10.Mektup: I'm sorry if I say I need ya...

1.1K 94 11
                                    

Sevgili Louis,

Tarih atmıyorum çünkü bu mektubu yazdığım gün önemli değil, bu mektubu ne zaman göndereceğimi bilmiyorum. Belki çok ileride yollarım yada intihar mektubum olarak saklarım. -Burda yarı yarıya bir şaka yatıyor.- Öpüştüğümüz ve geçirdiğimiz kısa tatilden bu yana çok şey geçti...

Güçsüz hissetmek güçsüz olduğumuz anlamına gelir mi? Yada güçsüz olmamız demek güçlü hissedemeyeceğimizi mi gösterir? Hisler ve olan şeyler hep aynı olmak zorunda mı? Çünkü kahrolası acizlik hissi gitmiyor ve kendimi güçsüz hissetmemin nedeni aslında en başından beri belliydi.

Üzgünüm, başına bela olduğumun farkındayım. Gerçekten üzgünüm çünkü Doncaster'a gelip seninle karşılaştığım o günden beri geçen kısa süreli tatilimizde(!!!!) bana çok iyi davrandın. Ve asıl üzücü olan şey idol-hayran ilişkisi olmamasıydı. Bundan daha farklı bir halde geldik Louis ve ben yoruluyorum. Sende yoruluyorsun biliyorum, Eleanor'dan ayrıldın ve beni öptün???? Bunu istemiyordum, tapılası dudaklarını tatmak benim için kaçınılmaz sonun başlangıcı olurdu; Sana aşık olmak.

İmkansızı başardım ve sana ulaştım, en başta tek istediğim sadece sesimi duymandı ve eğer sende benim gibi yalnız hissedersen diye benim senin için varolduğumu bilmeni istemiştim. İlk mektubu yazarken tek amacım sana teşekkür etmekti çünkü bu boktan dünyada ayakta durmamı sağlayan şey özellikle sen ve çocuklardı. Müziğiniz boktan olsun, giyinimiz iğrenç olsun bunlar benim pek umurumda olan şeyler değildi ve şöhretiniz için bir şeyler yapmak aklıma gelmezdi. İlk mektubu yazarken kafamdan tek geçen şey hayatımı kurtardığınız için minnettarlığımın göstergesiydi çünkü benim gibi hatta daha beter binlerce insan varken siz bu mektubu belki bulacaktınız ve okuyup gülümseyip atacaktınız. Ve Louis ben bu mektubu sırf sen 2 saniye gülümseyesin yada 2 saniye kalbin hoplayabilsin diye yazmıştım.

Ve bana cevap verdin, İsa aşkına!

Cevap elime geldiğinde saatlerce sevinçten ağladığımı hatırlıyorum. Mektup yazmak ÇOK klişe olsa ve teknoloji çağında olsakta 1960'lı yıllarda sevdiğinden mektup alan kızlar gibiydim. Ve sonra hayatına girdim, hayatıma daha fazla girdin ve bir anda yakın arkadaşım oldun. Hayatımı binlerce kez kurtardın, bana yardım ettin. Teşekkür ederim.

Ama seni bir kez daha görmek bahanesiyle bir çıkış yolu bulduğumda kader seni karşıma çıkardı ve Louis beni öptün. Ve benimle elele dolaştın oysa her şey çok farklı olmak zorunda bizim için. Sen ünlüsün ve ben öğrenciyim, ekstra bir işim,gelirim, güzelliğim yok. Elimde olan yetenek veya başka bir şey yok ve Eleanor'dan ayrılmanın travmasını yaşamandan korkuyorum. Beni öptün ve bunun bir anlamı olmamak zorunda.

Üzgünüm, gerçekten. Sana seni sevdiğimi, ihtiyacım olduğunu söylediğim günden beri daha güçlü hissediyorum, beni güçlendiriyorsun. Korkmuyorum ve umursamıyorum bazı şeyleri. Louis William Troy Austin Tomlinson, yada adın her neyse, sana en baştan beri bir baş belası olsam da seni seviyorum. Ama medyanın sana olan baskısını göz ardı edemem çünkü bunun seni yorduğunu farkındayım. Bu seni yoruyor ve sen yorulduğunda sevgilim ben bitiyorum.

Bu son mektubum olabilir sana eğer göndermeye cesaret edebilirsem. Tek istediğim seni rahat bırakmak, ilk mektubu gönderirken düşündüğüm şeyler gerçekleşti, bilekğimde imzanin dövmesi ve kalbimde kocaman bir yerin var ama benim sana getireceğim şeylerden dolayı benden kaçmaman için bu gerek. Sen ve benim aramda olacak ilişkinin ilerisi olmadığını düşünüyorum çünkü ben sadece bir hayrandım ve sana verecek bir şeyim yok, sevgim dışında. Ve sen benim gibi birinin sevgisinden çok daha şey hak ediyorsun.

Seni seviyorum Louis.Çok seviyorum.

Eleanor ile barış yada sevmiyorsan gerçek aşkını bulmak için yola çık.

Sevgilerle, en büyük hayranın Bethany, Betty yada hayranın teki.

Bir hayranın mektupları.Where stories live. Discover now