more and more

1.0

Eve girdiğimde bavulumu da arkamdan sürükledim. Hepsinin önünde yastık vardı. Calum konuştu.

"Gidin pantolonlarınızı giyin."

"İşte bu yüzden bir eve kız girmemeli." Dedi Luke. Michael onu yürürken durdurdu.

"Dostum senin bizimle amacın ne?"

Luke zavallı bir şekilde bakarak salonu zürafalı boxerı ile terk etti. Zürafa? ZÜRAFA!

Michael üzerinde ki çekiştirerek içerideki odaya koştu. Ashton gülümseyerek selam verdi. Bende aynı şekilde gülümsedim. Calum kapıyı kapattıktan sonra mutfak tezgahından kutu kola aldı ve koltuğa oturdu.

"İster misin?"

Kafamı 'hayır' anlamında salladım. Bana baktı ve kolasından bir yudum aldı.

"Sana öyle sözler söylediğim için üzgünüm." Kafamı eğerek pantolonuma baktım. "Sinirimi nasıl çıkartacağımı bilemedim."

Kafasını salladı. "Biraz saçma gelecek ama böyle davranılması hoşuma gitti."

Kaşlarımı çattım. "Seni anlayamıyorum."

Gülümsedi. "Anlaşılır biri olduğumu söylemedim zaten."

Kendimi koltuğa bıraktım. "İlk kez aileme karşı geldim."

"Pişman mısın?"

"İş bulamazsam, evet."

Bana baktı. "Sen çok ciddisin."

"Evet, yanımda 42 dolar var ve buraya taksi ile geldim. Sadece 23 dolar ile yaşayabileceğimi sanmıyorum."

Dudaklarını büzdü. "Eğer bizim için çalışırsan buradaki yemek ve yol masrafını karşılarım."

Ona baktım. Aslında ihtiyacım olan şey buydu. Burada aç kalmamak ve okula zamanında gitmek. Gerçi her şekilde Calum'un arasında boş yer bulabilirdim ama dediğim gibi bütün hayatımı 23 dolar ile geçiremem.

"Bizim için çalış derken?"

"Ev temizliği."

Ona baktım. Gözlerimi kıstım. 4 erkeğin yaşadığı bir evde. Milyonlarca kir, milyonlarca bakteri ve tek bir kadın. Aman Tanrım! Bağımsızlık savaşı verecektim. Ama diğer yandan bakıldığında bir yerde çalışma potansiyeli kendimde görmediğimi biliyorum. Umutsuzca kafamı salladım.

"Kabul ediyorum ama boxerlarınıza dokunmam."

Tek kaşını kaldırarak güldü. Ayağa kalktı. Vücudunda ki dövmeleri görebiliyordum. 18 yaş için biraz fazlaydı. Ya da özgüvenli bilmiyorum.

"Haydi gel sana odanı gösteriyim."

"3 günlük tanıdığın bir kızı evine almakta kararlı mısın?"

"Ben 1 saat önce tanışmış olduğumuz kızı yatağa atan bir herifim."

"Ugh! İğrençleşme Hood."

Güldü. Bavulumu eline aldı. "Hayır aslında daha seni eve almadım."

"Ama odamı gösteriyorsun."

"Sadece uyumak istersin diye. Yarım saat sonra grup toplantısı yapıcaz eğer 3 kalma oyu alırsan evdesin. Ama alamazsan üzgünüm Matilda."

"Her şekilde de bu evde çalışacağım değil mi?"

Kafasını salladı. Sonra kapıyı açtı. Bir yatak bir tane komidin ve giysi dolabı vardı. Kapının önünde durdum. "Duş alıp içeri gelmen için 28 dakikan var."