on

20.4K 1.1K 150
                                    

Sevmemeliyiz || Sena Şener

Fotoğraf bölümü okuduğunuzda anlamını kazanacak :) İyi okumalar♥

***

Elimdeki telefona bakılı bir şekilde kalmıştım. Bilinmeyen, buraya geliyordu. Yanlış okumamıştım. Bildiğin buraya geliyordu.

Gözlerim nedenini bilmediğim bir şekilde doldu. Arkadaşlarım her zaman beni neşeli görürdü. Beni tanımayanlar ise soğuk nevalenin teki olduğumu düşünürdü. Dışarıdan güçlü bir yapıya sahip gibi görünüyordum ama aslında kendi içimde güçsüzdüm. Güçlü olduğumu hissedeyim ve insanlar da beni böyle tanısın diye kötü bir olay yaşadığımda ağlamazdım. Her zaman dik dururdum. Bu yüzden duygusuz olduğumu düşünürlerdi hatta. Ama tek başıma kaldığımda, hüngür hüngür ağlardım.

Kapının tıklatıldığını duydum. Ellerimi lavabodan çektim ve duruşumu dikleştirdim. Gelmişti. Günlerdir yüzünü görmeden mesajlaştığım kişi şuan bu kapının önündeydi. Telefonumun titreşimini hissettiğimde elimi cebime attım.

Bilinmeyen : Gözlerini yum gün ışığım. Şuan tam kapının önündeyim.

Kalbim sebebini bilmediğim bir şekilde hızlanmaya başladı. Heyecanlanmış mıydım?

"Kapattım gözlerimi!" Söylediğim cümleden sonra gözlerimi sımsıkı yumdum. Hiçbir şey olmadı önce, sonra kapı gıcırtısını duydum. Bayılacak gibi hissediyordum. Henüz çok az bir vakit olmuştu onunla konuşalı ama iyi hissettirmişti bu kısacık zamanda.

Adım sesleri geldi kulağıma. Önümde durduğunu hissettim. Elimi korkar gibi uzattım ileri, parmak uçlarıma değdi göğsü.

"Geldin. Neden?" Sesim fısıltıdan farksızdı. Ne diyeceğimi, ne soracağımı bilmiyordum. Bu yüzden bana kolay ama ona zor olan bu soruyu sormuştum.

"Çünkü iyi değildin." Fısıltıyla konuştuğu için ses tonunu tam olarak anlayamıyordum ama çok güzeldi.

"Ben hep iyi değildim." Göğsüne değen elimi eline hapsetti. Birbirine geçirdi parmaklarımızı. Böyle heyecanlanmam doğru değildi ama elimde değildi. Karşımda bilmediğim bir beden varken konuşmak...

"Ben de hep senin bir adım arkandaydım. Şimdi de karşındayım ama bir korkak gibi."

"Seni daha iyi anlıyorum artık. Bu yüzden kendine korkak deme. Kötü olduğumu bildiğin için hiç düşünmeden geldin buraya. Gözlerimi kapatacağımdan emin değildin ama yine de bana güvendin."

"Sana hep güvenirim çünkü ben."

"Teşekkür ederim." Tutmadığı elimi yavaşça kaldırıp beline koydum. Belki yanlıştı bu yaptığım ama hayatımda bir kez olsun içimden geldiği gibi davranmak istiyordum. Başımı göğsüne koyduğumda güzel kokusu akın etti burnuma. Sanki yıllardır bu kokuyu soluyormuş gibiydim.

"Zaman şuan dursa keşke." Göğsünden kalbinin ne kadar hızlı attığını hissedebiliyordum.

"Elin elimdeyken, başın göğsümdeyken dursa zaman. Sonsuza kadar kalsak böyle. Bir korkak gibi sakladığım kendimi sana nasıl açıklayacağımı düşünmeden kalsak."

"Ama gitmek zorundayız birbirimizden."

"İyi ama... Sen bana hiç gelmedin ki gün ışığım." Yavaşça ayırdı kendini benden. Sımsıkı kapattığım gözlerimden bir damla yaş düştü dudaklarıma doğru. Ona istediği sevgiyi veremezdim. Ama kötü olan da... O benden bunu hiç istemiyordu. Karşılık beklemeden kendini mutlu ediyordu sadece.

"Şimdi gitmek zorundayım. Biraz daha kalırsam kalbim atmayı bırakabilir çünkü." Hafifçe güldüm. Ağlarken beni güldüren tek insandı sanırım.

"Görüşürüz bilinmeyen. Bir gün seni tanıyacağım. Sen kendini söylemeden ben seni öyle bir tanıyacağım ki. Söz veriyorum."

"Seni seviyorum gün ışığım."

Uzaklaşan adımlarından sonra kapı sesi geldi. Gözlerimi açtığımda birkaç damla daha düştü gözlerimden. O sırada tekrar titredi telefonum.

Bilinmeyen : Sanırım gerçekten bayılacağım.

***

Ay kalbim çıt gözyaşım pıt resmen ağlayacağım :( Sanki benim gözlerim kapalıymış da bilinmeyen bana sarılmış gibi bir haldeyim azkndkfjsşdkdş

Umarım beğenmişsinizdir bölümü♡ Şuanda 3 5 kişiyiz ama o bile mutlu ediyor beni skspwjdlas Yıldıza tıklamayı ve görüşlerinizi yazmayı unutmayın♥

GÜN IŞIĞI [ Texting ]Donde viven las historias. Descúbrelo ahora