"Herkes kendi bebeğine.." diye fısıldadı. Şakağımdan öperken.
Cidden herkes eşine, çocuğuna sarılmıştı.
Herkes kendi bebeğine..
---------Gece zır zır çalan telefonla uyandım. Bu saatte kime ne oldu?
Ahmet'in telefonu çalıyordu ama Ahmet duymuyordu. Ekrana baktığımda Mert'in aradığını gördüm.
Bebeğe bir şey mi olmuştu? Hızlıca açtım telefonu.
"Alo Mert?" dediğimde nefes nefese konuştu. "Feride, sana bir şey sormam lazım." dediğinde aceleyle, "Sor tabi ne oldu?" dediğimde hemen konuştu.
"Ya Ayza'yı uyutamıyoruz çok ağlıyor." dediğinde rahatlamıştım.
"Elvin'e versene." dediğimde telefon hoparlöre geçti. Ağlama sesi odada yankılanıyordu.
"Ay Feride, susturamıyoruz." dediğinde "Emdi mi?" dedim, "Emdi." dedi. "Gazı?"
"Çıkarttık." dedi. "Kundak yaptınız mı?" dediğimde "Hayır onu yapmadık." dedi."Kolları ayakları durmadığı için uyuyamıyordur." dediğimde "Tamam kundak yapayım." dedi Elvin, "Dur Feride kapatma." dedi Mert. Beklemeye başladım. Ayza hala ağlıyordu. Elvin konuşarak önce kundak yapıyordu. Birkaç dakika sonra ağlama sesi kesildi.
Mert'in fısıltısı duyuldu. "Feride Allah razı olsun." dedi.
"Ne demek Mert, bir şey olursa arayın tekrar." dedim vedalaşıp telefonu kapattık.
Ahmet uyanmış uykulu gözlerle bana bakıyordu. "Feride, ne oldu bu saatte?" dediğinde, "Bir şey yok aşkım, Mert'ler çocuğu uyutamamış da, ondan aramış." dedim.
Bebeğin 40'ı çıkmadan evden büyükleri postaladıkları için, şu an elleri ayaklarına dolanıyordu.
"He sen tecrübeli ana olduğun için seni aradılar yani." dedi keyifle sırtını yatak başlığına yaslarken. Telefonu şarja takıp yerine bıraktığımda, yatağa onun olduğu tarafta oturdum.
Bacakları altımda kalırken yüzümü yüzüne yaklaştırdım. "Evet, en tecrübelileri benim." dedim sırıtırken."Bak sen şu işe." dedi o da sırıtırken. "Benim de Ayza gibi uykum kaçtı inanır mısın?" dediğinde, "Seni de mi kundaklayayım?" dedim.
"Kundaklamana gerek yok." derken belimdeki eli sıkılaşmıştı.
Dudaklarımda dudaklarını hissettiğimde gülümsemeden edemedim.
Sırtım yatakla buluşurken, onun üzerimdeki baskısı artmıştı. Ayza'nın gece mesaisi bir tek Ahmet'le bana yaramıştı.
Sabah uyandığımda Farah tepemdeydi. "Anne, benim çişim geldi." dedi bacaklarını kıvırırken. Uyandığı zaman tuvalete gitmeyi beceremiyordu. Saçı başı birbirine karışmıştı. "Dur anneciğim." dedim yerimden kalkarken.
Onun ihtiyacını karşıladıktan sonra o uykusuna dönerken ben de duşa girip günlük rutinlerimi halletmiştim.
Üzerimi değiştirip aşağıya indiğimde telefonum çaldı.
"Efendim Elvin?" dedim telefonu açarken.
"Nabersin güzelim?" dedi cıvıl cıvıl sesiyle.
"İyiyim aşkım, sen?" dedim bende gülümseyerek.
"Bende iyiyim, ya bugün bize gelsenize. Evde canım sıkılıyor." dediğinde kıkırdadım.
"Tamam yavrum, Ahmet uyuyor hala uyansın, kahvaltı yapar geliriz." dedim.
YOU ARE READING
Ateş Hattı-AhFer-
Fanfiction"Sakın birbirinizden ayrılmayın. Yerler de tavan da sağlam değil." Hepimiz başımızla onayladık. Feride parmaklıkların arkasına bakıyordu. Bir anda çığlık attı. Hepimiz ona döndük. Korku dolu bir ifadeyle sırtını duvara yaslamıştı. Karşısındaki koğ...