BÖLÜM 24 : ENTRİKAYA TEMAS ETMEK

8.2K 339 118
                                    

"...Yanlış anlama ama sen bu oyunu kuralına göre oynamazsan, bu sektörde işin zor."

"Sırf benim kariyerimi önemsiyorsun eminim (!) bunları söylerken."

"Herkesin kariyeri kendine. Bizim durumumuz aynı çıkarlara hizmet ediyor o kadar. Tabi sen sözde adamla boy göstereceğin gecede, karşında başka kızlara yılışmasını izlersen ikimizin çıkarına da uymuyor."

"O gece çok içmişim..."

"İçmeseydin! O basiretsiz herife yanaşabilseydin, sen şu an onun sevgilisi diye magazinde ismini duyururken; ben de sevdiğim kadını teselli edip,gönlünü kazanıyor olurdum. Oysa şimdi onların birlikte çektirdikleri"tatlış" fotoğraflarına bakıyoruz.."

"O tatlış kareleri çok da engelleme şansımız yok bence, aynı dizide oynuyorlar. İkimizin de ulaşamayacağı,baş başa kaldıkları çok zaman var sonuçta..."

"Emin olma bence."

"Tiyatrodan sonra, diziye de mi gireceksin aralarını bozmak için? "

"Ben değil..." diye dalga geçer gibi gülüşü duyuldu erkek sesinin. Merakını cezbettiği için kulak misafiri olmayı bırakıp, açıkça dinlediği konuşmadaki bu sessizliğin ne olduğunu anlamaya çalışan Pelin, kulisin aralık kapısından içeriyi görmeye çalıştı. Kısacık bir anda Kayaalp'in Gözde'ye bir şey gösterdiğini daha sonra kızın "Sana inanmıyorum.Nasıl yaptın bunu?" diyerek sevinçle onun boynuna atladığını seçebildi."Doğru menajerlere yapılan stratejik hamleler, diyelim." Her an daha çok tiksinmekte olduğu kızın sesi tekrar yükselirken "Sen bana bu iyiliği yaptın ya... Hiç merak etme bundan sonrası ben de! "deyip onun hızla odadan çıkmak için hareketlendiğini duyunca hemen kapıdan çekildi. Gözde, yüzünde hayra alamet olmayan pis bir sırıtışla elindeki kağıtlara bakarak uzaklaşırken, oradan kaçmak için arkasına hızla dönen Pelin kapıdan çıkan Kayaalp'le çarpıştı.Adamın elindeki çay üstüne döküldüğü için hızla gömleğini çıkardı.Kız özür sözcükleri gevelerken bir an gömleğin altından çıkan vücut karşında yutkundu. Baklavaları mı vardı onun? Kayaalp onu kolundan hoyratça çekerek odaya sokarken ağzını bile açamamıştı. "Ne yapıyorsun sen burada ?" "B-Ben" diye gevelerken kolundaki el sıkılaşmıştı.

"Bizi mi dinledin?"

Pelin derin bir nefes alıp kolunu adamdan kurtardı,bir kaç adım gerileyerek sinirli bakışlarını adamın gözlerinin tam içine yöneltti.

"Sizi dinlemiyordum ama konuşmanızı duydum,onu soruyorsan. Duyduklarıma gelince o kal- o pislik kızla bir olup, arkadaşımın ilişkisini bozmana izin vereceğimi sanma." Genç kız lafımı söyledim  havasıyla kapıdan çıkmaya çalışırken, bu kez diğer kolundan tutup onu duvara yapıştıran adamla burun buruna geldiğinde, hafifçe çırpınıp kurtulmaya çalışsa da; Kayaalp'in gücü bir milim bile kıpırdamasına izin vermemişti. "Kaltak, demeye çalışıyordun galiba" diye fısıldadı. Yeşil gözleri karanlık bir şekilde parlıyordu. "Sen daha bu kelimeyi söylemekten çekiniyorsun. Biricik arkadaşın Boran'ın -belli ki sana söylemiş olduğu- "gizli ilişkisini" ilk öfkeli anında söylemen gereken son kişiye,ağzından kaçırıyorsun. Bu naif ve pek de keskin zekalı olmayan halinle, beni nasıl engelleyeceksin çok merak ettim Pelin."

Genç kızın hem bu gereksiz yakınlıktan tedirgin olmuş,hem de Kayaalp'in söyledikleri karşısında kendini minik bir kız çocuğu gibi hissetmişti. Sadece adamı ittirmeye çalışarak " Uzak dur" dedi. Kayaalp daha yüzüne giderek yayılan alaycı gülümsemesiyle iyice dibine girmişti. "Korkma ben senin "romantik" arkadaşın gibi canı yandığında önüne çıkan kızla yatan biri değilim. Aşkım için mücadele ediyorum sadece." Pelin'in artık sinirden gözleri doluyordu, bunu gören Kayaalp'in bakışları yumuşadı bir kaç adım geri çekilip bakışlarını duvara çevirerek " Kimseye bir şey söyleme" deyip konuyu kapatmaya çalıştı. Kızın sesiyle irkilip tekrar ona döndü.

TEMASWhere stories live. Discover now