Leymi

104 5 2
                                    

Kai'den

Tüm varlığımla onu istiyordum. Aylardır hiç bir kadına dokunmamıştım ve artık Lamianın gülüşü,bakışı bile beni tahrik ediyordu. Onu öpmeme, ona dokunmama izin vermiyordu. Benden uzaklaşmasından o kadar korkuyordum ki her emrine itaat edecek duruma gelmiştim. Herkesi yöneten Genç Lider Kai artık bir yabancı kızın karşısında aciz köle gibiydi.

" Neden benden kaçıyorsun? Neden beni istemiyorsun?"

" Kai bak.. " konuşmasına fırsat vermeden bağırmaya başladım.

" Asıl sen bak Lamia! Asıl sen bak! Ergenler gibi elim penisimde dolaşır oldum. Ben bir erkeğim anlıyor musun? Benim hormonlarım var ve üstelik senin harika bir vücudun var. O yatakta sıcaklığını hissedip sana sahip olamamak nasıl bir şey biliyor musun sen? Ah hayır tabi ki bilmiyorsun. Söylesene nasıl dayanıyorsun? Hiç mi benden etkilen miyorsun? Söylesene lanet olası beni çekici bulmuyor musun? Ilk defa bir kadınla sevişmeden uyudum Lamia benim yatağıma giren hiç bir kadın penisimin tadına bakmadan kalkamaz. Ah tabi ilk günde becermeliydim seni! En başta bir kere tadını alsaydın her gece kucağımda zıplıyor olurdun!" öfkemi kontrol edemiyordum. Bu kadar sinirle tepki vereceğimin ben bile farkında değildim. Beni çekici bulmama ihtimali bağırırken aklıma gelmişti ve öfkemi ışık hızıyla bir kaç katına katladı. Ben çılgınlar gibi oda da turlayıp bağırmaya devam ederken ifadesiz gözlerle beni izliyordu. Bakışlarını bir an bile üzerimden almadı.

" Bakma bana öyle! Cevap ver! Bakışını istemiyorum cevabını istiyorum!" ifadesizliğini sürdürdü. Konuşmadı. Dayanamadım bir kez daha bağırdım.

"Lanet olsun Lamia en azından lezbiyen falan olduğunu söyle!" öpülesi dudaklarını araladı

" Kai siktir git." dedi.

Sağa sola tekmeler savurdum. Elime gelen herşeyi duvarlara fırlattım. Kendimi kontrol edemiyordum. O ise hala ifadesiz bir şekilde yatakta oturuyordu. Kapının gürültülü bir şekilde vurulmasıyla kendime geldim.

"Bay Kai iyi misiniz efendim? Cevap vermezseniz içeri girmek zorunda kalacağım." Fengin olduğunu anladığım sesin kurduğu cümledeki anlamı idrak edemiyordum. Lamiaya sabitlediğim gözlerim, zaman mekan kavramını algılayıp beynime, uygun sinyalleri gönderemiyordu. Koluma dokunan bir elle irkildim.

"Bay Kai. Bay Kenzhiyi aramamızı ister misiniz?" olumsuz anlamda kafamı hafifçe salladım.

Koşar adımla evden uzaklaştım. Arabama bindim. O ifadesiz haliyle beynime kazınmış Lamia görüntüsü her yerdeydi. O silüetin üzerine arabamı sürdüm. Hangi ara elime aldığımı hatılamadığım telefonumla bilinçsizce birini aradım.

" Bana üç kız ayarlayın."

"........."

" Evet her zamanki odama."

Lamia(Leyla)'dan

"Kai beni arzuluyor ama bunu bir hayvan gibi gösteriyor."

"Lamia bu zamana kadar hiç birlikte olmadınız mı?" dedi Huan. Şaşkınlığı gözlerinden okunuyordu. Kainin sinir patlamasının ardından herzamanki gibi çalışanlar, Kenzhi ve Huanı aramışlardı. Kenzhi abisinin peşinden giderken, Huan beni rahatlatabilmek için yanımda kalmıştı. Korkuyordu. Daha önceki sinir krizi gibi bi kriz geçirmemden, belli etmemeye çalışsa da ölesiye korkuyordu.

"Huan seks hayatımı seninle konuşmak istemiyorum."

"T-tabi. H-haklısın." kekeleyerek cevap vermişti.

"Yapma Huan biz daha önce öpüştük."

"Evet Kai bahsetmişti."

"Hayır Huan ben sarhoştum ve sen beni öpmüştün."

ACİZHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin