33.BOLUM

4.6K 254 26
                                    

Öncelikle uzun zaman oldu biliyorum bölüm yazmayalî ama işte okul engel oluyor . Neyse yaz tatili geldi oldu iste o zaman yblerlerle coşacaz. sizi seviyorum iyi okumalar. Yazım yanlışlarımı maruz görün. ♡♡♡

~~~~~~~~~~~~~~~~~~~

Ben kendimi hiç böyle sevmedim. Onu sevdiğim kadar kendimi sevmedim. Onun bir anda düşüncesiz tavırları karşısında ne yapacağımı bilemezken, onun bu düşünceli tavırları karşısında da ne yapacağımı bilemiyordum, gün içinde değişiyordu bir tarafı siyahken bir tarafı beyaza çalıyordu. Belki de artık  kendimi ona baģlı hissediyordum...

~~~~~~~~~~~~~~~~~

Otobüs yolculuğumuz huzurevinde sona ermişti. Kamp alanına da varmamıza üç saate yakın mesafemiz vardı daha...

"Çekilin yoksa burada oksijen kıtlığından öleceğim!"

Sesin geldiği tarafa doğru kafamı çevirdiğimde herkes yavaş adımlarla otobüsten inmeye başlamıştı. Sesin sahibi ise yani canım kuzenim Gamze, elini burnunun üzerinde sallayıp aynı zamanda da öksürüğe yakalanmış bir şekilde kendini dışarıya atıyordu. Dışarıya çıktığında derin derin nefes alırken bizde otobüsten inmiştik. Yanına gidip elimi omzuna koyduğum da doğruldu ve konuşma gereksinimi hissetti galiba.

"Abi kız doldurdu parfüm şişesini. Herhalde dünyada ki insanları zehirleyip dünyanın sahibi olmaya çalışıyor!"

Gamze'nin sözlerinden sonra bu şekilde oluşunun neye borçlu olduğunu da anlamış oldum. E yani kız da haklı. İnsan biraz düşünür üzerine parfüm sıkmadan önce musait bir ortamdamıyım yada sıktın madem az sık.

"Evet çocuklar 1 saat boyunca buradasınız. 1 saat dolduğunda da burada otobüsün yanında buluşalım."

Hoca cümlesini tamamladıktan sonra huzurevine doğru yürümeye başlamıştı. Bizde ağır adımlarla hocanın arkasından kapıya doğru ilerledik.

"E şimdi ne yapacağız"

Cem'in sorusuna bir anlam veremeyerek yüzüne baktım.

"Ne bakıyorsunuz, ne dedim!"

Anlaşılan tek ifadesizce bakan ben değildim.

"Cem hadi biz gidelim aşkım"

Cem yüzüne hınzır bir sırtı yerleştirip Gül'e elini kaval misali uzatmıştı.

"Gidelim o zaman prenses."

Cem'le Gül önden gittiklerinde etrafıma baktım ben, Gamze ve Batu kalmıştık geriye.

"E biz ne yapacağız?"

Benim sorum üzerine Batu sallamamıştı bile. Bir tek Gamze üzerine alınmıştı.

"Valla ben içeriye giriyorum kuzen siz ne yaparsanız yapın."

Cevap vermeme bile izin vermeden kapıdan içeriye girmişti. İşte şimdi Batu ve Ben kalmıştık. Aradan bir Batu'nun yüzüne doğru kaçamak bir bakış attığımda oda bana bakıyorudu. Tüh allah kahretsin yakalandık be!

"Ben otobüse geçiyorum."

Başımla onu onayladığımda yalnız kaldığımı anlamam zor olmadı. Neyse en azından ne yapacağını söylemişti... Yaşlı tontislerin teyzelerin arasına oturmuş bir birleriyle atışmalarını izliyordum.

KABA ÇOCUK (TAMAMLANDI)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin