Kafamı aşağı yukarı salladığımda yine sesimi çıkarmadım. "Sana onun yanına gitme dedim değil mi, neden beni dinlemiyorsun ki? Ne dedi sana? Seni kıracak bir laf mı etti yoksa?"Söylemeyecektim ama ondan nefret etmesini istediğim için söylemek istedim. Belki bunu dediğini duyarsa ondan nefret eder, televizyonda gördüğünde ağlamayı bırakırdı artık. "Beni onunla evlenebilmek için doğurduğunu söyledi." Gözlerine bakmadan söylediğim söz onu sessizleştirince merakla yüzüne baktım. Babamın onun hakkında böyle bir şey söylemesi onu ne derece etkilemişti bunu görmek istiyordum. Sanırım onu üzmüştüm. Mavi gözleri benimkilerden uzaklaşıp derinlere dalınca bir süre onu izledim. Sanki geçmişini düşünüyor gibiydi. Sevdiği adamın onun hakkında böyle düşünmesinden incindiğini her halinden belli ediyordu."Ona inandın mı?" 

 Bunu mu merak etmişti? Hayatımda hiçbir yeri olmayan adama inanacağımı mı düşünmüştü? Hayır. Asla, o adama inanmazdım. Gerçeği biliyordum zaten. Annemin beni ne sebeple doğurduğunu biliyordum. Neden o adama inanıp da annemi bu yüzden yargılayacaktım ki? Gözlerinin benimkiler gibi dolduğunu görünce elimin üzerine koyduğu elini avuçlarımın arasına aldım. "O adama inanacak kadar saf değilim ben anne. Gerçeği biliyorum. Beni o yüzden doğurmadığını biliyorum." 

Gözünden tek bir damla yaş yanaklarına süzülürken göz kapaklarını örttü. Ağlamak istiyordu ama tek bir damlayla yetiniyordu. Yanağından çenesine doğru yol alan damla elime düşünce birkaç saniye o damlaya baktım. Ilıktı. Ilık ve hüzünle harmanlanmış bir yaştı ama canımı yakmıştı. Çünkü o annemin yaşıydı. Gözyaşını hiçbir zaman görmek istemeyeceğim kişinin yaşı...Gözlerini açıp hüzünden ağaran gözlerini bana sabitlediğinde boşta kalan elini yanağıma koyup okşadı. "Başta seni istemedim Öykü, korkuyordum. Çaresiz ve kimsesizdim. Ne yapacağımı bilmiyordum. Baban seni istemiyordu. Tek başıma sana bakabileceğimi düşünmüyordum. Benimdin ama sanki benim değilmiş gibiydin. Seni hissedemiyordum. Belki de istemediğim içindi bunu bilmiyordum ama aldırmayı düşünüyordum seni. Benim için hataydın. Olmaması gereken bir hata..." 

 Yorgun cümlelerini dinlerken elini tutmaya devam ediyordum. "Gittiğim klinikte seni aldırmak için beklerken bir kadın çarpmıştı gözüme. Ağlıyordu. Yanında kocası ve bir hemşire vardı. Onu bir şeye ikna etmeye çalışıyorlardı. Neden ağladığını bilmediğim için dikkatle onu izlerken kocasıyla konuşmalarını duymuştum. İki aylık bebeğinin kalbi durmuştu  ve onu alacakları için çok üzgündü. Bunu istemiyordu. Onu kaybetmemek için ağlıyordu. Düşündüm. İkimiz de hamileydik. Sen benim karnımda hâlâ yaşıyordun ve ben seni aldırmak istiyordum ama o kadın kalbi duran bebeğini aldırmamak için direniyordu. Ölü bebeğini karnında taşımak istiyordu, hem de kendisine zarar vereceğini bile bile. Annelik böyle bir şeydi işte kendini düşünmeden evladın için canını hiçe saymak. O da bir anneydi ben de. Ama ben evladını aldırmak isteyen bir anneydim. Kendimi anne olarak görmesem de öyleydim. O kadın, hiç bilmeden, bir şey öğrenmemi sağladı... Hemen çıktım oradan. Elim karnımdaydı. Artık hissediyordum seni. Oradaydın. Kalp atışlarını duyuyordum sanki. Küçücüktün ama hissediyordum." 

Gözleri birden parlarken konuşmasına devam etti. "İstedim biliyor musun, işte o an anne olmak istedim. Seni kucağıma almak, o küçücük yüzünü izlemek istedim. Annelik duygusunu yaşamak istedim. Korkmama rağmen hiçbir şey düşünmeden sadece anneliği yaşamak istedim. O kadın benim bunu öğrenmemi sağlamıştı işte. Ben bir anneydim. Ne olursa olsun evladımı koruyup dünyaya getirmeliydim." Dolan gözlerimden bir damla yaş akarken boynuna sarıldım. Doya doya öptüm. Kokusunu içime çektim tekrar öptüm. Annemdi o benim. Çaresizken, kimsesi yokken beni doğurup bu yaşıma getiren kadındı. Borcunu asla ama asla ödeyemeyeceğim, hayatta hep yanımda olmasını istediğim insandı. Belki babasızlığı yaşıyordum ama annem öyle annelik yapıyordu ki hem anne hem baba olmaya çalışıyordu bana. Kollarıyla beni sarıp kokumu içine çekerken saçlarımı okşadı. "Demem o ki babanla evlenebilmek için doğurmadım seni. Ben şu kokuyu hissedebilmek için doğurdum seni."

ÇETEWhere stories live. Discover now