BÖLÜM 49 : CÜRETKARLIĞA TEMAS ETMEK

8.3K 390 260
                                    

Odanın içindeki gençler merakla içeri giren kadını süzerken öğretmenleri Yasemin Hanım heyecanla Miray'ın yanına geldi.

"Miray Hanım bize böyle bir fırsat tanımanız karşısında ne diyeceğimi bilemiyorum.Çocuklar inanın bir haftadır uyumadıkları her an çalıştılar.Umarım bir hata olmadan altından kalkabiliriz."

"Ben de o sıralardan geçeli çok olmadı hocam,kendi okuduğum lisenin öğrencileriyle sahne paylaşmak farklı bir his olacak.Hata yaparlarsa da yapsınlar önemli değil,size bunu ben teklif ettim.Repertuarı elinize sadece bir hafta önce verdim,deneyimli müzisyenler bile bu kadar kısa sürede hazır olamaz.Burada amaç onların kendini,benim de üzerinde çalıştığım işi insanlara tanıtmak,iyi vakit geçirmek...Güzel olacak ben eminim."

"Bu yaşta bu olgunluk...Ne diyebilirim takdir etmek dışında bilemiyorum."diyen hevesli öğretmen genç kadının sol kolunu hafifçe okşayıp minnettar bakışlarla "Gerçekten çok çok teşekkür ederim öğrencilerim adına."derken Miray,aklının daha on dakika önce sol koluna dokunan başka birine kaymaması için azami bir çaba sarf ederek gülümsedi.Teknik hazırlıklarla ilgili birileriyle konuşmaya çalışırken bile aklının bir köşesi devamlı arşiv odasında geçen o kısacık konuşma o bir anlık dokunuştaydı.

Boran ona öfkeliydi ve o içten içe buna sevinecek kadar acizdi.Ama içinde çoğalmaya başlayan umut zerreciklerini durduramıyordu.

Boran ona öfkeliydi...Onu unutmamıştı...Onu umursamıyor değildi...Onu silip, yok saymamıştı...Belki sevmiyordu,belki başkasını seviyordu ama karşı hissiz değildi...Öfke bile olsa hala onda bir duygu uyandırıyor olmasına mutlu olduğu için kendini zavallı hissetti genç kadın. Odaya dalıp kendi kendine söylenirken Lilium için"bizim otelimiz" demişti...Bizim...Onun aklının bir köşesinde hala "biz" vardı demek...

"Hazırsanız sahne ayarlamaları bitmiş,çıkabilirsiniz Miray Hanım."

"Aaa tamam tamam geliyorum bir iki dakikaya ihtiyacım var."

Ellerini yüzüne rüzgar yapacak şekilde salladı,sakinleşmeye ihtiyacı vardı.Mantıklı düşünmeye bir dakikalık bir konuşma yapmış olmaları Boran'ın güzelliğiyle herkesi dönüp baktıran o  kadınla birlikte olduğu gerçeğini değiştirmiyordu. Umutlanamazdı,umutlanacak bir şey bulmamalıydı.Çellosunu ve nota kağıtlarını kontrol ederken ruh gibiydi...Sanki aralarında konuşulması gereken bir şeyler varmış yarım kalmıştı...Sanki o içindekileri anlatamamıştı...Eksik...Kesinlikle bir eksiklik hissediyordu...

Nota kağıtlarının arasında bir parçaya gözü takıldı hafifçe tebessüm ederek hızlı adımlarla ona eşlik edecek öğrencilerin sabırsızca kıpırdanarak beklediği odaya girdi.En köşede kemanının telleriyle oynayan Kaan'ı görünce sevinçle gülümseyerek, dışarı gelmesi için eliyle işaret etti.Uzun boylu çocuk kahverengi gözlerinde hafif panik belirse de; bunu etrafa belli etmeden sakince kızın yanına geldi. Miray kendisine sahnede eşlik etmesi için eski lisesine gidip son sınıf öğrencileriyle görüştüğü ilk toplantıdan beri bu 17 yaşındaki gence karşı özel bir şefkat duyuyordu.Yüzüne sürekli düşen açık kumral saçları,her zamanki sakin hareketlerine rağmen grubun morali düştüğünde yaptığı küçük şaklabanlıklar, hiç  bir zaman aşırıya kaçmayan naif halleri ona fena halde birini hatırlatıyordu. Küçük,bıyıksız bir Boran...Bu geçmişti aklından onu gördüğünde; keman çalışını dinleyince ise nasıl müthiş bir yetenekle karşı karşıya olduğunu görüp öz kardeşiymiş gibi gurur duymuştu.Şimdi ise söylemediklerini,anlatamadıklarını anlatabilmek için ona ihtiyacı vardı.Elindeki nota kağıdını çocuğa uzatırken;

"Biliyorsun ben çalacağım siz arka plandan bana destek olacaksınız,koro söyleyecek." dediğinde çocuk başını salladı.

"Evet evet Miray Ha-"

TEMASWhere stories live. Discover now