35. Aslan Oyunu / Düzenlendi

12.3K 1K 148
                                    

'Gençliğimi kimse bilmez.. Sakallarımdan çocuk kokusu, ağzımdan ay ışığı fışkırır benim.. Ceketimi yağmurlara astığımdan beri, tehlikeli şiir okur, dünyaya sataşırım..'

Genç adam, elindeki kalemi kağıdın üzerine gelişi güzel bıraktı ve oturduğu yerden kalktı. Son zamanlarda yaşadıkları, suratında fark edilir haldeydi. Yorgunluk, sinir, mutsuzluk, uykusuzluk bir olmuş, bütün bedenini ele geçirmiş gibiydi.. Araladığı balkon kapısından dışarı çıktığında, hafif esen rüzgar suratına çarptı. Demir tırabzanların bulunduğu yere kadar ilerledi ve ellerini belinde birleştirdi. Bedenini taşımakta zorluk çektiği bacakları hafif aralık duruyordu. Gecenin zifiri karanlığına derin bir nefes bıraktı. Son zamanlarda yaşadığı bunalımın etkisini kimselere belli etmese de, girdiği bu girdaptan bir an evvel kurtulmak istiyordu. Hayatı boyunca verdiği sözleri bir bir tutmuş olsa da, Narin'e verdiği sözü bir türlü tutamıyordu..

O gün düştü aklına yine.. Ali'nin hedefini başka tarafa çekmek için yaptığı planları harfi harfine uygulamıştı. O günlerde, babasından aldığı haberlerin etkisi de olmuştu planlarını yaparken.. Orhan ve kızı Derya'nın ne amaçla geldiğini öğrendiği ilk gün yapmıştı bu planı. Madem Sinan Aslan'ı ağlarına düşürecek kadar saf sanıyorlardı, o da kendi ağını kurmuştu baba kıza..

Derya'yı Ali'nin hedefi yapmaktan çekinmemişti Sinan.. Kurbanlarını bu zamana kadar hiç kadınlar üzerinden seçmese de, Derya bu işe bilmeden gönüllü olmuştu. Hayatı boyunca, doğruluktan, adaletten yolunu hiç çevirmemişti. Hak edene her zaman hak ettiğini sunmuştu. Sonuçta kendisi de bu kader oyununda hak ettiklerini çekiyordu..

"Abi uyumadın mı?"

Ardından seslenen Ersin'e bakmadı. "Hayır!" dedi sakince. Bir nefes daha soldu. Pozisyonunu hiç bozmadı. "Ne oldu?" diye sordu. Ersin, adamın yanına kadar geldi üzerindeki spor kıyafetlere pek alışkın olmadığı için elini ceket ilikler gibi hareket ettirdi.

"Rahat ol!" dedi Sinan durumu anlarcasına..

"Derya kulüpten çıktı. Peşinde Ali'nin adamları vardı. Planın işe yaradı.."

Sinan durumdan memnun olmuşçasına kafasını salladı. "Her zaman yarar.." dedi dudakları tek yana kıvrılırken. Derya ile o kulüpte, yarım saat geçirmesi yetmişti planın işlemesi için. Aptal kadının her akşam gelir misin sorusuna evet demişti sadece.. Ne de olsa, avcı avının her adımını bilmek zorundaydı..

"Ali her yanda Sinan'ın kadınını buldum. Artık bana mahkum olacak diyormuş." Sinan gözlerini devirdi. "Allah'a bir can borcu var. Onu da en yakın zamanda ödemek istiyor anlaşılan.." dedi. Aklına gelen adamla duruşunu değiştirdi ve Ersin'e döndü.

"Misafirimiz kendine geldi mi?" diye sordu.

Ersin onaylarcasına kafasını salladı. "Az önce uyanmış. Okan yanında." dedi. Sinan durumdan memnun olmuş bir ifade bıraktı suratına. "Gidip bir merhaba diyeyim o halde.." dedi ve kapıya doğru ilerledi.

Alt katta koridorun en uç kısmında bulunan odaya doğru ilerleyen Sinan, duraksadı. Arkasındaki adama minnet dolu bir bakış attı. "Git dinlen koçum. Bugün yeterince yoruldun." dedi. Ersin uykudan kapanmak üzere olan gözlerini güçlükle araladı. "İyiyim ben abi.." dedi. Sinan alayla tek kaşını kaldırdı. "Ulan üflesem uçacaksın dermanın kalmamış. Bu mu iyi halin?"

Ersin, eliyle suratını sıvazladı. "Tamam abi. Ben gideyim o halde.." dedi. Sinan eliyle gitmesi için hareket yaptı ve önüne geldiği kapıyı yavaşça açtı. Görüş alanına giren Okan, hazır ol kıvamına gelerek adamın önüne doğru geldi.

"Hiç konuşmuyor." dedi, Sinan'ın sorusunu beklemeden. Kafasını salladı ve adamın dışarı çıkmasını işaret etti. Aheste adımlarla pencerenin önüne oturan adamın yanına doğru gitti ve karşısındaki berjere oturdu. Ellerini birbirine doğru sürttürdü.

KADERİMİN PEŞİNDE (Yeniden Yazılıyor!)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin