31: Hüzün Kuşları'nın Takılı Kaldığı Bulut

2.4K 226 323
                                    

Selamun aleyküm.

Yeni bölümle geldim.

Karantina günleri nasıl geçiyor. Evdesiniz inşAllah? Ben evdeyim. Karantina başından beri bu bölümle beraber 5 bölüm yazdım ve bu bölümler bomba gibi. Ölmezsem zamanla yayınlayacağım.

Bu arada kapak nasıl? Beğendiniz mi kardeşler.

İnstagram : justsaydilan

🍀

"Ne dersin kızım sen?!" Halamın çığırmasıyla yerin dibine girdiğimi hissettim. Yüzü kıpkırmızı kesilmiş, gözleri fal taşı gibi açılmıştı.

"Hala..." ağzımdan kelimeler çıkmamak için köşe bucak kaçmaya başladı sanki. Ona açıklaması yapmam gerekiyordu fakat öyle utanç verici bir durumun içerisindeydim ki, yapamıyordum.

"Başımıza taş yağacak, taş. Nişanlısın kızım sen." Yutkunamadım.

"Hala ben onu kastetmedim. Ben nefret ettiğimi ve bunun da bir duygu olduğunu söyleyecektim." Sağ elinin tersiyle avuç içine vurup odada bir ileri bir geri yürümeye başladı.

"Eyvahlar olsun!" Ellerimi yüzüme kapatıp olduğum yerde büzüştüm.

"Anne lütfen. Duydun işte Bersin'i. Abartma!"

"Sus kız. Ben sanki ne duyduğumu bilmiyom!"

Utançtan ağlayacak duruma gelmiştim. Bedenim artçı şoklarla sarsılıyordu.

"Bersin." Halamın adımı seslenmesiyle ellerimi indirip yüzüne baktım.

"Sever misin Renan'ı?" Kafamı şiddetle sağa sola salladım.

"Hayır!" Gözleri, gözlerimin derinine indi. Yansıttığı kalbime baktı sanki.

"Felaket!" Ne anlam çıkardı bilmiyorum ama ellerini birbirine vurmaya devam etti.

"Hayır hala. Yemin ederim!"

"Yemin etme!" diye haykırdı. İrkildim.

"Çarpılırsın mazaAllah." Tenim yanıyordu. Utançtan ayak parmaklarım kıvrılmıştı.

"Ben ondan nefret ediyorum!" dedim haykırırcasına. "Onu seveceğime Allah canımı alsın!" Birkaç büyük adımda yanımda bitip kollarımın etini parmaklarının arasında kıstırdı. Acıyla cıyakladım.

"Tövbe de kız." Kafamı sağa sola sallayıp dolan gözlerimle yüzüne baktım.

"Ben onu sevmiyorum hala. Yeminle."

"Bakışlar yalan söylemez kızım. İçin gidiyor ona bakarken." Gözlerim kocaman açıldı.

"Nişanlıyım hala ben. Neler diyorsun?" Kötü kötü yüzüme baktı.

"Az önce boş değilim derken nişanlı değil miydin?" Kafamı göğsüme gömdüm.

"Anne yeter! Lütfen çıkar mısın odamdan?" Lalezar binbir uğraşla halamı dışarı çıkardığında yanaklarım ıslanmaya başlamıştı.

"Abime boş olmadığını teyzem bile farketmiş." Kafamı kaldırdım.

"Her şey senin yüzünden oldu. Susup oturacağına bir de konuşuyorsun! Abini sevmiyorum. Sevmiyorum anladın mı?!" Hıçkırıklarla ağlamaya devam ettim. Bu yaşananlar beni utandırmıştı.

"Bersin..."

"Konu..." hıçkırdım. "Konuşmak istemiyorum. Nefret ediyorum ondan! Nefret!" Tekrar hıçkırıp yüzümü ellerime gömdüm. Odanın kapısı açılıp kapandı. Kendimle baş başa kaldım. Uzun süre ağladım yalnızca.

MecruhWhere stories live. Discover now