#FırtınaÖncesi

528 130 10
                                    

"Bu ne hâl oğlum?"

"Alt tarafı bir sıyrık.."

"Kızı yaka paça götürdün kucağında getirdin.Bir de yaralanmışsın.. yoksa o şırfıntı mı yaptı?Ben şimdi gösteririm ona!"

Ben anneme yetişene kadar Mira'nın yanına gidip saçlarına yapışmıştı çoktan.Zavallı kız saçlarını annemin ellerinden kurtarmaya çalışıyordu bi çare.

Annemi zar zor üzerinden çekmiştim ki kıza tükürdü.Sakinleştiğini düşünerek bıraktığımda Mira'ya vurmak için elini kaldırdı.Mira kendini korumak için ellerini kendine siper etmişti ama ben ondan önce davranıp annemin elini yakaladım.

Anneme bugün olanları üstünkörü anlattığımda durulmuştu.Odamdan çıkmadan önce yaramı sarmıştı. O gidince bende kendimi yorgunlukla yatağıma attım. Elimi kafamın altına koydum ve odamın tavanına baktım. Viraja girmeden önceki halimiz ve konuşmamız aklıma geldi.

"Öleceğiz,öleceğiz"

"Mira bana güven.Duydun mu?Bana güven."

"Lanet olsun sorun da bu ya zaten.Sana güveniyorum."

Viraja girerken benim kahkahalarım onun çığlıklarına karışıyordu. Konuşmamızı hatırlamak beni gülümsetmişti.

Mira

Uykumdan sıçrayarak uyandım. Bir çift el saçıma yapışmış çekiyordu. Saç diplerimdeki acıyla çığlık attım. Ben saçlarımı kurtarmaya çalıştıkça o daha da yapışıyordu saçlarıma. Duymadığım hakaret kalmamıştı ve Rüzgar annesini anca üzerimden çekebilmişti. Ben şaşkınca ikisine bakarken suratıma tükürülmesiyle öylece kalakaldım. Tükürdüğü yetmemiş anlaşılan bir de tokat atmak için elini kaldırdı. Hızla ellerimi kaldırıp yüzüme kapattım. Ellerimi çektiğimde önümde Rüzgar'ı buldum. Beni annesinden korumak için aramıza girmişti.

Onlar odadan gidince bende banyoya girdim. Yüzümü yıkadım ve kendime gelmek için silkelendim. Tekrar odaya döndüğümde Özgür yatakda oyuncaklarıyla oynuyordu. Onu kimin getirdiğine bakmak için koridora çıktığımda evin hizmetlisini gördüm. Kapıyı kapatıp tekrar içeri girdiğimde Özgür'ün yanına oturdum ve başından öptüm.

"Anneciğim.."

Sonraki saatlerde Özgür'le ilgilenmiştim.Kapı açıldığında evin hizmetlisi Selma ablayı gördüm.

"Yemeğiniz hazır efendim,Rüzgar bey sizi masada bekliyor."

Özgür'ü kucağıma alarak odadan çıktım.Mavi gözleri sanki birisini arıyormuşçasına etrafta dolanıyordu..Mutfağa girdiğimizde Rüzgar kafasını yemeğinden kaldırmamıştı bile..İlerledim ve sandalyenin birisini çekip oturdum.Ben ona yemek yedirirken onun gözleri sürekli Rüzgardaydı.

Rüzgar yemeğini yemiş telefonuyla ilgileniyor Özgür ise onun dikkatini çekmeye çalışıyordu.Bir süre daha müdahale etmeden bekledim..

Özgür'ün mızmızlanmasını duymuş olacak ki gelip kucağımdan aldı.Hemen ağlamayı kesmişti hatta Rüzgar'a gülücükler atıyordu.Baba yerine koyuyordu onu sanırım.Daha önce hiçbir erkekle bu kadar yakın olmasına izin vermemiştim.Ayrıca Rüzgar ona karşı gayet sevecen davranıyordu..Onlar birlikte vakit geçirirken oturduğum koltuktan onları izliyordum.Rüzgar'ın erkeksi kahkahası ve Özgür'ün bebeksi sesi kulağa müzik gibi geliyordu.

Oturduğum koltukta iyice mayıştığımı fark edince ayağa kalktım.Özgür'ü uyku saati geldiğine bir türlü ikna edemiyordum.Rüzgar'dan ayrılmıyordu.Biraz daha koltukta bekledim ama artık kafamı bile taşıyamayacak hale gelmiştim.

"Uykunla savaşmayı bırak ve git uyu.Özgür bu gece benimle kalmak istiyor anlaşılan."

"Ya gece uyanırsa?"

"Halledebilirim herhalde, hadi git yat."

"Peki."

Hiçbir şeye itiraz edecek halim kalmamıştı.Merdivenlere yöneldim ve ağır ağır çıktım basamakları.Odaya girdiğimde direkt kendimi yatağa bıraktım ve yatakta yuvarlanarak örtüye sarınıp gözlerimi yumdum.

Sabah saat yedi sularında uyandım.Yatakta biraz gerindim ve sonra Özgür'e bakmak için kalktım.Gece beni uyandırmadıklarına göre bir sorun olmasa gerek.Odadan çıkıp koridorda ilerledim.Aralık olan kapıdan içeriye baktım.

Rüzgar'ın üzerinde bir şey yoktu ve oğlum onun heybetli omuzlarının üzerine kendini atmıştı.Uyanmış ve Rüzgar'ı uyandırmaya çalışıyordu.Kapıyı ittirdim ve yanlarına gidip Özgür'ü aldım.Özgür'ü aldığımda sırtı çıplak kalmıştı.Spor yaptığı çok belliydi.Kıpırdanınca onunla yüz yüze gelmemek için hemen arkamı döndüm ve odadan çıktım..

Rüzgar

Sabah kıpırtıyla uyandığımda Mira gelmiş ve Özgür'ü alıyordu.Kısık gözlerle ona bakıyordum o ise vücuduma.Kıpırdandığım anda arkasını dönerek odadan çıktı. Kalktım ve işe gitmek için hazırlandım.Bugün evlerine dönecekleri gündü.Onları daha fazla burada tutamazdım umarım ben yokken annemle birbirlerini öldürmezler.Evden hiçbir şey demeden ve kimseye görünmeden çıkmıştım.

Ofisime girmeden önce sekreterim Mine'nin bana yetişmek için koştuğunu gördüm.Durdum ve tek kaşım havada söyleyeceklerini bekledim.

"Efendim Meram Holding'in sahibi Serdar Meram'ın kızı Açelya hanım odanızda sizi bekliyor."

"Tamam Mine işine dönebilirsin."

İçeri girdiğimde ayağa kalkmıştı.Yanına yaklaşırken ona baştan aşağıya baktım.Simsiyah saçları , gayet güzel bir yüzü ve kusursuz denecek bir vücudu vardı.Tabii silikonları seven adamlar için öyleydi fakat bana iğrendirici geliyordu.Aklıma Mira'nın görüntüsü gelince bu kadını solda sıfır bırakıyordu.Kadın konuşmaya başladığında aklımdaki görüntüler dağılıvermişti.

Bir süre işlerden konuşmuştuk, yakında yapacağımız ortak proje hakkında filan sonrasında ise ısrarla öğle yemeğine çıkmayı teklif etti.Son zamanlarda babamın gözüne çok batmıştım yaptıklarımla ve şimdi toparlamam gerekiyordu işleri.Teklifini kabul ettim ve toplantıdan sonra onunla restoranda buluşacağımı söyleyerek ofisimden gönderdim.O gittikten sonra Hakan'ı aradım.Bir bahaneyle eve girip kontrol etmesini istedim.Herşeyin yolunda olduğunu, annemin Mira'ya sürekli alttan alttan giydirdiğini söylemişti.Telefonu kapattıktan sonra Mine'nin getirdiği birkaç dosyayı imzaladım ve toplantı odasına gidip misafirlerimi karşıladım..

Toplantıdan çıkmış ve arabama atladığım gibi restorana sürmüştüm.Bir an önce sepetlemem gerekiyordu kızı.Ben restorana girerken o bir köşede oturmuş önündeki menüye bakıyordu.Kafasını kaldırıp beni gördüğünde gülümsedi.Gittim ve karşısındaki sandalyeyi çekip oturdum..

Saat altı gibi eve döndüğümde ev çok sessizdi.Aklıma iki ihtimal geliyordu ya annem Mira'yı öldürdü ya da Mira annemin laflarına dayanamayıp evden gitti.Salona doğru ilerlediğimde Mira öylece oturmuş televizyona bakıyordu ama aklı orada değil gibiydi.Süreyya Sultan ise Özgür'le oynuyordu.Ah tabi ya Özgür'ün sıcak kanlılığı ve o kimsenin karşı koyamadığı gülümsemesini unutmuşum tamamen.

Annem beni fark ettiğinde sanki suç üstü yakalanmış gibi kalakaldı fakat ben gülümseyip göz kırpınca o da mahçup bir şekilde gülümsedi.

"Hoşgeldin oğlum."

Mira annemin söyledikleriyle dönüp bana baktı.Yanağındaki parmak izlerini görmemle kaşlarım çatılmıştı.

ÖZGÜRМесто, где живут истории. Откройте их для себя