Bugün Minho'nun basket maçı vardı ve sende erkenden maçın olacağı yere gitmiş ve hızlıca kendine bir yer bulup oturmuştun. Etrafta tek tük başka shawollerinde olduğunu görünce baya erken gelmiş olduğunun farkına vardın. Minho'nun gelmesi için heyecanla beklerken bütün gece uyanık kalmana sebep olan, Minho için hazırladığın pankartı da çantandan çıkardın ve sonunda Minho sana yakın olan kapıdan çıktığında daha onu kimse görememişken olanca sesinle bağırdın.
"MİNHO OPPA~!"
Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.
Ceketini çıkarmaya çalışken ismini duymasıyla kafasını sana doğru çevirdi. Kusursuz ifadesi karşısında bir an için kendinden geçsen de hemen kendini toparlayıp
"FİGHTİNG!" diye bağırdın bu sefer pankartını havaya kaldırarak.
Senin sesinle Minho'yu farketmiş fanların çığlıkları arasında Minho gülümseyerek tamamen sana döndü ve ellerini başının üzerinde birleştirerek kalp yaptı.. Sen bayılacağını hissederken fanların çığlıkları daha da artmıştı. Daha sonra ise bütün fanlarına el salladı ve grup arkadaşlarının yanına gitti.
~~~~~~~~~~~~~~
Ertesi gün okula gitmek için çıktığın yolda kararını değiştirip Minho'nun ikinci maçını izlemeye gittin. Dün sana kalp yapmışken kendini unutturmak istemiyordun. Bu sefer içeri girdiğinde kalabalığın çoktan toplanmış olduğunu gördün. Fanların arasında zorlukla bir yer bulup oturduğunda Minyo'yu izlemeye koyuldun.
Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.
Esneme hareketleri yapan Minho birden başını oturduğunuz yere çevirdi ve göz göze geldiniz. Hafif gözlerini kısıp baktığında seni hatırladığını anladın ve sanki kalbin daha önce atmıyormuş gibi hissetmeni sağlayacak kadar gürültülü atmaya başladı. Minho ısınmasını tamamladığında sizin yanınıza geldi. Gözleri seni bulduğunda ise sorusunu direk sana yöneltti.
"Dünde buradaydın. Okulun yok mu?" Bir yandan da okul formanda gözlerini gezdiriyordu.
"Gitmedim" dedin sense, sesinin heyecandan nasıl çıktığından habersizce dudaklarını ısırarak.
"Peki, ya siz?" diye sordu bu sefer diğer fanlarına dönerek. Onlar da "Gitmedik" diyerek kıkırdadıklarında şakayla kaşlarını çattı. "Okula gitmelisiniz çocuklar, eğer böyle yaparsanız size kızabilirim"
Fanlardan itiraz sesleri yükselirken sen de endişeyle gözlerini açmıştın. Yine gözleri seni bulduğunda dayanamayıp devam etti. "Ama okulunuz bittikten sonra gelebilirsiniz. Anlaştık mı?"
Hep bir ağızdan "Anlaştık!" dediğinizde yüzünde güller açmış haline bakıp göz kırptı ve adımlarını yeniden sahaya çevirdi.
