Bugün doğum günündü ve Jonghyun sana, ikinizin özel bir şeyler yapacağınıza dair söz vermişti. Ama sonradan attığı tek bir mesajla bu akşam için programlarına mini bir konser dahil edildiğini ve yalnız kalamayacağınızı söylemiş. Üstüne bir de 'Sen de konsere gel, en azından orda görüşelim' demişti. Mesajı okuyunca telefonu yatağına fırlattın.
"Aptal Jjong! Gelmeyeceğim işte konsere" diye bağırdın. Evde kimse olmadığında yüksek sesle söylene söylene geziniyordun. Sırf onunla buluşabilmek için arkadaşlarınla yapacağınız doğum günü partisini öğle saatlerine aldırmıştın. Kızgınlığını üzerinden atamadığın için Jonghyun'a cevap vermeden arkadaşlarınla buluşacağınız yere gittin. Sonunda akşam olduğuhnda Jonghyun'dan mesaj geldi. 'Geliyorsun değil mi? ♥♥ '
Sonuna koyduğu iki tane küçük kalp buzlarını eritmene yetmişte artmıştı bile. 'Geliyorum' yazıp gönderdin ve konserin olduğu yere doğru yola çıktın. Sonunda konser binasına vardığında etrafın bu kadar sessiz olmasına anlam veremedin ama önemsemeden konser salonuna doğru ilerledin. Kapıyı açıp girdiğinde içerinin karanlık olmasıyla yanlış yere geldiğini düşünmeye başlamıştın ki üzerinde bir ışık yandı. Sen ışığa bakmak için kafanı kaldırırken bu sefer sahnede bi ışık yandı ve bakışlarını oraya çevirdin. Jonghyun bütün büyüleyiciliği ile sahnedeydi ve sen onu gördüğün an şarkısını söylemeye başladı.
Oops! Ang larawang ito ay hindi sumusunod sa aming mga alituntunin sa nilalaman. Upang magpatuloy sa pag-publish, subukan itong alisin o mag-upload ng bago.
Herkesin hayranlıkla dinlediği bir sese sahipti Jonghyun. Gülümsedin ve sahneye doğru yürümeye başladın. O büyüleyici ses sadece sana aitti, senindi!..
