SİLVER ☘️ Liskook

☘️Özel bölüm☘️(+18)

!Cinsel içerik bulundurur! rahatsız olanların okumaması şiddetle tavsiye edilir!

*Bu arada sevgili ponçik yazarınız az buçuk hatta tam buçuk fesatlaşmış olabilir anlayışla karşılayın lütfen.

Bu nasıl bir anlatım şeklidir skdoskslsı

İnş okuduktan sonra, okumaktan vazgeçmessiniz. O kadar korkarak yazdımki..

İyi okumalar...
__________________________________

__________________

Havaya derin bir 'of' bırakırken, oturduğum koltukta iyice yayıldım ve bedenimi birazcık aşağıya kaydırarak ellerimi belime koydum.

Jungkook, onu o kadar çok özlemiştimki..  her an bu özlem farklı şeylere dönüşür diye kendimden bile korkuyordum.

Ya oda bunu istiyorsa?

İç sesime katılmamalıydım. Yoksa ben, buna dayanamazdım. Çalan kapı ile yavaşca ayağa kalktım ve myung-dae hastalandığı için kapıyı ben açtım.

Dudaklarım anında iki yana kıvrılırken, hızla boynuna atladım ve ona sıkıca sarıldım.Kokusu anında burnuma akın ederken ben, kollarımı iyice sıkılaştırdım.

"Beni, bu kadar özlediğini bilmiyordum."

"Seni, tabiikide özledim! 3 gündür evde yoksun şirkette sabahlıyorsun."

"O zaman biraz özlem giderelim." dediğinde elimi belime koymuş ve içeri geçerek kapıyı kapatmıştı. Ben ise o, paltosunu çıkarırken çekmeceden iki tane kadeh çıkarmış ve dolaptan bir de şarap çıkarmıştım.

Şarab'ı yavaşca bardaklara dökerken o, çoktan oturma odasına geçmişti bile. Ben, iki bardağıda elime aldım ve hızlı adımlarla onun yanına gidip bir kadehi ona uzattım ve yanındaki yerimi aldım.

O, dudaklarını şarab'a götürürken, gözleri bende değil duvardaydı. Ve benim gözlerim dudaklarına kaymıştı.

Yudumunu aldığında şarab'ı yuttu ve dudaklarını ağır ağır yaladı ve ben dayanamayarak, elindeki şarab'ı elinden hızla ittim ve üzerimize dökülmesini veya kırılmasını umursamadan elimdeki şarabı bıraktım ve koltukta doğrularak kucağına oturdum.

"Ne yapıyorsun?" anlamamazlıktan geldiğinde, sinirle dudaklarımı dudaklarına bastırdım ve onu öpmeye başladım. Dudakları iki yana kıvrılırken bana karşılık vermiş ve, ellerini belime koymuştu ben ise, destek almak amacı ile, ellerimi koltuğun iki yanına koymuştum.

O,dudaklarımı emmekle meşgulken ben, onun dudağını sertçe ısırmış ve az önceki anlamamazlığına ve bilerek dudaklarını yalamasının öcünü almıştım.

O ise, belimdeki ellerini kalçama kaydırmış ve beni kendine acıtarak bastırmıştı. Pekala, madem oyun istiyordu oyunu oynayacaktım.

Nefessiz kaldığımızda geri çekildim ve yüzüne bile bakmadan kafamı boynuna gömdüm ve boynuna, ıslak öpücükler kondurmaya başladım.

Kalçamı, erkekliği üzerinde yavaş yavaş hareket ettirmeye başladığımda o, derin bir nefes almış ve sertçe yutkunmuştu.