Direct Message-1

4K 219 43
                                    

Yeni okumaya başlayanlar oy ve yorumlarını eksik etmezse sevinirim :D

Telefonumda twitterdan çıkıp Ashley'e mesaj atmak için WhatsApp'a girdim.

"Sence takip etmeli miyim onu?" Parmaklarımı harflerde gezdirirken bana umut dolu bir şey söylemesi için derin bir nefes aldım. Ashley yakın arkadaşlarımdan biriydi. Bir de Caitlin ile Kenny var.

"Hesabı gizli değildi değil mi?"

"Değil ama olsun. Kendi adıma bile değil hesabım zaten." Yani o da gönder dese ne olacak ki sanki? Sadece beni cesaretlendirecek bir şeyler arıyorum.

"Farketmez o zaman." Gözlerimi Ashley görmese bile devirip geri cevap yazmadan tekrar twitter'a girdim. Bir de Caitlin'e sormakla uğraşamazdım. Kenny'e zaten soramazdım bana gülebilirdi bile.

Twitter'da arama bölümünde parmaklarım onun adını yazdığında heyecanla çıkan sonuçlardan onunkine girdim.

Başparmağım takip et butonuna gittiğinde son bir kez daha düşünmeden onu takip ettim.

Takip ediliyor.

Amacım sadece takip etmek değildi. Eğer sadece takip etmek olsaydı bu kadar heyecanlanmazdım ki zaten takip etmezdim bile çünkü hesabı gizli bile değildi. Eğer bana geri takip yaparsa ama bu çok düşük bir ihtimal ona mesaj atmak istiyordum. Karşıdaki kişi beni takip etmezse ona mesaj atamazdım sonuçta.

On dakika da bir bakıyordum geri takip yaptı mı acaba diye ama yapmıyordu. Herhangi bir tweet atmamıştı veya favorilerine eklediği herhangi bir tweet yoktu.

Belki de daha görmemişti onu takip ettiğim bildirimini. Kendi kendimi böyle teselli ediyordum ama içten içe biliyordum beni takip etmeyeceğini takipçileri takip ettiklerinden çok daha fazlaydı. Neredeyse yarı yarıyaydı.

Kız kardeşim Hope ile birlikte internetten gelecek ay ki okulumun partisi için bana elbise bakıyorduk.

Liam da o partiye gelirdi muhtemelen. Acaba onunla bir gün konuşabilir miydim? Gerçekten yüz yüze gözlerinin içine bakarak konuşabilir miydim acaba? Acaba o benimle konuşur muydu?

O popüler biriydi. Bir sürü arkadaşları vardı. Bir sürü kız arkadaşları vardı. Bildiğim kadarıyla şuan sevgilisi yoktu ama önceden olmuştu tabii ki de. Benim ise daha hiç sevgilim olmadı. Liam'ın ilk sevgilim olmasını çok isterim ama mümkün değil gibi.

Benim sadece yakın olarak arkadaşlarım Caitlin,Ashley ve Kenny var. Liam'ın Louis,Niall,Zayn ve Harry diye arkadaşları var ama daha da fazlası var. Onlar en yakınları Liam'ın. Hatta onların birlikte aynı evde yaşadığını duymuştum ama ne kadar doğru bilmiyorum.

"Abla bunu al." Düşüncelerimden sıyrılıp Hope'un ekranda gösterdiği elbiseye baktım. Pembeydi elbise. Sanki dantelden oluşuyor gibiydi ama benim için fazla kısaydı sanki. İncecik kemeri vardı. Belki giyebilirdim ama okulun partisinde giymem abartılı ve saçma olur herhalde. Elbisenin kısalığı abartılıydı ama çok tatlı ve güzel bir elbiseydi.

"Çok kısa gibi sanki." Hope üşenmeden bakmaya devam etti.

Yatağıma geçtikten sonra telefonuma baktım. Yine bildirim yoktu. Liam'ın hesabına girdim.

Hayal kırıklığıyla yutkundum. Onu takip ettiğimi gördü ama geri takip yapmadı. Gördüğünü futbolla ilgili bir tweeti retweetlemesinden anladım.

Kahretsin takip etse ne olacaktı ki sanki? Neden şanssızdım bu kadar? Sinirli telefonumu sertçe komodinin üstüne koyup yastığıma sarılarak uyumaya çalıştım. Ama ondan başka bir şey düşünemiyordum ki. Onunla yüz yüze olmasada mesajla bile olsa konuşmak istiyordum.

Tekrar telefonumu elime alıp twitter'a girdim. En son attığı tweeti kalbimin hızlanmasına izin vermeden favorilere ekleyip twitterdan çıktım.
Ne yaptığımı bilmiyordum artık. Telefonumun titremesiyle heyecanla kilidi açıp bildirime baktım.

Baktım.
Bir kez daha baktım.
Bir kez daha bir kez daha baktım.
İnanana kadar baktım.
Bildirimde sizi takip etmek istiyor yazıyordu.

Liam Payne sizi takip etmek istiyor.

Direct Message || Liam PayneWhere stories live. Discover now