► 16.Bölüm "Yıllar sonra"

Începe de la început
                                    

"Bilmiyorum. Sanırım geçti. " derken ısırdığı dudakları kıpkırmızı olmuş, aniden gelen sancıyla karnına sardığı ellerini yavaşça geri çekmişti Angel. 

"Ah! "

Aniden tekrarlayan sancıyla sesine hakim olamayan Angel, oldukça yüksek sesle bağırmaya başlamıştı. "İyi misin Angel? " diye sayıklayan Elizabeth'i artık kulakları duymaz olmuş, bahçenin ortasına durmuş kalmışlardı.

Çığlıkların daha da yükselmeye başlamasıyla "Ağalar! " diye bağıran Elizabeth, "Hemen saraya dönmeliyiz! Ne gerekiyorsa yapın! " diye bağırdı büyük bir heyecanla.

"Bir nefeste kurtulursun umarım. " diye teselli süreci geçtikten sonra gelen sancıların birkaç saniye kesilmesiyle hızlı hızlı birkaç adım ilerleyen Angel, derin bir nefes aldıktan sonra giren yeni sancılarla olduğu yerde kalıyor, bir adım dahi atamıyordu.

Sonunda sarayın girişine iyice yaklaştıklarında ağaların yardımıyla içeri girdi ve hemen en yakın odaya sokuldu. 

"Çekilin! " diye koridorlarda boş boş gezinen cariyeleri itekleyen ağa hemen koğuşun baş yöneticisi Amy'nin yanına gitti.

"Yetiş Amy! Angel doğuruyor!

"Ne! " demesiyle birden hızlanan Amy ise artık koşmaya başlamış, bir hışım girmişti odaya.

"Majesteleri. " diye hemen selamını geçiştirdikten sonra Angel'ın yanına yaklaştı ve ebe kadının işini yapması için gerekli olan ortamı hazır etti. 

Gözüne kestirdiği birkaç yastığı da kaptığı gibi Angel'ın sırtına koyduktan sonra meraklı bekleyiş başlamıştı herkes için. Dışarıdan okunan dualar doğum odasından bile duyulurken "Allah, tek nefeste kurtulmayı nasip etsin sultanımıza! " diye çığıran birkaç tane cariyenin sesi Alexandra'nın da dairesinden duyulur olmuştu artık.

"Neler oluyor Lexi? " diye oturduğu yerden yavaşça doğrulan Alex, "Dur! Dur! " diye diretip, kendisini yeniden sedirine oturtan arkadaşına karşı gelmeden yaptı dediğini. 

"Doğuruyor galiba! " diye söylendikten sonra "Sen git bak bakalım. Hemen haberdar et beni. İnşallah kız doğurur da söner havası. " dedi Alexandra.

Aldığı emir üzerine hızla odadan çıkan Lexi ise koşarak karıştı kalabalığın arasına. Zar zor aşabildiği kızların arasından kapıya iyice yaklaşmış, dört gözle bekliyordu içeriden gelecek haberi. 

O an için sadece duyabildiği tek şey Angel'ın dur durak bilmez çığlıklarıydı. Doğum sancısında bile "Erkek doğuracağım! " diye bağıran bir kadından oldukça korkmuş olacak ki saçlarını toplar gibi yapıp kulaklarını tıkamaya başlamıştı yavaş yavaş.

"Erkek olacak! " diye bağırmalarının ardından yavaş yavaş gücü tükenmiş, gözleri kararmaya başlamıştı Angel'ın. "Hadi! " diye ısrar eden ebe kadının tüm uğraşları neticesinde gözlerini yeniden aralamayı başarmış ve adeta koparacak gibi yapıştığı çarşaftan daha da güç alarak bağırmıştı yeniden. " 

"Hadi oğlum! "

"Son bir kez daha! Hadi son kez! " diye aynı kendisi gibi bağıran kadın ise bir yandan da yanındaki cariyeyi temiz bir havlu getirmesi için dürtüklüyordu.

"Geliyor! "

Kapının önündeki bağırışmalar ise önlerden bir kızın "Susun! " diye seslenmesiyle yerini derin sessizliğe bırakmıştı. Tam da o sırada "Geliyor! " diye söylenen ebe kadını da duyunca herkes tüm dikkat bekliyordu odadan çıkacak haberi.

KANLI DİADEMUnde poveștirile trăiesc. Descoperă acum