#Utanç

882 142 10
                                    

Mira

Kendime geldiğimde Özgür yanımda yatıyordu ve üzerimiz örtülüydü.Uyku sersemliğiyle hiçbir şeyi umursamamış ve Özgür'e daha da sokularak yanağından öpmüştüm.Sonrasında tekrar onun mis kokusuyla uykuya dalmışım..

Uyandığımda Özgür'ü yanımda bulamamış ve ayağa fırlamıştım.Odadan çıktığım anda koridordaki kapıları açarak ilerledim.Özgür'ü bulamıyordum.Oğlumun ağlamasını duyduğumda merdivenlere koştum..

"Özgür!"

Merdivenlerin yarısına gelmiştim ki ayaklarım birbirine dolandı ve dengemi kaybettim.Geri kalan basamakları yuvarlanarak inmiştim.Yerden kalktım ve Özgür'ün sesini duyduğum yöne döndüm.Hızlı hızlı giderken dizimi bir yere çarptım.Acıyla inlerken Özgür'ü gördüm ve sendeleyerek ona ulaştım.Kadının kucağından çekip aldığım yavrumu bağrıma basarken saçlarını okşuyordum.

"Şş.Geçti,geçti oğlum.Annen yanında."

Gözlerim kapalı bir şekilde onu sakinleştirmeye çalışıyordum.Özgür sakinleşince gözlerimi açtım. Kadın şaşkınca bana bakarken o an acı tüm bedenimi sardı. Geriye doğru iki adım atmıştım ki arkamdaki koltuğa çöktüm. Özgür kucağımdayken Rüzgar'ı fark ettim. Her şeyin sorumlusu oydu. Bizi buraya getirip hapis etmişti resmen. Sinirle gözlerinin içine bakıyordum öylece.

Gelip yanıma oturdu ve kadını yolladı. Özgür'ü kucağımdan almak istemiş ama izin vermemiştim fakat Özgür bana ihanet eder gibi onun kollarına atılmıştı. Ne kadar sinirime dokunsa da onun Özgür'e asla zarar vermeyeceğini hissediyordum.

Ayağa kalktım ve topallayarak yürümeye başladım. Ahşap merdivenin basamaklarını çıkarken dişlerimi sıkmaktan çenem acımıştı. Koridorda ilerlerken duvara tutunuyordum.. Nihayet odaya geldiğimde banyo kapısına ilerledim direkt. Banyoya girdiğimde kapıyı arkamdan ittirmiştim. Banyonun beyaz mermerleri bile parıldıyordu. Aynanın karşısına geçtiğimde zor da olsa kollarımı kaldırıp kazağımı çıkarttım. Sırtımı aynaya dönüp omuzumun üzerinden kendimi inceledim. Kızarıklıklar vardı ve büyük ihtimalle moraracaklardı.

Tekrar odaya döndüm ve yavaşça kazağı kafamdan geçirdim. Kazağı tam aşağıya doğru çekiştiriyordum ki Özgür'ün sesini duymamla kapıya döndüm aniden. Aniden dönmekle hata yapmıştım tabii.. Acıyla yüzümü buruşturmuş ve kendimi yatağın üzerine atmıştım.

Özgür'ü yanıma bırakmış ve gitmişti. Kendimi yatağa bırakmış ve dizimi kendime doğru çekmiştim. Dizimi ovuyordum ki bir andan ayak bileğim çekildi. Tam doğrulacaktım ki konuştu..

"Yat! Merdivenlerden nasıl yuvarlandığını gördüm.."

"Sen-"

"Mira."

"..."

"Sus!"

Özgür yatakta oturmuş dikkatlice Rüzgar'ı izliyordu.. Onun o dikkatini toplamış koca gözleri, suratındaki ifade beni gülümsetmişti ki canımın yanmasıyla inledim..

"Evime gitmek istiyorum."

"Gidemezsin!"

"Kıyafetlerimi alayım en azından."

"Tamam.Evinin adresini ver."

"Ne?"

"Duyduğunu ikimizde biliyoruz."

Ben ve Özgür salonda oturmuş çizgi film seyrederken Rüzgar tekli koltukta oturmuş ve telefonuna gömülmüştü. Yaklaşık bir saat kadar sonra zil sesiyle dönüp kapıya baktım. Rüzgar sabah ki kadına kapıyı açması için işaret vermişti. Siyahlı adamlardan biri elindeki bavulu kadına veriyordu. Tekrar önüme dönmüş ve boş gözlerle TV'ye bakmaya devam etmiştim. Özgür'ün kahkahasıyla kendime gelmiş ve başından öperek saçlarını okşamaya başlamıştım..

Ne ara uykuya daldığımı bilmiyorum, Özgür'ün kollarımdan çekilmesiyle uyandım. Rüzgar uyuyan Özgür'ü kucakladı ve ilerlemeye başladı. Uyku sersemliğiyle ellerim havada kalmıştı.

"Nereye?"

"Odaya götürüyorum uyu sen."

Onu dinlememiş ve yüzümü ovuşturduktan sonra ayağa kalkmıştım. Sarsak adımlarımla peşlerinden giderken bir şeye çarparak durdum. Kafamı kaldırdığımda Rüzgar'ın heybetli omuzlarıyla karşılaştım. Rüzgar dönüp çatık kaşlarıyla yüzüme baktıktan sonra merdivenlere yöneldi.'Sanki bilerek çarptık adama bak ya!'

Tam bende merdivenlere yönelecektim ki dış kapının açılmasıyla durdum. Dönüp uykulu gözlerle baktığımda Süreyya Hanım'ın geldiğini gördüm. Başımı eğerek selam vermiş ve basamakları çıkmaya başlamıştım. Odaya girdiğimde Rüzgar oğlumu yatağa yatırmış örtüyü örtüyordu üzerine..

"Akşam saat sekiz buçukta sofra kurulur babam gelir siz de yemekte olacaksınız."

Söylediklerinden sonra banyoya girdi. Ben omuzumu ovarken yanıma geldi ve elindeki kremi elime tutuşturdu.

"Teşekkürler."

Öylece donuk gözlerle gözlerime baktı ve baştan aşağıya beni süzdükten sonra kafasıyla yan tarafı işaret etti. Yerdeki bavulu yeni fark ediyordum. Bu benim bavulumdu. Kapıya doğru bir kaç adım attı ve tam çıkacakken durdu.

"Doğru dürüst bir şeyler giy.. Bir daha da odanın kapısını kapatmadan soyunup-giyinme!"

ÖZGÜRWhere stories live. Discover now