22|⚜

1.3K 157 157
                                    

Can Yakan Gerçekler

Medya ile okuyun.

SeokJin:

Yazın sıcak meltem esintileri yerini sonbaharın soğuk ve sert karayel rüzgarlarına bırakırken elimdeki karton bardaktaki acı kahvemle hastahanenin arka bahçesinde soğuk tahta banklardan birine oturmuştum. Yerlere serilmiş sarı ve kahverengindeki kurumuş yapraklar, kül rengi bulutlar ve saçlarımı ordan oraya savuran sert rüzgar özlediğim ama bir daha yaşayamayacağım anıları amınsatırken ılımış kahvemden büyük bir yudum almıştım.

Kalbimdeki sıkıntıdan kurtulmak istercesine derin bir nefes çekmiştim çiğerlerime ama yetmiyordu, içimdeki sıkıntıya kalbimdeki ağrıya beynimde dolanan onlarca sikik soruya yetmiyordu, beni rahatlatmaya yetmiyordu. Yıllarımı verdiğim adam her bir zerresine kendimi feda edeceğim adam hiçbir neden sunmadan öylece senelerimi çalıp gitmişti. Beraber kurduğumuz yuvamız bana cehennem gibi gelmiş, yaşadığım evrende kaybolmamı sağlamış, beni kendime yabancılaştırmıştı. Ve yıllar sonra gelip bana çaldığı senelerimi verebileceğini söylemişti.

Kendimi öyle değersiz görüyordumki sanki koca evrende sadece bir toz zerresi kadar işlev görüyordum. Kafamdaki nedenlere bile cevap verememek, sorunlarımın altında ezilmek tüm bunlar öyle yoruyorduki beni okyanustan bıkmış balık gibi bulduğum ilk limana boylu boyunca uzanıp kendi infazımı kendim gerçekleştirmek istiyordum.

Gözlerimin yanması ve yanağıma değen sıcak sıvı ile kendime gelmiş elimde buz gibi olmuş kahvemi yanımdaki çöp kutusuna attıktan sonra adımlarımı hastaneye yönlendirmiştim. Bu kadar kaytarmak yeterliydi işimin başına dönüp bana umutla bakan hastalarıma yardım etmeliydim. Asansörün düymesine bastıktan sonra bir kaç saniye sonra demir kabılar açılmış ve beni bir birine gülen Namjoon ve Chaerin karşılamıştı.

Şaşkınlığımı kendime saklayarak doktor Chaerin'in yanına geçmiştim Namjoon ve benim odam aynı katta olduğu için zaten önceden basılı olan kata basmamış hangi katta olduğumuzu gösteren ekrandan gözümü ayırmazken Chaerin kulağa hoş gelen sesiyle kon...

Йой! Нажаль, це зображення не відповідає нашим правилам. Щоб продовжити публікацію, будь ласка, видаліть його або завантажте інше.

Şaşkınlığımı kendime saklayarak doktor Chaerin'in yanına geçmiştim Namjoon ve benim odam aynı katta olduğu için zaten önceden basılı olan kata basmamış hangi katta olduğumuzu gösteren ekrandan gözümü ayırmazken Chaerin kulağa hoş gelen sesiyle konuşmuştu.

" Namjoon-ah bana kahve sözün vardı ama bu bir sözden ileri gidemedi."

" Biliyorum Chaerinii ama işleri biliyorsun özür dilerim."

" Ama bak hala üstüne yatıyorsun."

Namjoon asansöre hafif bir kıkırtı bıraktıktan sonra kolunu Chaerin'in omuzuna atıp onu kendine biraz daha çekerken tekrardan konuştu.

" Bak ne yapalım biliyormusun, iş çıkışı sana güzel bir domuz güveci ısmarlıyayım. Kahve senin gibi bir kadına verilecek söz için fazla sönük ha."

Bu sefer asansörde yankılanan kahkaha Chaerine aitken sanki kalbim eziliyormuş gibi hissediyordum yumruk yaptığım elime tırnaklarım batarken ben yokmuşum gibi böyle samimi konuşmaları umrumda değildi nitekim onlara selam vermeyerek saygısızlık yaptığım için onlarda beni umursamamakla gösteriyorlardı tepkilerini. Benim canımı yakan konuştukları konunun ve diyoloğların tanıdık olmasıydı, zaten Chaerin'in kurduğu son cümle ise benim için son noktaydı.

OWNER¹ MİNE 棄者 Where stories live. Discover now