B.Ç.K - "DAVET"

8.4K 584 41
                                    

      (Medya: Bade'nin elbisesi)

                    İyi okumalar!

🐣

"Kırmızı."

"Mor"

"Hayır kırmızı"

"Hayır mor!"

"K-"

"Ay yeter!" diyerek bağırdım en sonunda. "Beyaz giyeceğim ben, nasıl olsa cenazem çıkacak ordan kefene gerek kalmaz."

Mantıklı.

"Beyaz elbiselere bakalım o zaman." dedi kaynanatör. Ay eksik kalma.

Dün Zürafa suratla uyuduktan sonra bizi kimse arayıp uyandırmadığı için sabaha kadar uyumuşuz. Kalktığımızda saat 9 du. O kadar saat uyuduğumuz için erken kalkmıştık haliyle. Kahvaltı yaptıktan bir saat sonra kapıya kaynanatör dayanmıştı.

Bilin bakalım ne için?

Tabikide davet, yine klasik işkence saati.

Ve benim aklım dün akşamki yiyemediğim akşam yemeğindeydi.

İnşallah bozulmaz amin.

"Bu nasıl sence Badeciğim?"

"Çok güzelmiş." dedim elbiseyi incelemeden. Artık gitmek istiyordum!

"Tamam o zaman ayakkabı bakalım."

Ayakkabı mı?

Ayakkabı mı!?

Aaaagggggggg!!!

"Kan kırmızısı bir stiletto bulmalıyız." dedi Ayça.

Sende mi anasını satayım!

"Biliyor musun Ayçacığım?" derken Kaynanatör Ayça'nın koluna girip ilerlemeye başlamıştı bile.

"Kıyafet zevkini beğeniyorum şekerim."

Şekerim mi?

Öyk!

Arkalarından baygın baygın, son nefesini verecekmiş gibi bakarken telefonum çalmaya başladı.

Zürafa öküzü arıyordu.

Hmm

"Eğer beni kurtarmazsan o gür saçlarını tek tek yolarım zürafa surat!"

"Ooo yabani gül, formundasın bakıyorum da."

"Kaçta tören?"

"Ne töreni?"

"Cenaze törenim."

Gülme sesi geldi.

Anaa ne güzel gülüyon la sen!

Neyse.

Konumuz bu değil.

"Akşam 7 de alırım seni evinden."

Ve kapattı.

Öküz!

Tam bir öküz!

Sinirle tepinerek peşlerinden yetiştim. Allahtan ayakkabı modeli belliydi de çok aramamıştık.

Aramamıştık aramamasına da

BU NE LAAAAN!!??

Bu elbisenin üst kısmı nerde?

Şuan bizim evde kendi odamdaydım. Pandamla kaynanatörde içerdeydi.

"Hadi Bade!"

İçerde değil, kapımdalarmış.

BAKIRKÖY'E ÇEYREK KALAHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin