B.Ç.K - "KAÇIŞ"

8.6K 643 29
                                    

Kime: Pandalar Kraliçesi

Acil kırmızı alarm! Alt edilmesi gereken bir kaşar, kazanılması gereken bir zafer var! Kaynanatörü bulaştırmadan yarın buraya gel! Gün intikam günüdür!

Kimden: Pandalar Kraliçesi

Ok.

Ok yazan parmakların kopsun Ayça emi. Kızdaki triplere bak. Ben burada tüm ordunun ihtiyacını karşılayacak kadar kaliteli bir kaşarla uğraşayım, o bana ok yazsın.

Ok!

Okunu da al... Neyse. Terbiyemi bozmamalıyım.

Tamam buna bende güldüm. Neyse.

Füsun cadalozunun başından aşağı limonata döktükten sonra keyiften dört köşe hale gelmiş televizyonun karşısına kurulmuş dizi izliyordum. Füsun da tahminen beşinci banyosunu yapıyordu.

Allahtan su parasını ben ödemiyorum.

Fırat zürafa suratlısı da yanımda kurulmuş ayakları orta sehpahanın üzerinde telefonla oynuyordu. Keyfi yerindeydi beyefendinin.

"Sonunda limon kokusu saçlarımdan gitti." diyerek merdivenlerden aşağıya inmeye başladı on metrelik kaşar. Hemen zürafa suratın kolunu kaldırıp kafamı göğsüne koydum, elini omzuma yerleştirdim.

"Sakın karşı çıkma yoksa o kız gittikten sonra seni öldürürüm."

"Bana uyar yabani gül." dedi ve omzumdaki elini saçıma yerleştirip saçımla oynamaya başladı.

Tamam bu hoşuma gitmişti.

Füsun cadalozu tekli koltuğa doğru kendini bıraktı ve gözleri bizi buldu. Ve o gözlerinden geçen görüntü....

Allah'ım! Sana şükürler olsun! Kız çatlıyor kıskançlıktan çatlıyor!

"Sevgilim." Ay kusacağım!

"Efendim hayatım?" Öyk!

"Başım ağrıyor da, masaj mı yapsan?"

Gözlerim Füsun'a kaydı. Tırnaklarını yiyordu. Sabredebilirim. Sırf Füsun'un bu halini görebilmek için yapabilirdim.

"Tamam." der demez koltuğun minderini alıp kucağıma koydu ve kafasını da üzerine yerleştirdi.

Fırsatçı pislik!

"Vazgeçtim, saçlarımla oyna." Ya sabır!

Ellerimi saçına koyup saçlarıyla oynamaya başladım. Saçları yumuşacıktı. Bende şampuana o kadar para versem benimkide yumuşak,tel tel olurdu böyle. Neyine yetmiyorsa Clear? Elidor? Blendaks?

Hatta hacı şakır?

Hatta hatta sabun?

Çalan zil düşüncelerimi bozdu. Cadaloz kalkıp kapıyı açtı. Kaşar olalı bir ise yaradı....

"Seliiimm!"

Öglena Selim?

Ne alaka lan?

"İyi akşamlar."

Tam kalkacaktım ki zürafa surat elimi tutup saçına yerleştirdi ve kalkmamam gereken bir bakış attı.

O nasıl bakış lan? Oyarım gözünü! Der gibi bende ona baktım.

"İyi akşamlar." Dedi zürafa surat ama defol git der gibiydi.

Yüzüme karşı git diyorsun ama sanki gözlerin kal der gibi gibi.

Füsun cadalozuyla Selim öglenası kendini tekli koltuklara bıraktı ve bize bakmaya başladı. Fırat'la Selim, Füsun' la ben dik dik birbirimize bakıyorduk.

Ve içimden bir ses, bu gecenin kavgasız bitmeyeceğini söylüyordu.

"Eeee, sen niye geldin?"

Aynen niye gelmişti ki bu öglena?

"Füsun"dan haber almak için."

Mantıklı...

"Hem de Bade'yi görürüm dedim."

Mantıksız....

"Ben hiç memnun olmadım görüştüğümüze." derken Fırat da yattığı yerden kalkıp oturdu. Her an Selim tek hücrelisine dalabilirdi.

Geberin.

Umrumda değilsiniz.

Onlar konuşurken bende mutfağa gittim. Füsun her fırsatta Fırat'a yanaşıyordu ve ben her an Füsun'a dalmak üzereydim. O sinirle bir bardak suyu doldurup dikledim.

Ulan ne geceydi anasını satayım!

"Pezevenk!" diyerek mutfağa dalan zürafa surat kırmızı görmüş boğaya benziyordu.

Gül gibi adamı da delirttiler.

"Ne oldu lan?" derken tezgaha yaslandı ve bana baktı.

Harbi gözlerinde ateş yanıyor.

Yuh!

"Bade! Bize yemek hazırlasana!"

Zıkkım ye zıkkım!

"Bunlar ne zaman gidecek?" diyerek Zürafadan boğaya dönmüş adama baktım.

"Bilmiyorum anasını satayım!" Ana küfür etti!

Bozuldu çocuğun fabrika ayarları.

"Şu iki tek hücreliden kurtulmamız lazım, hemen!"

Bir iki dakika düşündü. Gözleri arkama kaydı ve tekrar gözlerimi buldu.

"Telefonun yanında mı?"

Ne alaka?

"Evet."

"İyi, kaçıyoruz." Ne?

Ateşine baktım. "Ateşin de yok, kafanı mı çarptın?"

"Çok konuşma da yürü. Ama burada kalıp bunlara sabredeceksen sen bilirsin." derken arkamdaki bahçe kapısına doğru ilerleyip yavaşça kapıyı açtı.

Ulan ne zeki kocam var be! Aynı ben!

Elini uzatıp tutmamı istedi. "Hadi!"

Ve elini tutup bahçeden çıkışa doğru koşmaya başladık.  Saat geç olmuştu ve bu saatte herkes uyuyordur diye sokağa çıkınca durmuştuk.

Gözlerimiz birbirini buldu.

Ve hala el eleydik.

Eee şimdi nereye gidecektik?

                               🐣

Sevgiyle kalın! ❤

BAKIRKÖY'E ÇEYREK KALAHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin