3•Bölüm

10.8K 1.2K 489
                                    

Oturduğumuz kantinde elimizde ki kahvelerle Taehyung hakkında konuşyorduk.

"Onu etkileyebilmen için kız kılığına girmen gerekecek dostum. Duyduğuma gòre göğüs seviyormuş."

Kahvemden bir yudum daha alıp ayağa kalktım. "Büyük ihtimal kütüphanededir. Bir şekilde onunla konuşacağım."

Hoseok hyung ağzını açsada dalga geçeceğini bildiğimden konuşmasına izin vermeden yanlarından ayrıldım. Bir şekilde Taehyung'la konuşmalıydım.

Kütüphaneye geldiğimde içeri girip kısa bir göz attım. Taehyung her zaman ki gibi köşede ki bir masada ders çalışıyordu. Minik adımlarla yanına doğru ilerledim. Her an vazgeçebilirdim. Masaya yaklaştığımda durup düşünmek için kendime fırsat verdim. Tam geri dönecektim ki bana yönelttiği bakışları durmamı sağladı. Gülümseyip karşısına oturdum.

"Selam."

Donuk bakışlarıyla beni süzüp derince bir nefes aldı. "Bir şey mi söyleyeceksin?"

"Ee şey.. Önce kendimi tanıtay-"

"Aynı sınıftayız. Seni tanıyorum Jimin."

Oysa ki ben tanımadığını düşünüyordum. "Ahh òyle mi?"

"Tanımasam aptallık olurdu. Öyle değil mi?" Yüzüne yaydığı alaycı gülüşle alt dudağıma işkence etmeye başladım. "Bana ne söyleyeceksin?"

"Bilirsin bizim bölümde en başarılı öğrenci sensin."

Kafasını ağır çekimde sallarken ne kadar yakışıklı olduğundan kesinlikle haberi olmalıydı. Duruşundan bile ben özgüvenliyim dediğini anlayabilirdik. "Bana matematik anlatmanı istiyorum. Yakın bir zamanda sınavımız var ve ben matematikte oldukça kötüyüm. Sen de en iyi öğrenci olduğuna göre bana matematik anlatabilir misin?"

"Bunun için zamanım yok Jimin. Başkasını bulmayı veya özel öğretmen tutmayı denemelisin." Geri kitabına dönecekken şansımı denemeye devam ettim. "Ama en iyisi sensin. Lütfen yardımcı ol. Bu sınavı atlatayım bir daha karşına çıkmayacağım."

"Bunlar için zamanım yok."

"Bak biliyorum ama ihtiyacım var. Bu dersten kalmak istemiyorum."

Bir süre duygusuzca beni süzüp elinde ki kalemi serice elinde döndürmeye başladı. Sanırım sinirleniyordu. Bakışları her ne kadar boş olsada tavırları tam zıttıydı. "Bu beni ilgilendirmiyor."

"Lütfen. Ne istersen yaparım."

Kalemin hareketini bir anda durdurup kalemi kitabının arasına koydu. Ağır hareketlerle kolunda ki pahalı saate baktıktan sonra kollarını gövdesinde bağladı. "Az önce 3 dakika 25 saniyemi çaldın ve çalmaya devam ediyorsun. Zamanımı bana verebilir misin Jimin?"

İşte bunu beklemiyordum. Onu etkileyebilmekte bir saçmalıktı zaten. Soğuk nevalenin ta kendisiydi. Üstelik kızlarla ilgilenmesine rağmen onlar bile Taehyung'u etkileyemiyorlardı. Arkadaşlarıma 'en azından denedim' derdim. Çünkü en azından denemiştim. Üstelemem bana bir şey kazandırmayacaktı. Aksine hoşlanacağı varsa bile hoşlanmayacaktı. "Ben.. üzgünüm."

En kötü kız kılığına girip okulu turlardım. Ve bir kaç ay dalga konusu olurdum.

Tanrım! Okul hayatımın bittiğini şimdiden görebiliyordum.

Yerimden kalkmak adına hamle yapmıştım ki normalde sessiz ama kütüphane gibi bir yerde dikkat dağıtıcı bir şekilde kalemini eline aldı. "Yarın okul çıkışı beni burada bekle."

"Anlamadım?"

"Bu gidişle seninle işimiz var. Yarın diyorum dersin bitince beni burada bekle."

Yüzümde rahatlıkla karışık bir gülüş belirdi. "Yani anlatacaksın?"

"Ders anlatırken böyle anlamazsan yarın ilk ve son olur."

"Yok ben sadece şaş-"

"Şimdi git." Söylendikten sonra o çok sevdiği kitabına dönüp ders çalışmaya devam etti.

Ben ise yüzümden gülümsememi silemiyordum.

Okulumuzun en soğuk kişiliğine sahip olan Kim Taehyung bana matematik anlatacaktı.





nemesis あ vmin ✓Where stories live. Discover now