Bölüm-22-

356 36 28
                                    

Merhabalar, çok geç (çok çok geç) gelen bölüm için özür dilerim. Lütfen oy ve yorumsuz geçmeyin. Keyifli okumalar...

Gözlerimi saran lanet olasıca kumaş parçası yüzünden dengemi sağlamakta zorlanıyordum.
Gözlerim artık karanlıktan nefret etmeye başlamıştı ve kulaklarımsa paranoyak olmuştu. Görme yetim elimden alındığı için tek çare olarak seslere ve duyu gücüme sığınmıştım. Bu konuda çokta başarılı olamasam da son üç gündür sürekli çalıştığımdan kendimi gözle görülür bir oranda geliştirmiştim.
Lanet isyancıyla üç gündür sürekli talim yapmıştık ve her defasında da ağrıyan eklemlerle odama dönmüştüm. Şüphesiz ki derslerimizin en kötü anları gözlerimin bağlı olduğu zamanlardı.

Birden bire diz kapaklarıma inen ufak çaplı bir tekmeyle zaten zar zor koruyabildiğim dengemi kaybettim ve hafifçe sağa doğru sendeledim.

"Kulaklarını aç ve dengeni koru. Çıkardığım en ufak ses bile sana ipucu verecektir. " Dedi ukala bir ses etrafımda dolaşarak.

Tekrar savunma pozisyonu alırken sinirlerim tepemdeydi.

"Bu dediğinin hiçbir halta yaramayacağını biliyorsun." Diye homurdandım huysuzca.

"Ringe çıktığımda kendimi bir sokak kavgasının içinde buluyorum. Herkes çıldırmış gibi bağırıp çağırıyor."

"O halde sesleri basıtmaya çalış ve rakibine odaklan. İnsanların duyuları güçlüdür, Lea. Gorion'larınsa çok daha güçlüdür. Gözlerin kapalıyken bile titreşimleri hissedersen adım seslerimi de duyarsın. İyice odaklanırsan da rakibinin hamlelerini önceden tahmin edersin."

Ben olduğum yerde oflayıp puflarken isyancı da teşvik edercesine koluma bir şaplak attı.

"Şimdi topla şu dengeni ve odaklan. "

Derin bir nefes alarak karıncalanan göz kapaklarımı unutmaya ve dikkatimi çevremde olup bitenlere vermeye çabaladım.

'Odaklan.' diye konuştu bu esnada kafamın içinden, Daffy.

'Lanet çocuk doğruyu söylüyor. Odaklanırsan sana gerekli talimatları verebilirim.'

Pekala.

Tekrar derin derin bir kaç nefes daha aldım ve mümkün olduğunca kafamdaki herşeyi boşalttım.
Bir kaç dakika sonra geride sadece karanlık ve derin bir sessizlik kalmıştı.
Kulaklarım tamamen etrafımdaki seslere odaklanmıştı fakat bu yeterli değildi.

Gerçek talimde vahşi tezahüratlar yüzünden sesleri duymam oldukça zor olacaktı. Bu yüzden de içgüdülerime de güvenmeli ve rakibimi her anlamda hissedebilmeliydim.

"İşte böyle." Dedi çevremde- daha çok sağ taraflarımda- dolaşan ses.

"Odaklan. Hamlemi tahmin et."

Ses çok açık bir şekilde sağ tarafımdan geliyordu ama bunun bir tuzak olduğunu anlamıştım. Son üç gündür isyancı beni hep bu numaralarla tuzağa düşürüyordu. Fakat artık tecrübeliydim.

'Sol çaprazında.' Diye konuştu aniden Daffy.

Ve bu bile beni harekete geçirmeye yetti.

Hızla arkaya kaçarak savunma duvarımı yüzüme kadar yükselttim ve kollarımı bilek kısımlarımdan bükerek korumaya aldım.

Normalde- akademide aldığım eğitim kurallarında- kollarımızı asla bükmezdik ancak Fenix'lilerde işler farklıydı. Bilerek savunma sistemlerine saldırıyor ve sizi savunma yapamaz hale getiriyorlardı. İsyancı da bana hiç acımadığından bir çok kez bileklerimi kullanamaz hale gelmiştim.

UYANIŞNơi câu chuyện tồn tại. Hãy khám phá bây giờ