Hikaye Hep Seni Bekledim hikayesi bitince başlayacaktır. Benim Küçük Gelinim ve Göremediğim Sen kitabından tanıdığınız Asude ve Sedat'ın kızı Melek'in hikayesidir. Umarım hikayemi seversiniz. Ben heyecanla yazmaya başladım. Umarım sizde severek okur...
Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.
apak için @bedestenzade teşekkür ederim. Keyifli okumalar.
******
Yağız yeğenine yapması gerekenleri açıklarken kendilerini dikkatle dinlediği belli olan hasta kadına bakmıştı. "Umarım yakın zamanda iyileşirsin. Asaf'la konuşman gerekiyor Melek! Bu olanları onunda bilmesi gerekiyor."
"Biliyorum ama bana inanmaz. En azından bana biraz olsun güvenene kadar Gülüm'le benim ilgilenmem gerekiyor. Ne söyleyeceğim ona..." Melek kısa bir duraksama yaşadıktan sonra derin nefes alarak ilerlemişti.
"Amca bana inanmaz. Karısına kimsenin yaklaşmasına izin vermiyor, şimdi benim onunla ilgilendiğimi öğrenirse ne yapacağını, nasıl tepki vereceğini kestiremiyorum."
"Yine de bilmeli... O bir doktor bu olanları bilmesi gerekir."
"Eğer konakta karısına zarar vermeye çalışan biri olduğunu öğrenirse onu da alır buradan gider."
"Ne var bunda?" Yağız şaşkınlıkla yeğenine bakıyordu. Ani çıkışları olduğunu her zaman bilse de bu seferki çıkışı gözünden kaçmamıştı. "Asaf buradan ayrılırsa köylüye ne olacak amca? Kendi mesleğini yapsa bile adı köylüye yetiyor. Buradan ayrıldığında köyün tüm yetkisi buradaki yılanlara kalacak. O insanların ne suçu var. Belki o da bunun farkında değil ama işçiler, köylü onu sayıyor, seviyor. Doktor olması da ayrıca etken buna. Düşünsene beyleri bir doktor, kendileri gibi cahil değil." Melek sözlerini bitirirken Gülüm'ün elini daha da sıkarak gözlerini ona dikmişti. "Yakında iyileşeceksin ve ona yardımcı olacaksın. Bunun için dua edeceğim." Yağız nemlenen gözlerle yeğenini izlerken bakışlarını kaçırarak arkasını döndü. "Okulun ne olacak, son dönemin mezun olmana az kalmıştı."
"Okul yönetimi ile konuşmanı istiyorum amca, seni dinleyeceklerine eminim. En azından bu dönem sadece sınavlara girmeme izin versinler. Devamsızlık için hocalarımla konuşmanı istiyorum."
"Ama Melek!"
"Lütfen amca..." İkili son kontrolleri de yaptıktan sonra Melek'e ilaçları yazarak onları vermesini istemişti. Odadan çıktıklarında kimseye görünmeden daireni oturma salonuna geçen ikili bir süre daha sohbet ettikten sora Güler hanıma bakmak için daireden dışarıya çıktılar.
"Amcana bir şey ikram etmeyecek misin?" Arkalarından gelen imalı ses karşısında Melek duraksayarak geriye bakmıştı. Hacer Hanım gözlerini Yağız'a dikerek konuşuyordu. "Amcamın buna alınmayacağına eminim. Şimdi izninizle!"
"Nereye gidiyorsunuz?"
"Güler annemin odasına bir sorun mu var?"
"Yabancı bir adamın bir kadının odasında ne işi var?" Hacer hanımın iması Melek'in sinirlenmesine neden olsa da Yağız sadece kadına gülümsemişti. "Annem yaşında sayılacak bir kadının odasına bir doktor olarak girmemde ne sakınca var anlayamadım?" Hacer Yağız'ın sözleri ile gerilirken Melek amcasının koluna girerek Güler hanımın odasına doğru ilerlemeye başlamıştı. Koridor boyunca yerleştirilen tablolar Yağız'ın dikkatini çekerken Melek amcasına bakarak gülümsedi.
