşveriyorsun.

Sende en çok dikkatimi çeken şu ki, insanlarda çabuk sıkılıyor olman. Bir yerden sonra insanlardan sıkılıyorsun ve yeni karakterler tanıma hevesi ile doluyorsun.

Başta burdaki takipçi sayın umrunda değildi. Çünkü sana göre sadece bir kaç kişi olsa dahi sadece kalıcı olsa yeterdi. Ama sanırım bu platformda insanların takipçi sayısına göre saygı gördüklerini  fark etmiş olmalısın  ki, sende bu yola başvurmuş ama her zamanki gibi beni şaşırtmayarak üşenmiş ve sıkılmıştın. 

Profili bile haftalar sonra değiştiren birisi olarak  tuhaf  bir karakterin var.

Ve geçen sene yanında olup şuan karşında  olan şu sözde eski dostların ne alemde? Yada zaten sen onları hiç dost olarak görmemiştin?

Hadi beni aydınlat.

Ah evet evet ve unutmadan, biografine yazdığın  isimler, fazla kalıcı değiller emin olabilirsin :D

Bay-psikolog

Ah öncelikle merhaba "Bay psikolog"

Açıkçası şunu okuma zahmetine girer misin  veyahut, okuduktan sonda cevap verme lüksünde bulunurmusun bilmem ama , sanırım senin hakkında yazacaklarım herkesin dikkatini çekecektir.

Öncelikle real hayatını kesinlikle bilmiyorum lakin, üzgünüm ama bir psikolog  olduğunu kesinlikle düşünmüyorum.

Öncelikle bir nevi bu dal üzerine yaşayan bir insan olarak belirtmeliyim ki, sana bir kaç tavsiyede bulunmama izin ver.

Ah evet öncelikle profilinin kesinlikle bir psikolog profili olmadığını  belirtmeliyim. Adamım bütün profillerin yarı çıplak bedenlerden ibaret   olması sence bir psikolog haraketi mi?

Bir psikolog asla insanları dış görünüşleri  ile etkilemeye kalkmazlar. Tabiki etkileri var. Mesela güzel takım elbise giymiş bir erkek psikolog veya düzgün bir elbise giymiş saçı  başı düzgün bir kadın psikolog daima artı bir puan kazanır. Ama bir psikolog çıplak bedeni ile dikkat çekmeye çalışmaz.

Sözde  kaslarını gösterip ben psikoloğum diyorsun lakin bu beni  çok güldürdü.

Herkese ben psikoloğum diyorsun, ama prolfilin yarı  çıplak  kaslı bir adam. Evet o sensin biliyorum  lakin bu daha da aşağılayıcı  bir durum.

Elbette ki biografine yazdıkların oldukça doğru ve dikkat çekici. Ama sevgili canlarım unutmayın ki, bunlar aslında hepimizin bildiği ama kabullenmediği  yada boşverdiği şeyler.

Başka konu şu ki, bende bu yazıtları sizlere sunmadan önce sizin kullandığınız  tabirle "takipçi kasarak" hesap takipçisini  yükseltebilirdim.  Ama ben bunu yapmadım. Sevgili bay psikolog eğer bu platformu  insanlara yardımcı  olmak için kullanıyorsan neden takipçini  yükseltme çabalarına  giriyorsun?

Unf yolu ile binlerce takipçi kazanıyor olmanı uzun zaman önce fark ettim zaten.

Çoğu kişi takipçi sayına bakarak sana saygı gösteriyor. Mesela  benim yaptığımı  yap  ve sil baştan yeni bir hesap aç. 0 takipçi ile insanlar hakkındaki  görüşlerini  sun. Bak bakalım seni kaale alan olur mu? Hayır  tıpkı yaşadığım gibi başta  hiç  kimse seni takmaz ve seninle alay eder. Ama zamanla eğer  ki tespitlerin doğru  ise, zaten ınsanlar  sana saygı  duymaya başlar. 

Ve elbette herkesin  dikkatini çekecek bir diğer mühim konu şu ki, neden yardım ettiğin bütün kullanıcılar kız ve 19 yaşın  altı. Çünkü çoğusu  hatta hepsi ergenlik cağında  ve hepsinin kafaları karışık. Çoğunun panolarına intihar edicem gibi postlar atıyor olmaları yada kimse beni sevmiyor triplerine giriyor olmaları onları piskolojik hasta yapmaz.

Açıkçası bana göre  tabiki yaş önemli değildir. 13 yaşında olup 30 yaşında ki bir insan olgunluğuna sahip olan yüzlerce insan var. Ama buradakilerin çoğu dikkat çekme çabasında oldukları için yüksek takipçisi olan, kaslı ve popiler olan, ve psikolog olan bir kişinin onlarla ilgilenmesi elbetteki hoşlarına gider.

Bunu daha önce bir çok platform  ve sitede gördüğümü  söyleyebilirim.

Ve yazdığın kitapta,  piskolojik rahatsızlıkların  hepsi doğru . Günümüz döneminde çoğu kişide görülen beyin tranvaları.  Ama okurken fark ettim ki aslında yazdıklarını  Google'nin arama motorunda bulmam 5 dakikamı almamış durumda. Ki aslında  yazdıklarını  zaten  en derinden biliyor  olmam da var.  Ama sen hiç bir hastalığa  kendi teşhisini koymamışsın.

Sevgili canlarım ben bu'yum  demekle  "o" olunmaz.

Binde bir gibi küçük bir olasılığı  saymazsak , daha önce bir erkek kullanıcının  intihar ediyorum gibi durumlara girdiğini  gördünüz mü? Dediğim gibi belki binde bir!

Ha evet insagram hesabı vardır ve bir psikologtur gerçekten. Ama üzgünüm ki, benden asla tam puan alamayacak bir psikolog.

Herkese saygım tabiki sonsuz bir mertebe de olsa da, eleştirip yanlışları vurgulamak üstüme hadsiz bir şekilde yüklediğim  bir görev. 

Fark ettim ki, hala ve hala okunma sayısı  düşmüyor olsa da artık çoğu kullanıcı düşüncelerini belirtmekten çekiniyor. Ne diyebilirim ki, benim için okumanız ve sizde bir yer etmesi kafi bir durumdur. (:

Ah elbetteki merak ettiklerinizi sorabilirsiniz, kesinlikle sıradaki bölümde etiketleyip sorunuzu  cevaplamak büyük zevk olacaktır.

Kendini OkuWhere stories live. Discover now