27. Bölüm "Hayal kırıklığı..."

13K 1.5K 253
                                    


 Keyifli okumalar arkadaşlar

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Keyifli okumalar arkadaşlar.

****

Güçlükle ulaşabildiği odanın kapısına geldiğinde etrafa bakınarak kapı kolunu kavramış ama indiremeden duyduğu sesle olduğu yerde kalmıştı. Arkasını dönmeden önce söylenirken kendisine seslenen kişi yanına ulaştığında dişlerini sıkarak başını çevirip muhatabını gözleri ile bulmuştu.

"Bir şey mi oldu?" Yağız seri ama uzun adımlarla Asaf'ın arkasında belirdiğinde onun kendisine olan bakışlarından sorusundan hoşlanmadığını anlamıştı.

"Olan şey her fırsatta benim bu odaya girmemin engellenmesi." Asaf karşısında olan kişinin kim olduğunu umursayacak durumda değildi. İçeride ki kızı merak ediyor, endişeleniyordu. Kendisi onu görmeden de endişesi geçmeyecekti.

"Senin karının yanında olman gerekmiyor mu?" Yağız elleri iki yanda yumruk olsa da sakin kalmayı başarmıştı.

"Unutuyorsunuz galiba, içerde yatan kız da benim karım!" Yağız alaycı bir şekilde gülümserken Asaf başını iki yana sallayarak kapıyı açıp odaya girmişti. Yağız onun ardından girmek istediğinde ise genç adam kapıyı hızlı ama çarpmadan kapatarak onun dışarıda kalmasını sağlamıştı.

Loş odada sadece yatağın başucunda ki led ışıklar yanarken ışığın morumsu rengi genç kızın üzerine şerit gölgeler gibi düşüyordu. Asaf yatakta gözleri kapalı bir şekilde yatan kızın uyuduğunu düzenli nefes alış verişinden anlasa da onun nasıl oluğunu kendisi de görmek istemiş ve ayakucunda bulunan masanın üzerinde ki dosyasını alarak tahlil sonuçlarını ve yapılan işlemleri incelemişti. Melek'in koluna takılı olan serum bitmek üzereydi ve ağzında daha rahat nefes alması için hava maskesi vardı ciğerlerinin iyi olduğunu öğrenince derin bir rahatlama yaşadı. Uyuyan kızı bir süre izledikten sonra onu uyandırmadan odadan çıkmıştı. Kapı önünde kendisi öfkeli bakan iki adamı görünce duraksasa da onların bir şey söylemesine fırsat vermeden "Uyuyor, sonuçlara göre iyi..." diyerek arkasını dönüp oradan uzaklaşmaya başladığında Vedat'ın öfkeyle öne doğru atılması Yağız'ın da onun önüne geçmesini sağlamıştı.

"Vedat sakinleş!" Yağız'ın uyarısına aldırmayan genç adam öfkeyle söylenmeye başlamıştı. "Onun burada ne işi var? O adam benim ablamı hak etmiyor." Yağız genç adamın sözlerine gülümseyerek onun oturmasını sağlamıştı.

"O adam ablanın kocası..." Vedat elleri ile başını avuçlarken sakinleşmek için elinden geleni yapıyordu.

"Lanet bir durum bu ve ben ablamın o ailenin yanında kalmasını istemiyorum. Orası şeytan yuvası gibi..." Vedat'ın sözleri ile Yağız gerilirken olayın nasıl çıktığını öğrenmek için elinden geleni yapacağına kendi kendine söz vermişti.

"Bu durum bizimkilerin kulağına gitmesin!" Yağız Vedat'ı uyarırken genç adam ilerde bir noktaya göz dikmiş korkuyla yutkunmaya başlamıştı. "Artık çok geç, o geliyor!" Vedat karşıdan kendilerine doğru gelen Sedat'ın yüz ifadesini görünce birden ürpermişti. Bu adam bakışlarıyla bile insanlara korkudan kalp krizi geçirtebilecek bir adamdı. Yağız abisini sinirli bir şekilde kendilerine doğru geldiğini gördüğünde gerilmişti.

KARA DUVAK (Yeniden)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin