22. Kaçırılma/Düzenlendi

16.5K 1.1K 96
                                    

-SAMET-

Toplantıdan tuvalet bahanesiyle kaçıp, yârini odasına kilitleyenler de sevdaya dahil olmalıydı!

"Çok kıpraşma Yasemin!" Kucağımdaki melek tam anlamıyla doyumsuzdu. Ne kadar sarılsam da, öpsem de, koklasam da yetmiyordu. Ben sardıkça kaçmaya çalışması beni daha fazla arzuya sürüklüyordu. "Samet boğulacağım şimdi!" diye bağıran kadınım kollarımın arasından çırpınarak bedenini geriye çekti. Büzdüğüm dudaklarımla küskün bir bakış atmakla yetinirken, yanaklarımı çocuk gibi iki yandan sıkıp çekiştirdi. Yapması gerekenleri söylemeye çalışsam da çekilen yanaklarım dudaklarımın kapalı kalmasına neden olduğu için boğuk sesimden başka bir şey çıkmadı. Çarpılmış gibi yamulan ağzımdan çıkan zorlu cümleden de hiçbir şey anlamadı. Ben olsan bende anlamazdım. "Ne dedin?" diye sordu. Ellerini yakalayarak suratımdan çekiştirdim. Gözlerimin arzuyla kısılmasına izin verdim. "Beni diyorum.." Yarim kafasını salladı. Dudaklarına biraz daha yaklaştım. "Bu sahnede.." dedim tekrar sustum. Yasemin işveyle omzunu kırdı. "Öpmelisin!" dediğimde o bal dudaklarla aramda kısa bir ara vardı. Gözlerim benden bağımsız kapanırken hızla o arayı kapattım.

Yapıştığım yer Yasemin'in avuç içi oldu! Pozisyonumuz tıpkı şu şekildi. Yasemin ve benim suratımız arasında bir el! Benim dudaklarım o ele yaslı! Öpüştüğüm kahrolası bir eldi!

"Yosomon!" Bütün parmaklarını suratıma bastırarak konuşmamı engelledi. "Öğreneceksin Samet bey!" dedi. Neyi diye sormaya korkuyordum!

"Bu azgınlığına son vermeyi öğreneceksin!" dedi. Hah!

"Öyle ölmem Yasemin! Füze at füze!" Füze.. Füzeler.. Ateşle..

"Samet bana bak!" burası iyiydi..

Göğüslere değil yüzüne bak Samet! Evet. Bakmalıydım. Ama bakmasam? Bakmamalıyım. Bakamazdım. Baktım!

"Peki bunu sen istedin! Sonra nimetlerimden mahrum kaldığın vakit özlersin, yokluğum zordur hani bil istedim."

Bütün acındırma işlevim, Yasemin'in adımı söylemesiyle hüsrana uğradı. "Başlama yine. Hadi git artık. Bu kadar vakit tuvalet bahanesi mi olur? Valla abim gelir şimdi!" dedi. Adi kayınçomun adı bile aramıza girmeye yetiyordu. Toplantı salonunda yaptıklarını hatırlayınca öfkeden gözlerime ansızın perde inmesine engel olamadım.

"Abinden ciddi anlamda nefret ediyorum Yasemin!" dediğimde şaşkınca suratıma baktı. "Adam resmen beş yaşındaki çocuklar gibi! Toplantı odasında yaptıklarını görmedin mi? Yok çok özlemiş, yok mis kokuluymuş. Biz bilmiyoruz sanki mis kokulu olduğunu!" Yusuf'u parçalama hayalim Yasemin'in enfes kokusuyla buhar olup uçarken, öfke saçan bakışlarımı arzulu bakışlarıma devrettim. "Sahi, sen neden bu kadar güzel kokuyorsun ki? Kız ölürüm az daha koklatsana.."

Yasemin kıkırdayarak boynunu büktü. Bu kadının kokusu ciddi anlamda beni benden ediyordu. Sanki bahar çiçekleri ekilmişti boynunun en güzel yerinde.. Son nefesini bile oracıkta verme hayali kurduruyordu insana..

"Hepsi seni süründürmek amaçlı anlamıyor musun?" Yasemin yanaklarımı minik elleriyle kavradı. Bir çocuk sevinciyle yüreğim bayram yerine dönerken, burnumun ucunu öperek geri çekildi. "Alttan almaya çalış lütfen." dedi.

"Keşke Yaren'inde bir abisi olsaydı o zaman keyifle izlerdim. Aslına bakarsan Hakan amcayla konuşsam beni evlatlık alır mı ki? Gönüllü abilik görevini seve seve yapabilirim." Alayla kaşlarını kaldırdı. Adeta bakışlarında 'keşke daha akıllı bir sevgiliye sahip olsaydım' iması saklıydı..

Ama fikrim çok cazipti!

"Hadi gel gidip evlenelim! O zaman kim kimi kokluyormuş uygulamalı gösteririz! Hatta mis kokulu kızımızı da yaparız. Ne dersin bebeğim?" Evet, evet harika bir fikirdi. Önemli olan bu fikri yapım aşamasına taşımaktı. Artık baba olmak istiyordum. Üç, beş ne olursa etrafımda bir sürü afacanlarla annelerini delirtmek istiyordum. Yasemin delice arzu ettiğim fikre sıcak bakmadığını, "Sen cidden delirdin!" diyerek kanıtladı.

KADERİMİN PEŞİNDE (Yeniden Yazılıyor!)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin