14. Duru'nun Mutluluğu

438 130 40
                                    

dengesiz43  'e ithafen

Canan ve Ezgi Duru'yla konuştuktan sonra derse gitmişlerdi. Masada Burak, Emir ve Mert kalmıştı. Çok geçmeden onların da ders saati gelmişti. Herkes derse gitmek için kalkarken Mert oturuyordu. Burak bunu görünce,

-Hadi derse gitmiyor musun?
-Hayır dostum. Benim dersten daha önemli bir işim çıktı.
-Dersten daha önemli ne işin var bakalım?
-Sonra anlatırım. Siz derse gidin.
-Tamam o zaman. Dersten sonra görüşürüz.
-Tamam, görüşürüz dostum. İyi dersler.
-Sağol kardeşim.

Burak ve Emir gidince Mert planı devreye sokmak için ilk adımı atmak için masadan kalkmıştı.

Kerem hakkında birkaç bilgi toplamıştı. Öğrendiği bilgilerden birisi çok işine yarayacaktı. Kerem lisede ve üniversitede basketbol takımının kaptanlığı yapmıştı.

Ve okulun takım kaptanı mezun olduğu için takım kaptanı yoktu. Daha doğrusu o konuma yakışacak birini bulamamışlardı. Yani Kerem bu konum için çok uygundu.

Mert'in planı da burada devreye girecekti. Basketbol takımının koçuyla arası çok iyiydi. Bu konu da ona çok yardımı dokunacaktı.

Onu aradı ve Keremden bahsetti. Koç tecrübesini duyunca ricasını kabul etmişti. Mert bu konu hakkında kimsenin bir şey bilmemesini yaptığı iyiliğin duyulmamasını rica etmişti.

Kerem Duru'yla otururken basketbol takımından Ali gelmişti.

-Merhaba!
-Merhaba?
-Sen Kerem Ata mısın?
-Evet, benim de ne oldu?
-Ben üniversitenin basketbol takımından Ali. Koç seni çağırıyor.
-Tamam da niye çağırıyor beni?
-Takım kaptanlığı için önceki okulunda basketbol takım kaptanı olduğunu öğrenmiş o yüzden kaptanlık için seni çağırıyor.
-Ben basketbol oynamıyorum artık.

Duru abisinin ayağına gelen bu teklifi reddetmesini istememişti. Çünkü onun için bırakmıştı. Duru abisinin kaptanlığı ne kadar çok istediğini ve uğraştığını biliyordu. O yüzden bunu reddetmesine izin veremezdi.

-Abi reddetme bu teklifi lütfen benim için.

Kerem kardeşinin gözlerine baktığında istekliliğini görünce onu kırmamak için kabul etmeye karar verdi.

-Tamam öyleyse. Hadi gidelim Duru.
-Kardeşin gelmesin istersen.
-Neden?
-Hasta olduğunu duydum.
-Spor salonu onu rahatsız edebilir. Antreman var şu an.
-O zaman sonra gelirim. Duru'yu yalnız bırakamam.
-Bugün gelsen iyi olurdu. Çünkü maç için antremanlara başlanacak. Sen kabul edersin diye koç geçici kaptan seçmedi.
-Abi beni dert etme. Burdayım ben. Bir şey olmaz merak etme. Hem Canan var. Sorun olursa o yardımcı olur.

Kerem kardeşinin kararlılığını görünce kurtuluşu olmadığını anlamıştı.

-Peki ama en ufak bir şeyde hemen beni arıyorsun. Beni burda bekle hiçbir yere ayrılma!
-Tamam abi!

Kerem gidince Mert bulduğu fırsatı değerlendirmek için Duru'nun yanına gitti.

-Merhaba, sen Canan'ın arkadaşı Duru olmalısın.

Duru sesin sahibine bakınca kitlenip kalmıştı. Özenle yapılmış sarı saçları, masmavi gözleri, yüzüne çok yakışan bir gülümseyle bakan yakışıklı çocuk karşısında bir anlık bir şok yaşamıştı. Ama bu şok çok farklıydı. Oda hissetmişti.

-Evet, doğru ben Duru. Siz kimsiniz peki?
-Ben Mert Tuna. Canan'ın arkadaşıyım.
-Tanıştığımıza memnun oldum.
-Bende memnun oldum küçük hanım. Seni burda tek başına otururken görünce dayanamayıp geldim. Senin gibi güzel birini okulda yalnız bırakmaya gelmez.

SEN BENİMSİN ⚠Kısa Bir Ara Verildi.⚠Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin