BÖLÜM 1: İHANET ARSENİK KOKAR....

115 10 1
                                    

Saat 16.30du.Kapı çalındı. Upuzun, dalgalı ve kumralın en güzel tonunda bir saçın altında yemyeşil baharlar kokan buğday beyazı bir ten, asaletin yalnızlığı ile kar beyaza dönmüş omuzlardaki saçların içinde ruhunu tövbeye adamış eski bir günahkârla göz göze geldi. Birinin gözlerinde edilmiş duaların, yakılmış yakarışların karşılık bulmuş olmasının mutluluğu vardı. Ötekinde ise "Yıprandım. Son sana geldim, sen sev beni." Diyen ama yine de açık verirse açığına vurulacakmış hissiyle açık vermemeye çalışan bir kırlangıç bakışı... Tatlı bir gülümseme oldu... Hayır! Bazı zamanlar sözcüklere ihtiyaç yoktur. Zira, "elime düştün" gülümsemesi ile "Ey benim edilmiş duam, hoş geldin!" gülüşü arasında fark vardır. Sarıldılar... Ve yine HAYIR! Burası hikayenin ne başı ne de sonu... Ki güzel olan her şeyin de sonu olması gerekmiyor.

...............1300 yılı...........

İnsanlar, zevk sefa içinde koşarken eğlenceden eğlenceye, elinde ne varsa hunharca ve cömertçe harcıyordu. Buna dünyası da dahil elbette. "Hunharca" ve "cömertçe"... Bu iki kavram durumun tam tehlikesini gözler önüne sermeye yetiyordu aslında. Ki keza zevkin tadını alıp sarhoş olmuş insanın gözü kör olur. Gözü kör, kulakları sağır insanlar, doğadan yükselen imdat senfonisini duyamıyorlardı. Sonbahar sert geçiyor hasatlar, ekinler çıkmıyor eldeki erzak hızla tükeniyordu.

Kış aylarını gösteriyordu takvimler ki. insanlığın elinde hiçbir yiyecek kalmadı. Pek tabidir ki zevk sefa zamanlarında kralın dalkavuğu olan topluluk içinde sesler yükselmeye başladı. İçlerinde birisi vardı ki, şeytanla anlaşmıştı ve ruhunu şeytana satan her günahkâr gibi kötü olan ne varsa hemen kurguluyordu. Doymak nedir bilmeyen bir yalan açlığı içinde, en çok fısıltı ondan yükseliyor ama en gizli o kalıyordu. Takdir edersiniz ki bir savaş lordu gerektiğinde bir casus gibi gizlenmeyi bilen bir asker olarak eğitilir. Evet. Bu kişi, Kralın babasının, tahta göz dikmesin diye asker eğitimine önem verdirdiği küçük oğlundan başkası değildi. İhanet, Krala sarımsak kokusuyla albenilenmiş bir yemek misali servis ediliyordu. Ve bu defa kokan arsenikti.

ÇAKARALMAZजहाँ कहानियाँ रहती हैं। अभी खोजें