BAKIRKÖY'E ÇEYREK KALA

B.Ç.K - "GÖLGE"

"Bir daha beni öpersen dudaklarına ne olacak biliyor musun?"

Halka filmindeki kıza döndüm anasını satayım.

"İlk önce onları güzelce keseceğim. Ya da kesmeden duvara sürtüp alev de çıkartabilirim." Elimdeki bıçağı sağa sola çevirdim ve üzerine yürümeye devam ettim.

Sonra bu kız niye deli?

Delirtiyorsunuz.

"Bir manyakla evlenmişim resmen. Kızım indir şu bıçağı, bir kaza çıkacak."

Cidden süt çocuğu ha, nasılda sokaklarda oynamadığı belli.

Tamam sokaktaki normal çocuklar da bıçakla oynamıyordu ama ben normal bir çocuk değildim.

"Çıkmaz kaza falan." der demez elimde bir sızı hissettim.

"Ah!" Ebesinin örekesi, elimi kestim. Şom ağızlı.

"Dedim sana." derken yanıma gelip elime baktı. "Kızım soy ismin sakar falan mı senin? Allah'tan derin değil."

Yok sakar değil daymaz ama sayenizde akın da eklendi.

"Ne yapıyorsun lan canım yandı!" elimi suya tutmuştu manyak. Biraz daha çekiştirip yara bandı yapıştırdı.
"Önemli değil, her zaman."

Onomlo dogol hor zomon

Mal.

"Zürafa surat, nerede uyuyacağım ben?"

Ses seda yok.

Nerde lan bu oğlan?

Mutfaktan çıkıp salona baktım ama orası boştu. Merdivenleri çıkmaya başladım.

"Zürafa?" Yine ses yok. Öldü mü lan acaba? Yatak odasına girdim.

"Fırat?" Bir elin ağzımı kapatıp kenara çekmesi bir oldu.

Ne oluyor anasını satayım?

"Şişşt! Benim." Fırat? Ne haltlar karıştırıyorsun yine acaba?

"Mmmmm." Ağzım kapalıyken nasıl konusacağım ileri zekalı?

"Evde biri var. Bana güveniyor musun?" Evde biri mi var? Ne saçmalıyordu bu? Sonunda elini ağzımdan çekti.

"Hayır tabiki de senin neyine güveneceğim hem nereden çıkardın evde biri olduğunu?"

Bizi niye bu daracık kapı arkasına çekmişti ki?

Vallahi salak.

"Perdenin oraya bak, gölge var." Gözlerim perdeye kaydı, cidden gölge vardı. Ama insan gölgesi olmayada bilirdi. Sonuçta şuan odada ışık yanmıyordu sadece ay ışığı vuruyordu. Kenarda yığılmış perdenin de gölgesi olabilirdi.

"Gördüm ama insan olmayadabilir, perdenin gölgesi olabilir. Bakmamız gerek."

"Kim gidecek?" Yuh! Vallahi ödlek bu. Milletin kocası kendini öne atar bizimki kim gidecek diye soruyor.

"Ben giderim, ödlek zürafa." dedim ve ilerlemeye başladım. Fırat da arkamdan geldi.

Ulan, biz hangi ara bu duruma geldik?

İşe bak.

Perdeyi yavaşça araladım. Aralayınca fare kapanının kapanması gibi ses geldi. Ses geldiği an arkamı dönüp Fırat'ı yere itip üzerine kapaklandım.

Eee sesin devamı nerde? Bomba falan değildi.

Ne oluyor lan?

Fırat!