more and more

1.8

2 gün boyunca her kuaföre gitmiş ve saçlarım için çare bulamamıştık. Artık Avatar'ın yeşili gibiydim. Gözlerim yeşil saçlarım yeşil resmen çevreci özelliklerimi ağaç olarak canlandırıyordum. Çantamı sırtıma taktım. Calum saçlarımı elledi.

"Tanrım, Bayan Helsin kalp krizi geçirecek."

"Biliyorum."

Derin bir nefes vererek arabaya bindim. Calum ellerini direksiyona koyduğunda bana doğru baktı. "Gerçekten sevgili konusunda gerçekçi olmalıyız bugün seçimler var."

Kafamı salladım. "İkimizin de hayallerini gerçekleştireceklerine inanıyor musun?"

"Evet. Öyle olmalı. Buna inanmak istiyorum."

&

Arabadan indiğim anda, herkes bana baktı. Yeşil saçlarıma mı, balerin ve yeşil saçlı olmama mı? Yoksa Calum ile çıktığımı bu kadar belli etmem mi bilmiyorum ama yeşil saçlar oranı daha fazla. Calum saçlarını arkaya doğru yatırarak bana baktı.

"Matilda?"

"Calum?"

Elini belime koydu. Kendi çektiği anda ritimli bir şekilde kalp atışlarım arttı. Elini kalçamdan yukarı doğru kaldırarak sabitledi. Sonrasında dudaklarını yeşil saçlarımda gezdirdi. Şu anda gözlerimi kapatmamak için kendimş zor tutuyordum. Çantamı alıp omzuna taktı. Beraber yürümeye başlarken Calum'un kulağına fısıldadım.

"Herkes bize bakıyor."

"Biliyorum, ben gözde seksi bir erkeğim."

Gülmeye başladığımda, o da biraz kıkırdadı. "Matilda, çok ince bir belin var."

"Ben balerinim Calum."

Bale salonunun kapısının önünde benimle durdu. Herkesin bize baktığını biliyordu. Ben de biliyordum. Çantayı bana verdi.

"Tamam açık konuşacağım. Aslında bir balerin ile yattım."

"Calum Hood'tan pazartesi günü gerçekleri."

Elimi alarak avucumun içinde parmaklarını gezdirdi. Çoğu kişi belki şu an birbirimize romantik kelimeler sarf ettiğimizi düşünüyor olabilirdi ama gerçekte Calum'un nasıl balerin kızı yatağa attığı macerasını dinliyordum.

"Senin vücudundan oldukça farklıydı. Mesela senin bacakların bir balerine göre oldukça uzun. Ayrıca belin fazla ince."

"Evet biliyorum. Ama başka şekilde dengede duramıyorum. "

Kahkaha atmaya başladı. Sonra ellerini kafamın içine girdi. "Haydi içeri gir yeşil kafa."

"Seçmelerde görüşürüz."

Elimi aldı. Avcumun içini öptü. Dudaklarımı aralayarak sert nefesler aldım. Dudaklarını yavaşça cildimin üzerinden ayırırken, gözlerini kaldırdı ve bana baktı. "Orada olacağım."

Kafamı sallayarak iç çektim. Sonra beceriksizce elimi ondan çektim. Ellerini ceplerine koymasını izleyip salona bir hızla girdim.

"Lanet olsun."

diye fısıldadığımda Bayan Helsin bana bakıyordu.

"Matilda."

Kollarını yana açarak bana fısıldadı. Sert bir şekilde yutkundum.
"Bayan Helsin, günaydın."

Ağzı açık bir şekilde bana baktı. "Benimle dalga geçiyor olmalısın."

"Efendim, yemin ederim bilinçli bir şekilde yapmadım."