BÖLÜM 2: SAVAŞ LORDU 1. SANCAR

84 7 0
                                    

Krallıkla yönetilen her halk gibi Nehirvadi halkının da bir kralı vardı. Ancak bilinir ki topraklar hanedanın ortak malı olduğu için Bilge Kral 1.Ayhan taht, bir oyunla parçalanmasın diye iki oğlunu kendi özelliklerine göre eğittirmiştir.

Kahverengi saçları ve sakalı ile yirmisinde olan küçük prens Sancar, askeriyeye merak sarmıştı.1.90 boyu, çevik ve atik yapısı ile zırhların içinde miğferi olmadığı zaman yüzündeki kılıç yaraları ile tam bir ölüm makinesi olarak gözükürdü. Savaş meydanlarında silahını bir virtüözün kemanını kullandığı gibi benimser ve savaşmaktan zevk alırdı.

Henüz 20 yaşındayken Uzungöl Savaşı'ında Bilge Kral 1. Ayhan Tuzlu Vadi Kapısı'nı kuşattığı zamanda yanına 5 adamını alıp kraldan müsaade istemiş ve ortadan kaybolduktan sadece yarım saat sonra surların kapısını açmış olması elbette ki bir tesadüf değil, 6 yaşından beri aldığı askeri ve casusluk eğitimlerinin bir sonucudur. Tuzlu Vadinin kaynaklarını almış olması onun ilk askeri zaferi olmuştu. Ve onu kahraman yapmıştı. Artık kral ile birlikte avlar dahil olmak üzere bütün silahlı eğlencelere katılıyor ve savaş konseyinde söz hakkı olan bir üye olarak bulunuyordu. Seferlerde kazanılan her başarıda biraz daha gözünü yükseklere dikiyor ve hep elde ediyordu.

Kanlı etin tadını almış bir hayvan başka şey yemez. Kazanılan her zafer onun etiydi. Kral bunu farketti. Bunun bir tehlike olacağını hissediyordu. Neden sonra, sonsuz uykuya teslim oldu...

Krala yakışan bir merasim hazırlandı. Nitekim Bilge Kral 1. Ayhan Vadiye en güçlü dönemi yaşatmış ve dünya üzerinde bulunan 3 kıtayı da toprakları haline getirmişti. Bu bakımdan en görkemli töreni hakediyordu. Ağıtlar yakılıyordu...

Hangi kış ki seni halkından alan?

Öyledir ki gayrı bundan,

Kışlar da düşman!

Madem yoksun sen,

Olmasın dertlere eman!

Duy Tanrı, yakarıştır bu yakılan!

Kanlı kışlara eman,

Kanlı kışlara eman...

Derken kopuzlar susup yerini dualara ve ilahilere bırakıyordu... Herkes ağlıyordu. Bir kişi ise içten içe sakallarının altından haylaz bir gülüşle kutluyordu. Zira bu çalanlar onun zafer marşıydı.

Artık resmen savaş lorduydu. Ama o kanlı ete alışmış bir aslandı...

ÇAKARALMAZHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin