8.0 (Final)

71.1K 3.9K 3.1K
                                    

-02.02.18

Ed Sheeran - Perfect

Bölüm sonuna yazdığım notu okuyun lütfen.

Oy vermeyi ve yorum yapmayı unutmayın. Keyifli okumalar. ♡

💦

1 hafta sonra

"Geldiğimizden beri hiçbir şey yemedin. Halbuki pizzayı çok seversin." dedi, elindeki pizza dilimini ısırırken.

"Canım istemiyor," dedim, son birkaç gündür ağlamaktan kısılan sesimle.

Evet, ağlamıştım.

Çünkü Ceyhun intihar etmişti.

O gün aklıma geldikçe ölüyor gibi hissediyordum. Aldığım nefes boğazımda düğümleniyor bedenimin nefessizlikten yanmasına sebep oluyordu. İçimde yanan büyük bir yanardağ vardı sanki. İlk kimi görsem patlayacak, kavurucu ateşimle herkesi yakacakmış gibi hissediyordum. Canım yanıyordu. Onun eski halleri aklıma gelince gözlerim karıncalanıyordu. Tabii ardından bitmek bilmeyen göz yaşlarım. Bir haftadır ölü bir insan gibi etrafta dolanıyordum. Bana kalsa gün boyu evde yatacak ve asla sıcacık yatağımdan çıkmayacaktım. Ekin ise sürekli buna mani oluyordu. Her seferinde beni boş bırakmıyor, birlikte vakit geçirmemizi sağlıyordu. Anlıyordum. Yanımda olduğunu hissettirmek istiyordu. Bunu zaten biliyordum.

O gece, Ekin'lerden hızla çıkıp nerdeyse benim evimin olduğu tarafa 20 dakikada varmıştık. Ceyhun'un evi benden biraz daha uzak olunca, bu mesafe Ekin'in evi sayesinde daha da uzamıştı. Reyhan teyzenin surat ifadesini ömrüm boyunca unutamayacaktım. Çaresiz hallerini, ağlamaktan kızaran gözlerini hiç unutamayacaktım. Ceyhun, kötü bir şey yapmıştı. Arkasında ona değer verenlerin ne hissedeceğini düşünmeden bencilce davranmıştı. Ona kızgındım. Şu an yaşıyor olsaydı ilk önce sımsıkı sarılır, daha sonra ise yumruklarımı böyle bir şeye kalkıştığı için durmadan yüzüne geçirirdim.

Onu banyoda kanlar içinde bulmuştuk. Banyodan gelen sesler ise büyük bir ihtimal onun dolaptaki her şeyi yere savurmasıyla çıkmıştı. İlk önce sol bileğini kesmeyi denemiş ama beceremeyince sağ bileğini daha kötü yaralamıştı. Aklıma gelen görüntüyle tekrar gözlerime iğne batıyor gibi hissetmiş istemsizce kirpiklerimi kırpıştırmıştım.

Ceyhun'u hastaneye yetiştirmiştik. Ama nafileydi, zaten yol boyunca kanaması durmamış, nabzının yavaş yavaş durmasına kendim şahit olmuştum.

Kucağımdaydı.

Kalbinin yavaş çarpıntısı hissetmiştim.

O duygu o kadar tarifsizdi ki, hayatımda asla bir daha tatmak istemiyordum.

Arabada çığlık çığlığa ağlamış, kucağımdaki Ceyhun'u uyandırmak için sürekli sarsmıştım.

Sonuç olarak, uyanmamıştı.

Hepimiz hastanede mahvolmuştuk. Herkes bir köşede transa girmiş gibi ağlıyordu. Reyhan teyze, ben, Ekin hatta o gün Can ve Canan da ordaydı. Bu aralar ona karşı öfkeliydim.

Çünkü bu olanlardan ondan başka kimseyi suçlu bulamıyordum.

Zaten onu banyodan, Ekin'le birlikte dışarı taşırken önümüze gelen ilk taksiye atlamıştık. Ambulansı aramamıza rağmen karşımıza çıkan taksiyi geri çeviremezdik. Taksideyken fark ettiğim diğer ayrıntı ise, Ceyhun'un cebinden düşmekte olan kağıt parçasıydı.

Canan'a son kez mektup yazmıştı.

Tabii ki mektubu Canan'a vermeyecektim. Birkaç gün önce kendime geldiğimi düşünerek mektubu okumuştum.

PORTAKALLI SÜT | Texting जहाँ कहानियाँ रहती हैं। अभी खोजें