Direct Message-55

1K 90 10
                                    

  Yemekhane sırasında yemek almayı beklerken geçen derste bir çocuğun yaptığı espriye gülüyorduk. Daha doğrusu neden böyle bir şey yaptığına gülüyorduk. O kadar kötüydü yani.

"Şuraya geçelim." dedi Kenny boş yeri göstererek.

Caitlin ve ben onu takip ederek gösterdiği yere geçtik.

Yemek yerken yanımdaki sandalyenin çekilmesiyle başımı yemeğimden kaldırdım.

Liam.

"Selam." dedi gülümseyerek. Hiç cevap vermeden başımı tekrar yemeğime eğdim.

Ben zorlukla yemeğimi yemeye çalışırken Kenny ve Caitlin çoktan bitirmişlerdi yemeklerini.

"Biz doyduk. Kalkıyoruz." Hemen bende kalktım. Onunla burada kalacak değildim.

"Bende doydum. Gidebiliriz."

"Yemeğini bitirmedin. Kalkamazsın." Liam bileğimden tutup beni oturttu.

"Doydum. Sanane benim yemeğimden." Hayır neden gelip rahatsız ediyordu beni? Daha kaç kere uyarmam gerekiyordu ki onu?

"Caitlin siz gidebilirsiniz. Bizim konuşmamız gerekli."

Onlar gittiğinde yemekhanedeki herkes dağılmaya başlamıştı.

"Affet artık beni." dedi sandalyesini bana yaklaştırıp.

"Seni affetmeyeceğim Liam. Unut aklında ne varsa. Git planlarını başkasına yap." Oflayıp sinirlendiğini belli eden ses tonuyla konuşmaya başladı.

"Planım falan yok. Seni gerçekten seviyorum ama anlamıyorsun."

"Neden tekrar tekrar konuşuyoruz bunları? Ben seninle muhattap olmak istemiyorum bir daha." Gürültüyle kalkıp sandalyesini ittirdi.

"Pişman olacaksın bu dediklerine. Beni böyle yargılayamazsın. Seni nasıl sevdiğimi görmüyorsun." Sinirli bir şekilde yemekhaneden gitti.

Beni nasıl sevdiğini görmüştüm. O kızı öpmesiyle görmüştüm.

Akşama kadar kızlarla takılmıştık. Eve geldiğimde ise annem ve babam dışarı çıkmak için hazırlanıyorlardı. Bir şeyleri kutlamak için çıkıyorlarmış ama ne olduğunu bile dinlemedim.

Onlar gittiğinde bende önce kendime atıştırmalık bir şeyler hazırladım.

Güzel bir film hazırladıktan sonra tam rahat yatağıma kurulduğumda kapının çalmasıyla kalktım.

Ne güzel film izleyecektim. Kim gelmişti acaba?

Kapıyı açtığımda Liam'ı görmemle kısa süreli bir şok geçirdim.

"Ne var?"

"Konuşabilir miyiz?" Kapıya dayanıp beni süzdüğünde yerin dibine geçmek istedim. Şuanki halimle beni görsün istemezdim. Pek iç açıcı değildim. Depresyondaki kızlar gibi takılıyordum.

"Kaç kere konuştuk. Hâlâ neyi konuşacağız ki sanki?"

"Kaç kez konuşursak konuşalım beni affetmezsen böyle devam eder."

Bir saniye anlamında işaret edip içeriden üstüme ceket giydim ve telefonumu aldım.

"Son kez konuşalım. Ve bitsin artık. Ne sen beni rahatsız et ne de ben seni."

Dediğime cevap vermeyip bahçedeki banklara yöneldi. Onu takip ederken onu sevdiğimi düşünme fırsatım olmuştu.

Onu hâlâ çok seviyordum. Son günki gibi seviyordum. Beni aldatmadan önce sevdiğim gibi.

Ne yapacağımı bilmiyordum. Aklımı çok karıştırıyordu. Ben onu unutmaya çabalarken o sürekli karşıma çıkıyordu.

Beni yine kandıracaktı. Benimle yine oynayacaktı. Ve ben aptal gibi onu sevmeye devam edecektim.

Beni gerçekten sevmesini isterdim. Ama olmuyordu. Zorla olabilecek bir şeyde değildi sonuçta.

"O gün sarhoştum. Kendimi kontrol edemiyordum."

"Her sarhoş olduğunda birilerini öpmene gözyummam mı gerekecek?"

Şuan fazla sakindim. Liam'ı sinirden parçalamam gerekirdi. Ama sakindim.

"O günle ilgili hiçbir şey hatırlamıyordum. Sana beni bırakmayacağına dair söz verdirmemin nedeni içimden gelmesiydi. O kadar kırılgansın ki her an ayrılacağız tereddütündeydim. Seni kırmaktan korkuyordum ve kırdım."

Gözlerim dolmaya başladığında başımı eğdim. Kırılgan oldum doğru ama bunun kırılganlıkla ilgisi yoktu. Beni aldatıyordu ne tepki vermem gerekirdi ki? Onu affedecek kadar umursamaz değildim.

"Özür dilerim. Lütfen bana bir şans ver." Bana yaklaşıp ona bakmam için başımı kaldırdı.

"Beni bu kadar sıkma. Sana şans vermem bu kadar kolay değil."

"Seni sıkmayacağım. Affet beni. Seni asla üzmeyeceğim."

Gözyaşlarımı silip ayağa kalktım.

"Beni yalnız bırak biraz. Üstüme gelme. Düşünmem gerekiyor."

"Pekala tamam. Üstüne gelmeyeceğim."

O da ayağa kalktıktan sonra evin ön tarafına doğru yürüdük.

"Sonra görüşürüz. İyi geceler." Eğilip dudaklarını yanağıma bastırdı ve gitti.

~~~~~~

Öncelikle merhaba :D

Kaç gündür bölüm atamadım sınavlarım vardı. Sınav haftam boyunca çok hastaydım şuanda da hastayım.

Bölümü zor yazdım ve güzel olmadığının farkındayım. Kısa da oldu böyle olsun istemezdim çok üzgünüm.

Kısa süre sonra tekrar yeni bölüm yazıp yayınlayacağım.

Kendinize iyi bakın.

Direct Message || Liam PayneWhere stories live. Discover now