23. Gizemli Sandıktaki Sırlar

237 80 6
                                    

mry_oge 'ye ithafen

Canan için her şey normale dönmeye başlıyor gibiydi. Ama gördüğü kabuslar devam ediyordu. Burak ne kadar doktora gidip bu konuyu konuşmasını istese de gitmek içinden gelmiyordu. Gördüklerini kimsenin bilmesini istemiyordu. O yüzden Burak'a bile anlatmamıştı.

Gördüklerini defalarca düşünse de ne olduğunu çözemiyordu. Bunları düşünürken gözü bir anda sandığa kaydı.

"Sandık! Belki sorunun cevabı sandıkta olabilir."

Canan eski, üzerinde işlemeler olan ahşap sandığı yavaşça indirip yatağının üstüne koydu. Boynundaki anahtarı çıkarıp yavaşça sandığın kilit yerine yerleştirdi. Anahtarı açmak için yavaşça çevirirken annesinin sesini duyunca

-Canaannn! Ezgi geldi.
-Bir saniye anne! Müsait değilim!
-Tamam kızım.

Canan sandığı aldığı gibi hemen yerine koydu. Etrafını kontrol edip her şeyin yerinde olduğundan emin olunca,

-Anneeee!  Ezgi gelebilir.

Canan bunu dedikten sonra Ezgi içeri girip,

-Kardeşcim.

Dedikten sonra Canan'a sarılmıştı. Canan böyle yapınca ters bir şey olduğunu düşünmüştü.

-Ezgi bir şey mi oldu?
-Hayır, hayır. Öyle mi sandın?
-Evet. Birden böyle yapınca bir şey mi oldu, dedim. Emir'le falan bir sorunun yok değil mi?
-Yok Allah'a şükür. Sadece senin o hallerinden sonra eski seni özlemişim. O Canan'ı sevmemiştim açıkçası.
-Anladım.
-Şimdi asıl konuya gelelim. Rüyanda seni bu hale getirecek kadar kötü neler gördün?
-Ezgi bu konuya hiç girmeyelim.
-Hiç kusura bakma kurtuluşun yok.
-Ezgi zamanından önce sana bir şey anlatmak istemiyorum. Burak'a bile anlatamadım.
-Anladım. Öyle olsun bakalım. Ama kurtuldum sanma. Anlatacağın zamanı bekliyor olacağım.
-Tamam. Merak etme. Anlatırım bir gün.
-Bir de şey diyecektim.
-Ne diyecektin?
-Sandığı görünce dedim ki şu sandığı artık aç yaaaa. Çok merak ediyorum.
-Ezgi. Şu an olmaz. Ama daha sonra zamanı gelince açacağım. Kendimi hazır hissedince içindekileri görmek için o zaman açarım.
-O gün kim bilir ne zaman gelecek?
-Çok bekletmem seni.
-İyi öyle olsun. Neyse bizimkiler ne zaman tanışma yemeği yiyecek. Yani ailelerimiz.
-Bilmiyorum. Ama konuşurum. Bu hafta içinde olsun. Ailemin bu hafta çok önemli işleri yok. Tabi senin ailen içinde uygunsa.
-Benim ailem içinde uygun gibi. Ama bunu onlarla konuşalım.
-Haklısın.

Ezgi ve Canan son olayları konuşmaya başlamışlardı. Ezgi Canan'a kaybolduğunda olanları anlatmıştı. Buse'nin bile nasıl uğraştığını, Burak'a verdiği destekten bahsedince Canan şok olmuştu. Buse'den beklemediği şeyleri yapması onu şaşırtmıştı. Çünkü böyle bu durumda fırsatı değerlendirip Burak'a yakınlaşacağını düşünürdü. Ama öyle olmamıştı. Belki Burak'ı kaybettiğini anlayıp düzelmeye karar vermişti. Ne olduğunu bilmiyordu ama bu durum hoşuna gitmişti.

Onlar konuşmaya o kadar dalmıştı. Saat geç olduğu için Ezgi'nin babası onu almaya gelmişti. Canan, Ezgi'nin babasının gelmesini fırsat bilerek,

-Baba, Ahmet Amcagil bize ne zaman yemeğe gelecekler?
-Bu konuya değinmen iyi oldu. Bende bu konuyu konuşmak istiyordum. Eşimle konuştuk. Bu haftaiçi çok yoğun değiliz. Sizin içinde sorun olmazsa bu hafta sizi yemeğe bekleriz.
-Aslında bizimde işimiz yok. Ama şöyle yapalım. Haftasonu olsun. Haftaiçi hem sizi zor durumda bırakmayız. Ne olacağı belli olmaz. İşiniz çıkabilir. O açıdan haftasonu olabilir. Sizin içinde uygunsa.
-Çok haklısınız. Bizim içinde uygun. Öyleyse sizi bu haftasonu yemeğe bekliyoruz.
-Anlaştık Murat Bey. O zaman bize şimdilik müsade. İyi akşamlar.
-İyi akşamlar Ahmet Bey.

SEN BENİMSİN ⚠Kısa Bir Ara Verildi.⚠Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin