Anlaşma-ma

100 5 0
                                    

Kai'den

O Huana dokundukça benim tenim sızlıyordu. Huan ona karşı boş değildi peki Lamia kimi tercih edecekti? Ona karşı birşey hissetmiyordum fakat tercih edilen ben olmalıydım. Kollarımın arasında uyurken hissettiğim o rahatlığa rağmen, tekrar ve hatta sonsuza kadar onunla uyumak istememe rağmen, başkasına gitme ihtimalinin beni çıldırtmasına rağmen ve şölen gülüşünü kaçırmamak için gözlerimi esaretine bırakmama rağmen ona karşı birşey hissetmiyordum! Kesinlikle! 

Telefonuma benden önce ulaşan cevap Kenzhi duyduklarıyla bir kahkaha patlattı. Bir şeye inanamadığı ve o şeyin de hoşuna gittiği belliydi. Merak içinde konuşmasını bekledik. Bu kızla tanıştığımızdan beri genel olarak üzerimizde hakim olan iki duygu vardı: Merak. Şaşkınlık. 

Daha fazla dayanamayarak 

"Ne olduğunu söyleyecek misin?"dedim tekrar güldü telefondaki sese 'oyalayın' deyip kapattı. Huanla ikimizin üzerinde gözlerini gezdirdikten sonra

"Sizin şu Lamia varya, dışarıda adamların birinin silahını almış adamları tehdit ediyormuş." dedi ve bir kahkaha daha attı. Huanla birbirimize baktık ne diyeceğimize karar veremedik. 

"Senin gerizekalılar bir kıza nasıl silah kaptırmışlar?" dedi Kenzhi. Çok önemli bi noktayı farkedip düşüncelerimi o yöne yoğunlaştırdım. Çalışanlarımın hepsi son derece iyi eğitimli insanlardı. Hizmetçilerimi bile savunma sanatları eğitimi almış insanlar arasından seçerdim. Bu aynı gün içerisinde yaptıkları ikinci hataydı. Ne kadar kuzenim de olsa Huanı bu şekilde eve almamalıydılar ve çelimsiz bir kıza bile silah kaptırmaları benim hayati tehlikemin ne kadar büyük olduğunun göstergesiydi. 

" Kai bırakın kızı alıp gideyim." dedi Huan. Bu lafın üzerine sinirim tekrar hat safhaya ulaştı. Lamiayı almayı kafasına koymuştu. Tam ağzımı açacakken Kenzhi lafa girdi ve

"Hayır Huan ikinci kez aynı hatayı yapmana izin veremeyiz." dedi. Evet artık ben de bunun üzerinden oynayabilirdim. Bir yabancıya ilgi duyduğumu düşünmelerini istemiyordum ki ilgi de duymuyordum. Sadece bana itaat etmediği için, dik başlı olduğu için onun inadını kırıp ehlileştirmek istiyordum. Bana itaat ettiği gün beni ona çeken hiçbir şey kalmayacaktı. 

"Bakın sandığınız gibi bir durum yok o şu an burada mutlu değil." dedi Huan ve aynı anda öfkeli gözlerimin hedefi oldu.

"Kabul et bunu Kai o benim evimdeyken daha mutluydu. Benim evimde hiç bu şekilde bayılmadı. Ben bir hata yaptım onun casus olduğunu sandığım için onu dövdüm. Çünkü ben ölümden dönmüştüm ve o birden bire meydana çıkmıştı hem de hiçbir insanın yaşamadığı bi yerden çıkmıştı." Huan uzun zamandır ilk defa bu kadar açık ve aralıksız konuşmuştu. Yaşadığı o büyük acılardan sonra tam anlamıyla gülmemişti tam anlamıyla ağlamamıştı her duygusunda bir eksiklik vardı. Lamianın onun gözündeki değeri acı bir şekilde karşımda duruyordu. Bunu kardeşime yapamazdım. Onu ondan alamazdım! Bizim gelenklerimizde kuzen kardeş demekti. Fakat onu ona veremezdim! Tamamen Huanı düşünüyordum. Bir yabancıyla olsaydı kız kesinlikle ölürdü hatta Huan bile ölebilirdi. Ailemizin katı kuralları sayesinde bir aradaydık ve o katı kurallar yüzünden Huan bizden kaçmıştı. Bu sefer canını da kurtaramazdı. 

 "Kız burada kalacak Huan." içimdeki fırtınalara rağmen gayet sakin çıkmıştı sesim. 

"Kız benimle kalsın. İkinizden de uzak olması ailemiz için en iyisi olacak bence hem o bir yabancı barlarımızda müşteri çekebilecek muazzam bir kız bence" Kenzhi alaylı bir ses tonuyla söylemişti. 

Huanın içindeki duygu çıkmazı yüzüne vurmuştu adeta. 

" Bence Kenzhi de kalması uygundur." dedim çünkü Kenzhi evine yatmaya bile gitmeyen bir insandı ve evinde kendi evimin rahatlığını yaşardım herzaman. Orada kalırsa yine elim üzerinde olurdu. 

ACİZHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin