"Aslında bir yanım çok pişman" dedi sigarasının dumanı dudaklarının arasından sızarken. Hepimiz onu anlayabilelim diye İngilizce konuşmuştu. Gözlerini teker teker üzerimizde gezdirdi; benim, Huanın, Kenzhinin,Taoranın ve Kai piçinin... Edwarddan hoşlanmadığım gibi Kaiden de hoşlanmamıştım. Edwardın zararsız olduğunu geç de olsa öğrenmiştim fakat Kai piçi gayet de zararlı görünüyordu. Gerçi odadaki tüm çekik gözlüler Lamia hakkında benden daha fazla şey biliyordu. Bilmemelilerdi... Lanet çekik gözlüler! Hepsi zararlıydı işte! Hiçbiri sesini çıkarmadı. Zaten o da kendi kendine konuşuyormuş gibiydi. Aklına bir şey gelmiş gibi gözlerini kenetlediği sigarasından kaldırdı "105 kişi daha temiz bir şekilde öldürebilirdim. Hmm nasıl desem... daha.. kansız." arsız bir sırıtış belirdi yüzünde "Benim gibi başarılı bir kimyagere yakışmadı." dedi ve bir kahkaha attı. Lamia... Hiç kimsenin olamayacağı kadar masum yüzlü bir ölümcüldü.