ÇAKARALMAZ

BÖLÜM 3:KRAL 2. AYHAN

Bilge Kral 1. Ayhan'ın çocuklarını özelliklerine göre yetiştirdiğini söylemiştik.2. Ayhan'ın yeteneği ise diplomasiydi. Büyük bürokratlardan ve elbette ki Bilge Kral'dan dersler aldı. Bunun yanında pek tabi bir Kral savaşta ordusunun komutanı olacağı için askeri eğitimler de aldı. Hitabet, din gibi eğitimlerin yükselttiği yüce benliğiyle asaletin vücut bulmuş halini sembolize ediyordu. Sancar ne kadar gaddarsa, o da o kadar merhametliydi. Sancar celaldi.2.Ayhan ise cemal.

Akşamları herkes uyurken zaten az sayıda olan fakir halkın kapısına erzak bırakırdı. Halktan bunu görenler olmuş ve söylentiler yayılınca da bunu kendini övdürtmek için yaptığının düşünüleceğini düşünüp bunun için üzülmüş biridir.

Ancak asalet sadık bir dosttur. Kimse yanında olmadığında dahi yanından ayrılmaz ve seni hep aynı sıcak tebessümle sarıp sarmalar. Bundandır ki üzerindeki sıcak gülümseme örtüsü kalkmayan insanların gülümsemesiz ve merhametsiz iş yapması düşünülemez.

Bu yüzden halk onun nasıl bir kral naibi olduğunu çok iyi biliyor ve onu küçük kral diye selamlıyordu. Halkın bu tepkisi onu kesinlikle şımartmıyor sadece daha fazla iyilik yapma isteği içine itiyordu. Bu da asaletine asalet katıyordu haliyle. Kralın acı ölümü ile herkes gibi o da derinden sarsılmış, ne yapacağını bilemez durumda kalmıştı.

Nehirvadi topraklarında kral ölünce yerine 15 günlük bir süreçle vezir bakar, bu süreçte herkes matemini yaşar ve yeni kral da tahta hazırlanır. Zaman, kum saatinin içinde hırçınca akan kumlar gibi akıyordu ve günler geçiyordu.

Onuncu gün sabahında olayı metanetle karşılamış ve kendini yeni savaş lordu ilan eden Sancar ve Vezir girmişti.

"Efendim artık tacı giyip tahtı devralmanız gerekiyor."

"Daha vakit var bırakınız acımı yaşayım."

"Ah abi. Sen bir kral naibisin. Bir gün bunun olacağını biliyorduk. Daha fazla halkını kralsız bırakmayacaksın gerçekten değil mi?"

"Sence sen, biraz fazla metanetli değil misin bu konu hakkında kardeşim?"

"Efendim, lordum yapılması gerekeni yaptı. Sizden de aynı metaneti bekleyen bir halk var."

"O halde o güruha söyleyin vezir, Kral 2. Ayhan beş gün sonra kraliyet sarayına taşınmış olacaktır. Bu kral naibinin kesin emridir. Çıkabilirsiniz."

Sancar sözü yeniden alacak oldu fakat, sol kulağında soğuk bir nefes hissetti. Bu şeytanın ta kendisiydi. Vezire döndü...

"Bırak."

Bilinen bir yanlışı daha düzeltelim. Şeytan her daim ayrıntıda gizli değildir. Zira iyi açıklanmış ayrıntılar su götürmez gerçekler misali durulaşacağı için şeytan, tek kelimelik cümlelere saklanır. Bu da onun diğer şeytana selam söyleme şeklidir. Öteki şeytan bu selamı alır ve kendi vücut bulduğu zihinde işler. Vezirin gözlerinde aynı gülümse oldu. İki saniye göz göze geldiler. Vezir olayı çoktan kurgulamıştı. Arkası dönük olan kral naibini selamlayıp çıktılar...